Giriş Tarihi: 25.09.2021

Karanlık karakterleri oynamak keyif veriyor

Sinema ve tiyatro dünyasının önemli aktörlerinden Erkan Bektaş, atv'nin fenomen dizisi Bir Zamanlar Çukurova'nın yeni sezonunda ekibe dahil oldu. Bektaş; bu kez gizemli, intikam hırsıyla hareket eden Abdülkadir'le ekrana geliyor. Rolüyle yeni sezondaki dengeleri değiştiren ünlü oyuncu ile bir araya geldik. Bektaş, canlandırdığı rollerdeki sert adamların aksine sohbeti çok keyifli, ılımlı, duygusal biri. Hatta kendisini, "Görüntüm sert olabilir ama içim öyle değil" diye tanımlıyor. Ünlü oyuncu, rolünü ve dönem projelerine ilgisini anlatıp kısa yoldan şöhret olmak isteyen gençlere tavsiyelerde bulundu.
- Bir Zamanlar Çukurova ekibi olarak yeni sezona hızlı bir giriş yaptınız. Reytinglerde üst sırada yer alan bir projede oynamak oyuncuya farklı bir sorumluluk yüklüyor mu?
- Üç sezondur devam eden başarılı bir işin parçası olduğum için çok mutluyum. Ben Bir Zamanlar Çukurova'yı sadece reytinglerde üst sırada yer alan bir proje olarak tanımlamıyorum. Senaryo, reji, oyunculuk ve daha pek çok unsurun çok güzel harmanlandığı, kocaman bir ekip çalışması ve inanılmaz bir emek var bu başarının arkasında. Reyting de bu başarının çok güzel bir ödülü. Seyirciden üç yıldır bu ödülü alan bir dizinin parçası olmak mutluluk verici ve bir oyuncu için çok teşvik edici. Ama reyting bir oyuncu için çok önemli olmamalı, oyuncu sadece işini yapmalı, işini iyi yapmaya özen göstermeli. Çünkü reyting bazen düşük, bazen yüksek geliyor. Yüksek geldiğinde yüksek kalması için, düşük geldiğinde yükseltmek için bir gerilim oluşuyor. Oyuncu bunlara kapılmadan, işine yoğunlaşmalı bence.
- Takip ettiğiniz bir proje miydi? "Ben de bir gün içerisinde olmak istiyorum" demiş miydiniz?
- Açıkçası dönem dizisi olması itibariyle ilgimi çekiyordu ama ben de o zamanlar başka dizide çalışıyor olduğum için tamamını takip edememiştim. Teklif geldiğinde diziyi geriye dönük izledim ve içinde olmak istedim.
- Abdülkadir farklı bir karakter. Kendi içinde gizemi de var. Siz canlandırdığınız karakteri nasıl anlatırsınız?
- Evet Abdülkadir'in bir gizemi var. Nereden geldi ne yapıyor, ne yapacak bu noktalar belirsiz. Bu gizemin Abdülkadir'i besleyen bir durum olduğunu düşünüyorum. Seyirci için de merak konusu olacaktır. Abdülkadir, azimli ve yapmak istediği şey için engel tanımayan bir karakter ve amacına ulaşana kadar yaptıklarını iyi ya da kötü olarak değerlendirmiyor.
- Kapanmamış bir hesabı var ve intikam almayı hedefliyor. Abdülkadir nasıl bir soluk getirecek diziye?
- Abdülkadir, gizemli olmasından dolayı diziye daha fazla merak getirecek, seyirci hep bu sefer ne yapacak, hamlesi ne olacak diye düşünecek. Çünkü yapacakları çok sıradan değil, bunu ileriki bölümlerde göreceğiz.
GÜNÜMÜZ DİZİSİNDEN DAHA KEYİFLİ
- Dönem dizisinde yer almayı seviyor
musunuz?
- Evet dönem işlerinde yer almayı seviyorum çünkü o zamanın kostümünün, dekorunun içine girdiğinizde bambaşka bir işin içinde olduğunuzu anlıyorsunuz. Bu başka bir renk veriyor, oyuncu olarak o dönemi iyi araştırarak hazırlandığınızda o anki renklerin içerisine dahil olma şansınız oluyor. Bence günümüz dizisinde oynamaktan farklı ve keyif veren noktası da burası.
- Karanlık yönleri olan karakterleri canlandırmayı seviyor musunuz?
- Seviyorum. Aslında çoğu zaman TV dizilerinde iyi karakterler melek gibi oluyor, hiç kötü yönleri olmuyor ama kötü karakter de çok karanlık oluyor. Bence insan ikisinin ortasında bir yerde duruyor. Hepimizin aydınlık ve karanlık tarafları var. Ama dizi literatürünü sorarsanız karanlık yönleri olan karakterleri oynamak bana daha keyifli geliyor. Canlandırdığımız karakter ile empati yapabildiğimizde, kendine göre olan sebeplerini anladığımızda karakteri oynamamız daha kolaylaşıyor.
- İntikam duygusu size ne ifade ediyor?
- Benim adıma soruyorsanız, çok bir şey ifade etmiyor. Ben çok kinci bir insan değilim, kinci olmayınca da intikam alınacak bir şey kalmıyor. Ama hayatta var böyle duygular. Herkes bir şeylerin intikamının peşinde, pozitif bir duygu olmadığından genelde sonuçları da pek parlak olmuyor.
- Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'daki (EDHO) rolünüz de çok sevilmişti. İzleyici sizi sert karakterlerde görmeyi seviyor mu?
- Ateş karakterini oynuyordum ve izleyici çok sevdi. Halen izleyici ile karşılaştığımda karakteri ne kadar sevdiklerini söylüyorlar. Sanırım izleyici sert karakterleri seviyor, Ateş EDHO'da yer aldığı son dönemde hain sıfatında olmasına rağmen seyircinin aklından çıkmayan, sevdiği bir karakter olarak kaldı.
- Erkan Bektaş sert biri mi?
- Dışardan baktığınızda sert görünen ama tanıdığınızda çok sert olmadığını anladığınız biri. Arkadaşlarım görüntümün çok dışında hiç de sert olmayan biri olduğumu söylerler.
- Çekimlerden kalan vaktinizde neler yapıyorsunuz?
- Kamera dışında neler yapıyorum diye aktarmak gerekirse; bir tiyatrom var: Tiyatro Baykuş, onunla ilgileniyorum. Oğlum Umut Acar ile çok güzel vakit geçiriyoruz. Bunların dışında biraz spor, biraz kitap, biraz müzik, arkadaşlarla buluşmalar ile geçiyor vaktim.
- İşiniz dışında çok fazla gündemde göremiyoruz. Sanırım özel hayatınızı geri planda tutmaya özen gösteriyorsunuz?
- Herkes kendi özelinin kendisinde kalmasını ister. Bu nedenle magazinle aram pek yok. Magazin sayfalarını, magazin programlarını çok takip etmiyorum. Kendi hayatıma dair de çok fazla magazinde olmayı tercih etmediğimden, magazin muhabirlerine, fotoğrafçılarına rastlayacağım yerlerde bulunmamaya çalışırım.
"TİYATRO YAPMADIĞIM HER YIL OYUNCU OLARAK KENDİMİ BİR BASAMAK GERİDE HİSSEDİYORUM"
- Oyuncular için tiyatro sahnesinde olmanın önemini, "Tiyatro yapmadığınız her yıl oyuncu olarak geriye gidiyorsunuz" diye açıklamıştınız. Siz bu dengeye özen gösteriyor musunuz?
- Evet öyle bir düşüncem var. "Tiyatro yapmadığım her yıl oyuncu olarak kendimi bir basamak geride hissediyorum." Çünkü tiyatro pratiği bambaşka, her sahneye çıktığınızda, seyirci ile etkileşim halindesiniz. Kes yapıştır, montaj hiçbir ek unsur yok aranızda. Canlandırdığınız karakterin her duygusu o an seyirciye yansıyor. Her zaman çok hazır, bütün duyularınız ile sahnede olmak zorundasınız. Bu bütün duyuları her an çalıştırabilmek bana göre ancak tiyatroda mümkün. Tiyatro sahnesinde olmak oyuncuyu geliştiriyor. En azından geriye gitmemesini sağlıyor. Televizyon dizileri çok yoğun ve çok uzun zaman alıyor ama yine de tiyatro oyuncularının, tiyatroyu bırakmadan devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Tiyatroya vakit ayırmak, bizi hep diri tutar ve bir adım önde oluruz.
- Birçok dizi, tiyatro ve filmde izleyiciyle buluştunuz. Kendi tiyatronuzu kurdunuz. Zorlu yollardan yürüyerek bugünlere geldiniz. Peki kolay yoldan şöhret olmaya, oyunculuğu sadece tanınır olmak için isteyen gençlere ne tavsiyeniz olur?
- Zor bir yol ama bazı oyuncular için biraz daha kolay olabiliyor. Çok yakışıklı bir erkek ya da çok güzel bir kız hiç beklemediği bir anda başrol oynayabiliyor. Bunlar mümkün ama benim geldiğim yol kolay bir yol değildi. Biz oyunculuğa başladığımız zaman dizide oynayacağız ya da sinema filminde oynayacağız diye bir amacımız yoktu. Sadece iyi bir tiyatro oyuncusu olmak istiyorduk. Yeni arkadaşlar, gençler için şöyle söyleyeyim: Amaç ünlü olmak ya da bir anda herkesin sevgilisi olmaksa bu çok doğru bir amaç değil. Hedef işini iyi yapmak olmalı, bu işi daha iyi nasıl yaparım diye sorgulamalı ve bu uğurda çalışmalı. Diğer türlü ünlü olmak içi boş bir şey biraz. Önce içini doldurup sonra ünlü olmak olmalı hedef, o zaman daha dolu dolu yaşayabilirler.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.