Elbiseme bak çiçeği göreceksin

Şubat ayının sonuna geldik. Baharın müjdejisi mart kapımızda. Martla birlikte pandemi ülkemizi etkileyeli tam bir yıl oldu bile. Bu bir yılda maskeye de el dezenfektanlarına da evlerde bulunmaya da alıştık. Pandemi her alışkanlığımızı olduğu gibi giyinme alışkanlığımızı da etkiledi. Her birimiz kişisel stilini bu bir yıl boyunca bir yana bıraktı. Dev postallar, soluk renkli eşofman takımlar, boyumuzu aşan montlar dolaplarımızın vazgeçilmezi oldu. İşte buna inat pandemide aldığı yaraları sarmaya çalışan moda endüstrisi bizler için içimizi açacak, ilham verecek, içimizdeki dişiliği, seksiliği ve güzelliği yeniden keşfetmemizi sağlayacak bir ilkbahar-yaz sezonu hazırladı.
Fırfırlar ve katmanlar
Ariana Grande'nin aşırı iddialı ve havalı görüntüsünü kendinize örnek alın ve fırfır, katman, tül ne varsa dolabınıza katın. Kombinlemesi göründüğü kadar da zor değil bu parçaların.
Fosforlu tavır
Çılgın fosfor tonları bu sezon her yerde karşımıza çıkıyor. Beyazlar, siyahlar, çiçekler, etnik desenler, pudra tonları fosforlu renklerle yeni bir havaya bürünüyor. Kabul edelim fosforlu renkler çok da kolaylıkla insanın elinin gittiği renkler değil. Ancak emin olun bu sezon fosforlar, bejler kadar rahatlıkla ve kolaylıkla günlük kombinlerimizin içine sızıyor.
Mini mini miniler
Boyumuzdan büyük ceketler, XXL gömlekler... Formumuzu asla göstermediğimiz birkaç sezonun ardından moda dünyası kendinizle, fiziğinizle ve genel olarak görüntünüzle barışmanızı istiyor. Her abartılı uçtan sonra bunu tamamen unutturacak bir başka uca savrulan moda dünyası bunu mini mini eteklerle yapmayı planlıyor
Çiçekler her yerde...
Gri ve toprak tonlarında eşofman takımlar giyerek aylarımızı geçirdik. Renkleri, desenleri ve naif bir kadınsı görüntüyü hepimiz çok özledik. İşte böyle kırılma anlarında moda dünyası baharın müjdecisi çiçekler aracılığıyla bizleri yeniden kendi kollarına çeker. Bu sezon da aynen öyle oluyor. Moda dünyasının iddialı markaları dev ve rengarenk çiçeklerle bizlere baharı müjdeliyor. Yerlere kadar uzanan balolara yakışır çiçek desenli elbiseler, çan kesimi elbiseler ve üzerlerindeki büyületici çiçek desenleri bu sezon her yerde. Dolce&Gabbana, Valentino, Carlina Herrera ve Tom Ford'un koleksiyonlarına baktığınızda bu sezon çiçek deseninin ne kadar etkili olduğunu net bir şekilde görebilirsiniz.
Siyah beyaz kombinler
Siyah-beyaz kombinlerin en güzel yanı herkese yakışması, bu sezon aldığınız her parçayı da neredeyse ömür boyu giyme şansınızın olması... Armani'nin siyah-beyaz takımlarını görüp de bu markaya bir kez daha aşık olmamak imkansız.
Işıltı ve metalik etkisi
Ne yaparsanız yapın bu sezon pullu, taşlı, ışıltılı birkaç parçayı dolabınıza ekleyin... Güneşin yoğunlaştığı dönemde yanık teninizle çok daha güzel görünecek olan bu ışıltılar birkaç aydır unuttuğunuz moda aşkının yeniden alevlenmesini de sağlayacak...
Pespembe
2021 ilkbahar-yaz sezonu için alabileceğiniz tek bir renkli kıyafet varsa o parlak, canlı bir pembe tonunda olsun. Pembe bu sezon her markanın olmazsa olmazı. Dolaplarınızdaki pembe ayakkabı ve çantaları da yeniden ön taraflara doğru çekin.
İddialı ceketler
Birkaç sezondur oldukça iddialı ceket tasarımları görüyoruz. Bu sezon da başta Balmain olmak üzere çeşitli markaların oldukça iddialı omuz detaylı ceketleri ön planda. Ceketler kısaldı, vücudumuzla daha orantılı bir hale geldi. Omuzlar iddialı vatka detaylarıyla yükseldikçe yükseldi.
Etnik desenler
Etnik desen dendiğinde akla Etro geliyor. Etro başta olmak üzere birçok modaevi etnik desenler, püsküller, el işleri ve özel çalışmalarla tasarımlarını renklendirmiş durumda.
Dekoltesiz olmaz
Her yıl moda dünyası farklı bir dekolteye yoğunlaşıyor. Bu sezon yerinde ve dozunda sırt dekolteleri ön planda. Hem iddiasız hem de iddialı bu dekolteleri, hakkıyla taşıyabilmek için tabii ki vücudunuzun üst kısmının duruşuna güveniyor olmanız lazım.
Saç akseuvarları
Rengarenk, taçlar, bandanalar, bantlar ve fularlar bu sezon saçlarımızdan eksik olmayacak. Tüm giyimimiz daha da iddialı, daha da havalı, daha da dikkat çekici olacak.
HAFTANIN KONUĞU

Kübra Akkoyun'un tercihleri
Munu markasından Kübra Akkoyun ile pandemi dönemindeki kıyafet tercihlerini ve markanının bu süreçten nasıl etkilendiğini konuştuk.
Pandemi öncesinde alışveriş merkezlerinde bakarak, dokunarak ve deneyerek alışveriş yapardım ama pandemi sürecinde alışveriş yaparken online alışverişi tercih ediyorum ben de büyük çoğunluk gibi. Açıkçası bir süre daha deneyerek kıyafet alacak lüksümüz olmayacak ne yazık ki.
Tasarım sürecimiz şöyle etkilendi diyebilirim, daha az risk alarak ve daha günlük yaşamda giyilebilir ürünler tasarlayarak ilerlemek istedim pandemi sürecinde.
Dolabımda sweat'ler ve jean'ler her zaman çoğunlukta olduğu için pek bir değişiklik olmadı benim açımdan. Her zaman kurtarıcı ve giyilebilir ürünler dolabımda olmuştur.
Yeni sezon için triko hırkalar, süveterler, yırtmaçlı jean'ler, oversize kaşmir kazaklar ön planda.
Benim sezondan ilk aldığım şey deri ceket oldu. İçine bir de balıkçı yaka triko giyeceğim.
Moda kazanı

PANDEMİDE KOŞUYA SARDIK
Geçtiğimiz günlerde adidas tüm dünyada yapılmış bir araştırmayı açıkladı. Bu araştırmanın sonuçlarına göre sadece Türkiye'de değil dünya genelinde pandemi sürecinde motivasyonumuzu ve enerjimizi koşarak sağladık. Koşman evde geçirilen sürede kaybedilen enerjinin ve yaşanan duygusal gel-gitlerin de azalmasını sağladı. Marka bu araştırmadan yola çıkarak Ultraboost 21 isimli yeni bir koşu ayakkabısını da piyasaya çıkardı.

AYAKLARIMIZ FOSFORLANDI
Ünlü Fransız ayakkabı tasarımcısı Christian Louboutin, geçtiğimiz günlerde ilkbahar-yaz sezonunu tanıttı... Koleksiyonun en dikkat çeken kısmı özellikle fosforlu renklerden oluşuyor olması... Bunun yanı sıra sezonun gözdesi patchwork'ler, leopar desenleri ve yıldızlar da ayakkabıları süslüyor. Pandemi döneminde spor ayakkabılarıyla baş başa kaldığımız günlere inat önümüzdeki sezonda çok eğlenceli ve iddialı ayakkabılar bizi bekliyor.

HER KIYAFETTEN 52 TANE
Hazır giyim sektörünün yaygınlaşması ve kişiye özel terzinin yüksek maliyetleri olması nedeniyle birbirine benzeyen kıyafetlerin sayısı artıyor. Elli2 markası tam olarak bu durumdan rahatsız olanlar için kuruldu. Marka her bir tasarımdan sadece 52 tane üretiyor. Markanın kurucuları Nazan Güme ve Eda Dayıoğlu "20 yılı aşan ev tekstili serüvenimizde edindiğimiz tecrübelerimizi, kendi stil ve vizyonumuzla birleştirerek, özgün stilimizde, yüksek kaliteli kumaşlar ve malzemeler kullanarak, sıradan olmayan, alışılmışın dışında kendi markalaarını yaratmak için yola çıktıklarını" diyor.