Cumartesi 02.03.2024

Evde çocuk, okulda zorba

Kısa boy, şişmanlık, aşırı zayıflık ya da gözlük kullanma gibi bazı durumlar çocuklar arasında dalga konusu olabiliyor. Bu tür zorbalığa uğrayan çocuklarda okula gitmek istememe, ders başarısında düşüş, odaklanamama gibi sorunlar yaşanabiliyor. Evde normal olan çocuk okulda bir zorbaya dönüşebiliyor. Bu durumda aile, öğretmen ve okul yönetiminin iş birliği halinde olması ve zorbalığın ilerlemeden sonlandırılması gerekiyor

Çanakkale'de uğradığı fiziksel zorbalık nedeniyle, hayatına son veren 12 yaşındaki çocuk hepimizi derinden sarstı. Boyunun yaşıtlarından kısa olması sebebiyle sürekli dalga konusu edilmesi onun minik kalbini yaralamış ve içinden çıkamadığı bir girdaba girmişti. Maalesef ki, çocuklar bu gibi konularda çok acımasız olup sonunu düşünemedikleri için zorbalık yapabiliyorlar. Burada aile, öğretmen ve okul yönetimine büyük görev düşüyor. Çocuğunuzun zorbalığa uğradığını anlamak için onunla iletişimde olmanız, normal olmayan davranışlarını takip etmeniz gerekiyor. Aynı şekilde öğretmen ve okul yönetimi de erken refleks verip surumu çözmek için acele etmeli.
Biz de bu hafta fiziksel zorbalık konusunun detaylarına indik ve hem aileler hem de öğretmen ve okul yönetimine yol gösterecek tespitleri uzman psikolog Tuğba Yağan'dan dinledik.

GÖRÜNÜŞÜNDEN ŞİKAYET EDİYORSA DİKKAT
Çocuğunuzun zorbalığa uğradığı aşağıdaki davranış değişiklikleri ile tespit edebilirsiniz.
Çocuğunuzun hevesle gittiği okuluna bir süre sonra okula gitmek istemediğini söylüyorsa,
Evden okula giderken ve okuldan eve gelirken yüzü asık, üzüntülü ve keyifsiz görünüp, okul dışı saatlerde, hafta sonları ve ev ortamında çocuğunuzun daha mutlu olduğunu gözlemliyorsanız,
Arkadaşlarıyla internet ortamında iletişiminin azaldığını ya da kesildiğini fark ederseniz,
Ev ortamında dikkatini vererek ders çalışan çocuğunuz, ödevlerini yapmaya ya da sınavlarına çalışmaya dair bir türlü odaklanamıyorsa,
Çocuğunuz arkadaş canlısı olmasına rağmen arkadaş sayısında azalma olduğu konuşmalarından anlaşılıyorsa ya da okulda ders aralarında kimlerle vakit geçirdiğini sorduğunuzda size isim veremiyorsa veya sadece 1-2 tane arkadaşının adını söylüyorsa akran zorbalığına maruz kalma ihtimali olabilir.
Çocuğunuzun kendi fiziki görünümünden şikayet ettiğini duymaya başladıysanız, (gözlük takması, boyunun kısa olması) kulaklarının şekli, burnuna, dişlerine, çok kilolu ya da çok zayıf olduğuna dair mutsuz olduğuyla ilgili konuşmalar yapıyorsa, arkadaşları tarafından alay konusu olmuş olabilir.
GÜÇLÜ VE GÜZEL YÖNLERİNİ DİLE GETİRİN
Çocuğunuzun zorbalığa uğradığını fark ettiyseniz aşağıdaki gibi bir yol izleyebilirsiniz.
Öncelikli olarak çocuk, anne babası tarafından sevilen bir çocuk olduğunu her zaman hissetmeli, bu yüzden çocuklarına sevgiyi sadece dile getirerek değil sevgilerini göstererek çocuğun öz değerini güçlendirebilirler.
Okulla aktif olarak iletişime geçin. Sınıf öğretmeni ve rehberlik öğretmeniyle durumu paylaşın. Gerekirse sadece bu konuya dair sınıftaki öğrencilerin anne-babalarının bir araya getirildiği bir toplantı isteyin ve bu soruna anne-babaların dahil olduğu çözüm odaklı bir yaklaşımla ailelere düzenli olarak buluşulmasını teklif edin.
Çocuğunuza bu sorunun çözülmesi için elinizden geleni yapacağınızı söyleyerek destekleyin.
Çocuğunuzun güçlü ve güzel yönlerini sık sık dile getirin, takdir edin ve onaylayıcı sözlerle onu güçlendirmeye özen gösterin.

KENDİNİZDEN ÖRNEKLER VERİN
Zorbalığa uğrayan çocukla aile nasıl konuşmalı?
Çocuğunuz sizden, zorbalığa uğradığını saklayabilir. Çünkü genelde arkadaşları tarafından ailesine söylediği taktirde çocuğa mobbing yapılır ve tehdit edilir. 'Süt çocuğu, ana kuzusu' gibi lakaplar bile takabilirler ve bundan çekinir. Okuldan destek istemeye kalkışsa da ispiyoncu damgası yemekten korkabilir. Bu yüzden çocuğunuzun zorbalığa maruz kaldığına dair sinyaller alırsanız şayet, çocuğunuza sakince güven ve güç vererek konuşmaya teşvik edin. Ona açık uçlu sorular sorun. Okulda rahatsız olduğun bir arkadaşın var mı?' ya da 'Okulda ya da sınıfta sevmediğin biri var mı?' 'Aa kim?, seni rahatsız etti mi peki hiç?' gibi sakince adım adım sohbet şeklinde sorular sorarak ve çocuğunuzun yalnız olmadığını, birlikte her türlü problemi çözebileceğinize inansın. Hiçbir akranının ondan üstün olmadığına ve her türlü sorunla başa çıkabileceğine inanmaya ihtiyacı var çünkü çocuk kendini güvensiz hissediyor.
Çocuğunuza 'Sen de aynı karşılığı ver sana ne yaparsa ne söylerse' gibi öğütler vermeyin. Unutmayın ki, bu davranışları sergileyen de bir çocuk.
Yaşamımızdaki Problemleri Çözebilme Oyunu başlıklı bir oyun geliştirin. Öncelikle kendi geçmiş hikayenizi, başınıza gelenleri anlatıp, o olayla başa çıkabilmek için hangi yolları kullandığınızı anlatın. Hayatta ilk problem çözme becerisini çocuk aile ortamında öğrenir, öğrenmeli. Bu yüzden akran zorbalığıyla çocuğunun baş edebilmesi için, anne babaların okul çağında çocuklarıyla yargılayıcı ve suçlayıcı olmadan destekleyici ve teşvik edici, konuşurken güven veren buram buram sevgi kokan güçlendirici bir tutum göstermeleri önemli.
Zorbalık yapan arkadaşına her insanın fiziksel ve kişilik olarak farklılıkları olduğu ve bunun alay edilecek değil, dünyanın normalinin bu olduğunu anlatabilmesi, kendisini ifade etmesi için teşvik edin. Gerektiğinde, anne-baba olarak profesyonel bir destek almaları da çok anlamlı olur, çocuklarına yardım edebilmek ve doğru yaklaşabilmek için.

BARIŞTIRMAYA ÇALIŞMAYIN
Zorbalık yapan çocukla zorbalığa maruz kalan çocuğu barıştırmaya çalışmayın.
Okuldan uzaklaştırma cezası vermesinler. Zorbalık yaşatan çocuğun da hayata kazandırılmasına ihtiyacı var. Okul yönetimi aileyi çağırıp, çocuğun nasıl bir aile ortamında yaşadığını ve bu davranışlarının temelinde ev içinde yaşanan birtakım durumların sebep olup olmadığı, çocuklarıyla kurdukları iletişimin nasıl olduğu, ev ortamında çocuklarının nasıl bir çocuk olduğu sorularak anne babaya bu soruna dair sorumluluk yükü verilsin.
Zorbalık yapan çocuğun ailesine profesyonel destek alması konusunda yaptırım uygulanmalı, Böylece ebeveynler de psiko-eğitimden geçmiş olur.
Okul yönetimi toplu olarak öğrencilere akran zorbalığının temeli, nedenleri ve sonuçlarına dair 2-3 oturumdan oluşan bir psiko-eğitim, seminer verilmesi için planlama yapmalı.
Okul yönetimi, sadece ailelerden oluşan gruplara, akran zorbalığında anne-babaların rolüne dair seminer düzenlemeli ki ailelere düşen görevler, sorumluluklar ve iş birliğinin ne kadar önemli bir husus olduğu anlaşılsın.
SEVGİSİZ ÇOCUK BİR ZORBAYA DÖNÜŞEBİLİR
Sevgisiz, ihmalkar aile ortamı çocukları akran zorbası olmaya dönüştürebiliyor. Benim de danışanlarımda zorba rolünü seçmiş olan çocuk ve ergen danışanlarımda karşılaştığım, genelde ihmal edilmiş, sevgi ve şefkatin az, şiddetin daha fazla yaşandığı, travmatik anıları olan bir aile ortamında yetiştiği... Böyle olunca çocuk anne-baba tarafından sevildiğine inanmadığında, kendinin sevilmediğini düşündüğü için bunun yaşattığı öfke ve nefreti kendi başka anne-babaya sahip olan akranına yansıtıyor.
Arkadaşına sevgisizce öfke ve nefretle yaklaşıyor. Çünkü çocuk içinde bu duyguları taşıyor. Bu yüzden zorbalık yapan çocuğun ailesi öncelikle, çocuğunu cezalandırmadan, suçlamadan, duygularını ifade etmesine yardım etmeyi öğrenmeli. Bu davranışlarına hangi duygularının sebep olduğunu anlamaya çalışmalı. Evde güçlünün güçsüzü fiziksel ya da sözel olarak ezdiği bir aile ortamı varsa, aile önce buna dikkat etmeli. Çocuğa karşı daha saygılı ve değer veren bir tutumda olmaları gerekli. Çocuğu disipline etmek için şiddete başvurmak en büyük hata. Anne baba, çocuklarına, 'sen aksine zayıfın yanında olmalısın' diyerek, bu davranışların ona güç kazandırmayacağını, akranları tarafından dışlanmayı, nefret edilmeyi sevilmemeyi değil sevilmeyi hak eden bir çocuk olduğu aşılanmalı çocuğa.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.