Cumartesi 08.08.2009
Son Güncelleme: Cuma 04.09.2009

Çapkınlıklarını kaldıramadım

Hayatta az rastlanır bir ilişki onlarınki. Herkesin kolaylıkla yaşayamayacağı, sıradanlığa izin vermeyen, her duyguyu dibine kadar yaşatan... Üstelik hoş bir tesadüfle öğrendim. TRT2 ekranında, sunduğum Boğaziçinden programında! Geçmişten intikam alır gibi sataştılar birbirlerine ama çok üstten bir dille... Çünkü şimdi en çok kaçındıkları şey, birbirlerini üzmek ve incitmek. "Vazgeçemediğimiz hazinemiz arkadaşlığımızdı," diyen Atilla Atasoy'un hayatında Nilgün Belgün bir şekilde hep var olmuş. Beni asıl şaşırtan, tutkuyla delip geçen bir aşkın kahramanlarıyken nasıl iyi arkadaş ve sırdaş olabildikleri... Anlamak için bir öğleden sonrayı Nilgün Belgün ve Atilla Atasoy'la geçirdim.. Akıp giden zamanın, hiç dayanamayacağımız şeyleri sükûnla karşılayacağımız bir hale getirebileceğini fark ettim. Her zaman olmasa da...Keşke aşk hep böyle sonlansa..
ATİLLA ATASOY
İki değerli sanatçı arkadaşımla evlenip ayrılmıştı Nilgün. Onları hiç bilmeden balıklama daldım bu ilişkiye açıkçası.
Birbirimize çok benziyorduk ve kendi lunaparklarını kurmuş iki çocuk olarak hayatlarımızı sürdürüyorduk. O da çocuk ruhluydu, ben de. Çok fazla aynıydık ve uzun süre bir ipte kalamadık.
Nilgün'le ayrıldığımız süre içinde, bir palmiyenin altında oturan bir boğa gibi Pınar Kür'ün Bitmeyen Aşkı'nı okudum.
NİLGÜN BELGÜN
Atilla'nın yaptığı o küçük çapkınlıkları tolere edecek yaşta değildim açıkçası. Beni öyle bir hale getirdi ki, FBI gibi iz sürdüm ve yakaladım. Bizim aşkta her şey vardı.
Gönlümüz yandı bu ilişkide. Hani 'Deldi de geçti,' derler ya, delip geçti gerçekten. Ben de çektim ona da çektirdim. Acıyı tek başıma çekmem. Yok olurum ortadan. Üç ay arkadaşımın evinde kaldım, sırf beni bulamasın diye hiç sokağa çıkmadım.
Mutsuz olduğum her yerden giderim. İşten de, aşktan da, evlilikten de giderim.
- Bir zamanlar sevgili olduğunuzu öğrenince çok şaşırdım. Neden sakladınız?
- N.B:
Saklamadık. 1984'ten 1990'a kadar yoğun aşk yaşadık. Atilla o zaman ünlüydü. Beni sadece tiyatro seyircileri tanıyordu.
- A.A: Biz arkadaşça başladık. Bunu abartmadık, kendi halimizdeydik.
- N.B: O yılların şarkıcılarından Tülay, Emel Müftüoğlu gibi isimler biliyordu.
- Arkadaşça başlayıp üzen bir aşka dönüşmüş anladığım kadarıyla..
- N.B:
Ali Poyrazoğlu'nda Oğlum Çiçek Açtı oyununu oynuyordum. 30 yaşımdaydım. Gülsen Tuncer, 'Şu seninle tanışmak istiyor,' diye bana kısmetler arıyordu. İkinci evliliğim de bitmişti. Müteahhit, doktor, mühendis kimi getirdiyse oyuna, mümkün değil, hiçbiriyle tanışmadım bile. Bir gün kulise Atilla geldi. 'Sen bana mühendisleri, mimarları, işadamlarını getireceğine, müzisyenle tanıştırsana,' dedim.
- A.A: Oyunda çok beğendim. Aslında çok doğal bir başlangıçtı. İdealize ettiğimiz mesleklerimiz vardı. Onun iki kere evlenip boşandığını sonradan öğrendim. İki değerli sanatçı arkadaşımla evlenip ayrılmış, onları hiç bilmeden balıklama daldım bu ilişkiye. Arkadaşça başlayan ve daha sonra sevdiğimizi fark etmeden giden bir ilişkiydi. Ayrılıkla aşka dönüşen bir ilişkiydi diyebilir miyiz? En azından bende öyle oldu.
- N.B: Birkaç kere ayrıldık. İlk ayrılıktan sonra sulu bir aşk halini aldı.
- A.A: Genç veya doymamış yıllarımızdı ikimizin de. Küçük çapkınlıklarım oldu ama gerçek bir aşka, sevgiye bitme sebebi veremezdi. İkimiz de baştan pek bağlanmayı düşünmemiştik. İşin bu kadar ciddiye gideceğini tahmin etmemiştik. Ayrılınca fark ettik.
- N.B: Yaptığı o küçük çapkınlıkları tolere edecek yaşta değildim açıkçası. Erkekler hem âşık olur hem de başkalarıyla çapkınlık yaparlar ya, onları tolere edecek yaşta değildim. Daha sonra beni öyle bir hale getirdi ki, FBI gibi iz sürdüm, yakaladım. Bizim aşkta her şey var, Tuluhan.
- Aşk, nefret, intikam?
- N.B:
Turneye gidiyordum, 'Ben de konsere gidiyorum,' dedi. Bıraktım valizi, atladım taksiye, bakayım evde mi değil mi diye. Evdeymiş!
- Evde başkasıyla mı?
- A.A:
Evet. Akrep sezgisiyle de sokar arkadaşımız. Birinci ayrılığımızdan sonra o yine eski kocasına döndü. Ben yeni bir hayata başladım. Çok acılar çektim. Epey yara aldım Nilgün'den. Dolayısıyla hayata başka biçimde takılmaya başladım. Bu arada başka ilişkilerim oldu. Nilgün tekrar hatta girdiği zaman, birden o ilişkilerimi bitirmem mümkün olmadı. Zaten bitirmek istemedim. Hakikaten Nilgün'e güvenimi kaybetmiştim.
- N.B: Niye 'Ben biraz çapkınım, hoşuma gidiyor,' demiyorsun? Bunu da itiraf et, herkes yapıyor bunu..
- Hiç evlenmediniz mi?
- N.B:
Bir kere evlendi, benden sonra.
- A.A:40 yaşında evlendim, 41 yaşında çocuğum oldu. Şimdi Allah'a şükür, dulum.
- N.B: Atilla'dan sonra ben tekrar evlendim.
- Aranızdaki bu ilişkinin olmayacağını hangi noktada anladınız?
- N.B:
Beş sene sonunda onu anlayabildik işte!
- A.A: Bu işleri yaşayarak öğrenirsiniz. İlişkiyi de öyle, aşkı da öyle. Biz aşkı epey ayakta tuttuk. Sonunda vazgeçemediğimiz şeyin aslında arkadaşlığımız olduğunu anladık. Birbirimize çok benziyorduk ve kendi lunaparklarını kurmuş iki çocuk olarak hayatlarımızı sürdürüyorduk. O da çocuk ruhluydu, ben de. Fakat ikimiz çok fazla aynıydık ve ikimiz uzun süre bir ipte kalamadık.
- N.B: Bazen kadının görmemesi gerekiyor. Görmediğiniz zaman, bir erkekle ilişki daha kolay oluyor. Şimdi de görürüm. Zarar alacağım birisi oldu mu baştan kesebiliyorum.
- A.A: Aşk denilen şey göze almak ve yoldan çıkmaktır. Önemli olan bunu denemeye değer bulmaktır. Ama hayatta her şey ölümlü, bu yüzden tek kalıcı olan arkadaşlık. Biz uzun süreçte aşkın bütün safhalarını yaşayarak bunu fark ettik.
- N.B: Ama bütün evrelerini yaşadıktan sonra...
- A.A: Buradaki ilk hata Nilgün'den geldi. İlişkinin birinci bölümünü o bitirdi, eski eşine döndü. Sonra hiçbir şey olmamış gibi geri geldi.
- N.B: Sen de hiçbir şey olmamış gibi 'Hoş geldin,' dedin.
- A.A: Hırsım, hıncım içimde kaldı. 'Hoş geldin, ben senin yuvanı yapmaz mıyım' deyip diğer birlikte olduklarımla onu da sürdürmeye çalıştım. Yani bir çeşit intikam duygusu gelişti içimde. Nilgün'e teşekkür borçluyum. Aşkın bütün varyasyonlarını öğrenmeme sebep oldu.
- Çapkınlıklar?
- N.B:
Orada da bir anlaşsaydık...
- A.A: Nilgün hanım, biz sizin çapkınlıklarınıza laf ediyor muyuz?
- N.B: Siz yaptınız, ayrıldık; sonra da biz yaptık.
- Yeniden birlikte olabilmeniz mümkün değil mi?
- N.B:
Geri dönüş olmaz. Her şey dibine kadar yaşandı bu ilişkide. Büyü bitti..
- A.A: Size verdiğim albümde Biz diye bir şarkı var. Orada anlatıyorum, 'Biz bir zamanlar bizimdik' diye sözleri var. O sözler bizim ilişkimizi anlatıyor, ama Nilgün'e 1984'te bir şarkı daha yapmıştım 'Farz et ki, ben seni hiç tanımadım' diyordu.
- N.B: Bana yapılan şarkıya bak. 'Farz et ki, ben seni hiç tanımadım'. Hüsran. Millete ne şarkılar yapılır, bana da böylesi işte!
NİLGÜN'ÜN YÜKSELEN BURCU AKREP, BİRAZ İNTİKAMCIDIR...
- Eski sevgiliden nasıl iyi arkadaş olur?
- N.B:
Hiç kolay olmadı. Onun da hayatında birileri olsa, benim de hayatımda birileri olsa, dönüp dönüp flört ettik biz.
- A.A: Birbirimizle çok tamamlandık. Daha sonra başkalarıyla tamamlanmamız zor oldu. Birisinden hoşlanabilirsiniz, birisiyle daha çok seks yapabilirsiniz, şu bu. Ama tamamlanma sanki çok daha başka, hem beyinsel hem bedensel şıkları içeriyor. Bunu herkeste yakalamak zor. Bu tenlerin, bedenin, kimyanın, dünya görüşünün kendiliğinden uyumuyla ilgili bir şey. Bir de kader arkadaşlığı da var işin içinde.
- N.B: Ama gönlümüz yandı bu ilişkide. Hani 'Deldi de geçti,' derler ya delip geçti gerçekten. Ben de çektim, ona da çektirdim. Acıyı tek başıma çekmem. Yok olurum ortadan. Mutsuz olduğum her yerden giderim. İşten de, aşktan da, evlilikten de giderim. Dünyaya bir kere geliyorum. Neyse bedeli öderim. Üç ay arkadaşımın evinde kaldım, sırf beni bulamasın diye hiç sokağa çıkmadım.
- A.A: Ben de o süre içerisinde bir palmiyenin altında oturan bir boğa gibi Pınar Kür'ün Bitmeyen Aşkı'nı okudum.
- Nilgün Belgün, bugün çok belirleyici mi hayatınızda?
- A.A:
Çok az kişide bulduğum tamamlanmayı onunla yaşamışımdır. Ama tabii ki, hepimiz 'aman oğlum'lar, 'aman kızım'larla yetiştirilmiş bir kuşağız ki, bu çelişkiler, korkular hayatımızın her konusuna yansıdı. Hayatı kendi el yordamımla öğrenmeye karar verdim, kendimi yetiştirmek adına...
- N.B: Beni de hayat gurmesi yaptı. Şimdi 'Sen hayat gurmesisin,' diyor.
- A.A: Nilgün'ün yükseleni akrep ya, huy olarak biraz intikamcıdır ve biraz da çapkındır.
- N.B: Flörtöz diyebiliriz buna. Çapkın uymuyor. Çapkın her dakika bir adamla birlikte olur.

YEDİ SENE HİÇ GÖRÜŞMEDİK!
- Nasıl yeniden arkadaş olabildiniz?
- N.B:
Ayrıldığımız ilk zamanlar birbirimizden nefret ettik. Böyle bir aşktan sonra arkadaş olunur mu? Nefret yaşadık!
- Kaç sene?
- N.B:
Yedi sene hiç görüşmedik. Zaman denilen şey hayatta o kadar önemli ki. Hiç yapamayacağım dediğin şeyi yapıyorsun, yaparım dediğin şeyi yapamıyorsun. Zaman her şeyi o kadar güzel hallediyor ki... A.A: Beni programına davet etti, aslında soğuk duruyorduk ama programdan sonra yine yoğunlaşma oldu.
- Eski sevgiliden iyi arkadaş oluyor mu?
- A.A:
Birbirimizin esas hazinesi, vazgeçemediğimiz arkadaşlığımız. Birbirimizi iyi anlıyoruz. İnsanoğlu ya da kızı doyumsuzluğa programlandığı için isteklerin sonu yok. Önemli olan kendini zamanla eğitmektir. Bu da yaşanmışlıklarla oluyor.
- N.B: Şimdi sırdaşız. Her şeyimi anlatırım Atilla'ya. Bir kısmet çıktı mı ona söylerim. 'Ne dersin Atilla?' derim. Ben onunkileri çok rahat dinlerim. O bendekileri, kim olursa olsun, Monako Prensi bile olsa onaylamaz. Yani 'Hiç gerek yok, otur,' der. Bir derdim oldu mu benim onu arayabilme şansım var. Benim 10 yıllık bir ilişkim oldu, ona da Atilla sebep oldu. Bizi o tanıştırdı. Benden 15 yaş küçüktü. Yaşımdan büyük erkekten hoşlanmam. Çünkü enerjim genç insanlara daha uygun. Atilla'ya bakma. Atilla'nın yaşındaki her erkek onun gibi değil. Atilla'nın yaşındaki birçok erkek şimdi çizgili pijamalarını giymiş, evde bulmaca çözüyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.