Cumartesi 20.06.2009
Son Güncelleme: Cumartesi 20.06.2009

En ‘moda’ genç Türkler

Lookbook adlı site, kocaman bir dünya defilesi gibi işliyor. Binlerce kullanıcısı olan Lookbook'taki Türklerin sayısı çok az. Yaratıcı stilleriyle ülkemizi bu dünya sokak modası sitesinde temsil eden üyeleri bir araya getirdik

Lookbook, İngilizcede 'katalog' anlamına geliyor. Diğer yandan 'look' ise görünüm demek. Amerikalı iki arkadaşın kurduğu Lookbook sitesi de adı üzerinde; kocaman ve global bir moda kataloğu gibi işliyor. Yalnız arada önemli bir fark var. Bu kataloğun modelleri mankenler değil, sokaktan kişiler. Moda dergilerinin sokağın nabzını iyi tutamadığı ve sürekli değişen trendleri yeterince yansıtamadığı fikrinden çıkan www.lookbook.nu'nun esin kaynağı bugün sayısı binleri geçen sokak modası blogları ve "Bugün ne giydim?" başlıklı forumlar. Dünyanın dört bir yanından binlerce üyesi olan site, sokak modası bloglarının bir araya toplanmış hali gibi. Kullanıcıları, kendi fotoğraflarını çekerek siteye yüklüyor, diğer üyelerin 'görünüm'lerine bakıyor ve yorumlar yapıyor. Oylanan stillerden en beğenilenler ise ana sayfaya çıkıyor. Sadece giyim kuşam meraklıları değil, fotoğrafçılar da ilgiyle takip ediyor Lookbook'u. Çünkü siteye konan fotoğraflardaki kıyafetler kadar ışık, perspektif, kurgu da estetik ve 'bakılası' oluyor. Genç tasarımcılar ve markalar için de çok faydalı bir site Lookbook. Çünkü kullanıcılar dünyanın dört bir yanından binlerce kişinin baktığı fotoğraflara, giydiklerinin markalarını da yazıyorlar mutlaka. Ama ne yazık ki Lookbook'a isteyen herkes giremiyor. Halihazırdaki bir kullanıcının davetiye göndermesi şart. Sayıları az olmakla beraber estetik bakış açısına sahip bu zevkli ve yaratıcı topluluk arasında Türkler de var. Hepsi aktif değil elbette ama işi ciddiye alanlar sitede hayli tanınır olmuş. Lookbook 'dünya defilesi'nin en aktif ve en beğenilen Türk kullanıcıları; sokağın gerçek 'stil ikonları' SABAH için bir araya geldi.
Dilay Kemer (21)
Üniversite öğrencisi - Moda editörü asistanlığı ve modellik yapıyor. "Trendleri kopyalamak yerine zevkime göre uyarlayıp, riskli parçalarla kombinleyerek giyiyorum," diyor.
İnsanların güzel yorumlarını okumak, en zevkli yanı bence. Çok farklı, stil sahibi ve kendi ilgi alanımı paylaşanları görmek de çok hoşuma gidiyor.
Her gün mutlaka girip ne var, ne yok bakıyorum. İlham veren kişilerle karşılaşıyorum. Ayrıca dünyanın her tarafından güzel arkadaşlıklar da edindim.
Harem pantolonla çekilen bir fotoğrafım, inanılmaz beğenildi ve ertesi gün kendimi anasayfada gördüm.
Yurtdışındakilerin çok cesur giyindiklerini görüyorum. Ama Lookbook'ta Türklerden de stil sahibi olanlar var. Gurur duyuyorum.
İnternet, doğru kullanıldığında gerçekten mucizeler yaratabiliyor. Öyle bloggerlar var ki artık herkes onları tanıyor, birçok iş teklifleri alıyorlar. Lookbook da eğer modayla ilgileniyorsanız, kendinizi ifade etmeniz için doğru bir yol.
Yüksek bel uzun zamandır ısınamadığım bir şeydi, ancak sitede ne kadar yakıştırılabileceğini gördükten sonra o tarzda da kombinasyonlar yapmaya başladım.
Mert Altınay (24)
Üniversite öğrencisi - Amatör olarak fotoğrafçılık yapıyor. Kendisini bir kalıba ya da stile ait görmüyor. Rahatlık ve orijinallik, tek kıstası.
Modanın asıl sahnesi sokaklar. Lookbook da bunun en güzel iletişimlerinden biri...
Sokaktaki insanlar, esas modeller. Ürünleri doğal modellerin tanıtması da daha mantıklı ve doğal.
Sitede, fotoğraflarımda kullanacağım aksesuar ve ürünleri, modellerin kıyafetlerini kafamda kombine ediyorum. Çünkü dünyadaki çoğu ülkenin, binbir kültürün harmanını buluyorum. Farklı insanlara, değişik kültürlere ulaşabiliyorum, sevdiğim markaları takip ediyorum.
Sokaktakiler üst düzey fizikli, süpermodeller değil. Kıyafetleri taşımaları da daha gerçekçi geliyor bana. Doğal olan her şeyi beğeniyorum. Bir de farklı ve yenilikçi olanları.
Ece Targit (17)
Lise öğrencisi - İleride moda tasarımı okumak istiyor. Stilinin değişken olduğunu söylüyor.
Lookbook'a her girişimden sonra dolabımı açıp yeni kombinasyonlar yapmak istiyorum. Birbirine hiç uydurmadığım bir bluz ve pantolonu sitedeki birinde görüp fikrimin değiştiği, ilham aldığım çok olmuştur. En çok 'Focus' adlı fotoğrafım beğenildi. Mavi, siyah ve gri renklerde değisik bir bluz, tayt ve topuklu ayakkabılar giyiyorum.
Jean ceketlerden nefret ederken beğenmeye başladım. Bandaj etekleri giyerken de Lookbook'tan cesaret aldım.
Burcu Acem (27)
Master öğrencisi - Stilistlik yapıyor, 'istanbulfashionaddict' adlı bir moda blog'u var. Stilini eklektik ve vintage olarak tanımlıyor.
İskandinavların stillerini inceliyorum ve çok beğeniyorum.
Lookbook bir moda dergisi değil ama bir moda dergisinden çok daha gerçek.
Benim şimdiye kadar en çok Kate Moss imzalı Topshop elbisem beğenildi.
Beyaz çerçeveli Wayfarer'larımı iki yıl önce almıştım, ama çok kullanmıyordum şimdi hiç çıkarmıyorum. Eskiden çiçek desenli bir şey almazken Lookbook sayesinde çiçek desenini seviyorum. Kışın da renkli çorap giyer oldum.
Ayşegül Dönmez (22)
Üniversite öğrencisi - İzmir, Urla'da yaşıyor; gezmek onun için mağaza dolaşmak anlamına geliyor.
Dünyanın öbür ucunda sizin tarzınızdaki biri ne giymiş, hemen öğrenebiliyorsunuz.
Benzer diğer sitelerde amaç puan toplayıp stil ikonu olmakken buradaki amaç, paylaşım. Mutlaka birilerini etkiliyorsunuz.
En çok siyah elbise üzerine gümüş kemer taktığım bir fotoğraf beğenildi. Özellikle kemer hakkında güzel yorumlar almıştım. Benim de ne giyseler oy verdiğim birkaç sabit üyem var; Amsterdam'dan Andy (Style Scrapbook), Parisli Betty (Le Blog De Betty), Almanya'dan Riccarda (CatS and DogS) ve yine Paris'ten Zoe (Macaron). İstanbul'dan Burcu da favorilerim arasında.
Devamlı güncellenen, üyelerinin yaşamıyla yaşayan bir site. Onu siz besliyorsunuz; çocuk büyütmek gibi, muhteşem bir şey. Dünyanın öbür ucundaki üyenin en son aldığı elbiseyi, eteği, ayakkabıyı; eklediği anda görebiliyorsunuz.
Merve Polat (19)
Üniversite öğrencisi - İTÜ'de moda tasarımı eğitimi alıyor, stilistlik ve modellik yapıyor. Stilini değişken, yenilikçi ve özgür olarak tanımlıyor.
Geniş bir vizyona sahip oluşuyla beni cezbediyor. Her şeyi çok doğal ve olası hissettiriyor. Modanın takibini uzağımızdakilerde değil, bizden birileri gibi gördüğümüz insanlarda da bulmak hoşuma gidiyor.
Site bir nevi yeni akımların ve yeteneklerin habercisi gibi. Sokak ruhunu geniş bir vizyondan aktarıyor. Hiç kimsede tereddüt veya çekince yok. Herkes çok cesur.
Her gün göz atıyorum. Sürekli internet bağlantım olsa, bütün gün takip edebilirim.
Siyah sade bir elbise ve bağcıklı botlarla çektirdiğim, saçıma da aksesuar taktığım fotoğrafım çok güzel yorumlar almıştı.
Aristokrat punk, fütüristik ve 1980'lerin ergen ruhunu taşıyan duruşları beğeniyorum.
Kişisel olarak da fırsatlar sunuyor. Mesela bir Japon moda dergisi benimle irtibata geçip fotoğraflarımı yayımlamak istedi.
Nil Ertürk (21)
Üniversite öğrencisi - İnternetten satış yapan bir markanın fotoğrafçılığını yapıyor, 'www.nilerturk.net' adresinde blogu var. Stilinin moduna göre değiştiğini anlatıyor.
Neredeyse dünyadaki her ülkeye ulaşabilme ve modayı bir yayın kuruluşunun süzgecinden geçmeden takip edebilme olasılığı harika bir şey. Gerçek sokak modası bu!
Kişiler, kendileri dışında bir süzgece tabi tutulmadığından dolayı çok gerçekçi. Tek tek moda blogu incelemek de zevkli ama aynı anda bir sürü kişiye ulaşabiliyorsunuz.
En çok çaba sarf etmeden üzerindekileri iyi taşıyan kişileri, orijinal ve iyi çekilmiş fotoğrafları beğeniyorum.
Alper Apaydın (22)
Üniversite öğrencisi - Sürrealizm ve sokak sanatlarından hoşlanıyor. Belli bir stili olduğunu ve sürekli aynı stilde giyineceğini zannetmiyor.
Lookbook'u tarz sahibi ve orijinal üyeleri yüzünden seviyorum. Ayrıca Lookbook, Ugg bot ve babet görmeyeceğim tek yer!
Sitede genelde hayranı olduğum kişilerin fotoğraflarını takip ediyorum; kim neyi, nasıl giymiş, neyle kombine etmiş, takip ediyorum. Bir de yurtdışına çıkmadan önce, gideceğim ülkede nerelerden ikinci el kıyafetler bulabileceğimi öğreniyorum.
Lookbook'a her gün girmeye çalışıyorum çünkü sürekli yeni pozlar ekleniyor.
Günde herhalde ortalama bir iki saat ayırıyorumdur. Orijinal bulduğum kıyafetlere oy veriyor, yorum yazıyorum. En çok el yapımı tişörtleri, çamaşır suyundan nabisini almış jeanleri, vintage parçaları ve renkli spor ayakkabıları beğeniyorum.
Lookbook'tan önce ikinci ele ağırlık vermezdim. Dedemin veya babamın eskilerini giyerdim, ama artık ikinci ele para harcamaya başladım.
Lookbook üyeleri son zamanlarda neler giyiyor?
* Eskitilmiş jean pantolonlar
* Erkek arkadaşın dolabından çalınmış gibi görünen ceketler
* Çerçeveli optik gözlükler
* Jean ceketler
* Yelekler
* Yırtılmış, kaçmış çoraplar
* Uçuşan şifon elbiseler
* Taytlar
* Şapkalar
* Çiçekli vintage elbiseler
* Jean şortlar
* Rayban Wayfarer gözlükler
* Ağartılmış jeanler
* Boyfriend jeanler
* Skinny jeanler
* Yırtık olan her şey
* Hafif yüksek belli, kabarık mini etekler
* Tulumlar
* Gladyatör sandaletler
* El yapımı kıyafetler
* DIY (do it yourself; kendin yap) kıyafetler

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.