Uçurtma doğayı sever, yüksek binaları sevmez
Mardinli uçurtma ustası Zahit Mungan, bir yandan büyüleyici uçurtmalar yapmaya devam ederken bir yandan da bu güzel geleneğin unutulmaması için çalışmalarda bulunuyor
- Mardin kültüründe uçurtmanın özel bir yeri var. Nedir onu özel kılan anlatır mısınız?
- Mardin tepede kurulmuş bir şehir. Yaşamımız damlarda, teraslarda geçer. Teraslarda yemek yeriz, uyuruz, eğleniriz. Şehirde rüzgar da elverişli olduğu için uçurtma uçurmak en büyük tutkularımızdan biri haline gelmiş. Mardin gökyüzünde yaz-kış uçurtmalar eksik olmaz. Ben de eski Mardin'de damlarda büyüdüğüm için uçurtma benim için de bir tutku.
- Uçurtma yapmayı nasıl öğrendiniz?
- Her çocuk gibi ben de ilk poşete ip bağlayıp uçurdum. Sonra altı-yedi yaşlarımda kağıttan şeytan uçurtması yaptım. Sonra da altıgen uçurtmalar...
- Uçurtmanın diğer çocuklardan farklı olarak sizde tutkuya dönüşmesi nasıl gerçekleşti?
- İnternetten farklı uçurtmaların olduğunu öğrendim. Gördüğüm delta uçurtma beni çok etkiledi. O uçurtmayı yapmak için paraşüt kumaşı ve uçaklarda kullanılan fiberglas karbon gerekiyordu. Onlara ulaşamadığım için naylonlarla devam ettim. 14 yaşımdayken dedemden kalan dikiş makinesiyle ilk naylon uçurtmamı yaptım. Sonra yavaş yavaş ilerlettim.
- Delta uçurtmaların özelliği nedir?
- İki kanadı var. Kanatları sayesinde uçuyor.
- Şimdi de delta uçurtmalar mı yapıyorsunuz?
- 15 delta uçurtma yaptım ama bir süre sonra beni tatmin etmemeye başladı. Farklı uçurtmaların peşine düştüm. İnternet sayesinde yabancı arkadaşlarla tanıştım. Bana modeller gönderdiler. Onları yapmaya başladım. 2009'da da ilk uçurtma sergimi açtım.
YAPIMI SEKİZ AY SÜRDÜ
- Kaç uçurtmanız var?
- Hiç saymadım ama ortalama 100 tane vardır.
- Bir uçurtmanın yapımı ne kadar sürüyor?
- Uçurtmadan uçurtmaya değişiyor. Yapımı bir yıl süren var. Şahmeran uçurtmam 830 parçadan oluşuyor. Üzerinde baskı, boyama yok. Her bir parçayı kendim kesip diktim. Onun yapımı sekiz ay sürdü.
- Uçurtma tasarlarken nelerden ilham alıyorsunuz?
- Daha çok kültürel değerlerimiz üzerinde çalışıyorum. Mardin sokakları dardır, yüklerimizi eşekler taşır. Şahmeran gibi büyük bir eşek uçurtması yaptım. Mardin'de gökyüzünden uçurtmaların yanı sıra güvercinler uçar. Birbirine bağlı 20 güvercin uçurtması yaptım.
- Yapılan her uçurtma uçmuyor. Nedir bu işin inceliği?
- Uçurtma yaparken bulunduğum odanın sıcaklık ve nem oranı bile önemli. Mardin'de duvarlar çok kalındır. Bu yüzden yazın serin, kışın çok sıcak ve nemli olur. Yine bir gün bir uçurtma yaptım. Odada denedim, kuruluyor, sorun yok. Ama çıkıp terasta kurmaya çalışıyorum bir türlü olmuyor. Neden? Çünkü dışarıda nem yok, içeride var. Ben de her seferinde uçurtmayı üzerine su döküp nemlendirerek uçurdum.
YA EN İYİSİ YA HİÇ
- Uçurtmayla ilgilenmek size hayatla ilgili ne öğretti?
- Bu sayede dünyayı gezdim, 26 ülke gördüm. Uçurtma bana sabrı, her şeye ince yaklaşmayı öğretti. Örneğin kemerimi deldirmeye götürdüğümde delikler eşit delinmediğinde fark iki milim bile olsa benim için büyük bir problem oluyor. Çünkü uçurtmamı yaparken titiz davranıyorum, mükemmel yapmam gerekiyor. Aslında hayatın her alanında böyle. Ya en iyisini yaparım ya da hiç yapmam.
- Ülkelerin uçurtma uçurma alışkanlıkları farklılık gösteriyor mu?
- Bizde altıgen uçurtmalar var. Hindistan, Afganistan ya da Pakistan'a gittiğinizde kavgacı uçurtmaları görüyorsunuz. Oralarda uçurtmaları kavga ettiryorlar. Endonezya'da uçurtmaların kuyrukları çok uzundur. Kolombiya'da bina büyüklüğünde devasa altıgen uçurtmalar vardır...
- Uçurtma eğitimleri de veriyorsunuz değil mi?
- Doğup büyüdüğüm evi atölyeye çevirdim. Çocuklar geldiğinde önce hikayemi dinliyor, sonra hakkımda yapılan belgeseli izliyorlar. Sonra birlikte terasta uçurtma uçuruyoruz.
ÖZGÜRLÜK, TUTKU VE RÜZGAR
- Uçurtma uçururken neler düşünüyorsunuz?
- Bir uçurtmayı yaparken önce hayal ediyorsun. Sonra onu çizip bilgisayarda tasarlıyorsun. Sonra günlerce, aylarca uğraşıp yapıyorsun. İşte o uçurtmayı uçurmanın apayrı bir duygusu var. Özgürlüğü, tutkuyu ve rüzgarı hissediyorum.
- Nedir gelecekle ilgili hedefleriniz?
- Uçurtmalar kaybolmaya yüz tutmuş durumda. Özellikle İstanbul'da yüksek binalar arasında tamamen unutulmuş. Bununla ilgili çalışmalar yapmak istiyorum.
- Uçurtma neyi sever?
- Uçurtma doğayı sever. Özgürlüğü sever. Yüksek binaları, önünde engel olmasını sevmez.
- Siz kardeşinizi de uçurdunuz değil mi?
- İnsanoğlu geçmişten günümüze hep kendi icadıyla uçmak istemiştir. Ben de bunun hayalini kurdum ve 2015'te altı metreye 10 metre bir uçurtma yaptım. O model için dünyanın en büyük uçurtmasıydı, diyebiliriz. Sonra kız kardeşim ipe tutundu ve o uçurtmayla beş metre havalandı. Ama asıl uçurtmayı indirmek çok zor oldu. Beş-altı kişi zor indirdik.
- Beni de uçur diyen oluyor mu?
- Sonrasında çok oldu.
GİRİLEMEYEN KALEYİ FOTOĞRAFLADI
- Uçurtmayla hava fotoğrafçılığı da yapıyorsunuz. Bu yöntemle nereleri fotoğrafladınız?
- Mardin Kalesi 1986 yılından bu yana kapalı. Ama herkes kaleyi görmek istiyordu. Ben de kaleye uçurtmamla çıktım. Yaptığım düzenekle uçurtmama kamera ve fotoğraf makinesi bağlayıp kaleyi havadan keşfettim. Beş yıl içinde yaklaşık 30 bin fotoğraf çektim. Aralarından 30 fotoğraf çekip onları da çeşitli illerde sergiledim.
EN SON HABERLER
- 1 Sanal dünya çocuklara okuldan tatlı geliyor
- 2 Öğrendiğinizde şaşıracağınız 4 önemli beslenme bilgisi
- 3 Oysa her şey çok iyi gidiyordu
- 4 Sokaklar tenis kortuna döndü
- 5 Her şey bu ülkenin çocukları için
- 6 Bir rüyanın peşinde
- 7 7/24 şehirde yaşam
- 8 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 9 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 10 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler