Cumartesi 06.03.2010
Son Güncelleme: Cuma 05.03.2010

Modern köleliğe hayır!

Çalışmaya dönen yeni anneler 'Acaba çocuğuma ben mi bakmalıydım?' diye kendilerini yiyip bitiriyor. Kadınları doğurmaya özendirmekse onları bir anlamda köleleştirmeye çalışmak oluyor

Çok yakın bir arkadaşımın evine misafir olduk iki hafta önce... Amaç hem İstanbul dışında yaşayan arkadaşımla özlem gidermek hem de çocuklarımızı birbirine kaynaştırıp güzel vakit geçirmekti... Bu arada onun iki buçuk yaşında bir kızı ve henüz beş aylık olan bir de oğlu var. Temiz hava, bol gıda, çoluk çocuk keyiflenecektik... Daha önce hiç bu kadar çocuğun bir arada olduğu bir ortamda bulunmamıştım. Sabah, öğle, akşam birebir onlarla geçen bir zamandan bahsediyorum. İki çocuk sahibi bir annenin 24 saatine ilk kez tanık oluyordum. İlk günün ortasında eğlenceyi, sohbeti unutup sadece ve sadece çocuklarla ilgilenmemiz gerektiğinde karar kıldım. İşimiz zordu. Kızlar aralarında dokuz ay fark olduğu için güzel anlaşıyor ama çok da çekişiyorlardı. Her ne kadar belli etmemeye çalışsa da bir kardeşi olması arkadaşımın kızını rahatsız etmişti. O da çareyi sürekli arıza çıkarmakta hem annesine hem de çevresindekilere zor anlar yaşatmakta bulmuştu. Kendisine bir arkadaş gelmesinden mutluydu ama bu asıl problemini ortadan kaldırmıyor, onu sadece bir süreliğine unutmasına yarıyordu. Canım arkadaşım da bir kızına laf anlatıp onu rahatlatayım, bir oğlanı emzirip uyutmaya çalışayım derken arada helak olup gidiyordu. Birden fazla çocuk sahibi olmanın nasıl yorucu bir şey olduğunu gözlerimle gördüm. Sonra "Çok şükür," dedim "İyi ki ikinciyi yapmaktan vazgeçmişim!"
ÇOCUK ANNENİNDİR
Eskiden öyle düşünmediğim halde artık şuna kesin inanarak söylüyorum ki çocuk annenindir! Bir baba ne kadar yardımcı olursa olsun, çocuk annenin sorumluluğundadır ve onu asıl yetiştiren odur (çok istisnai durumlar hariç). Anne, hayatını çocukla beraber yeni baştan çizer; erkek ise hayatına aynen devam eder. Geçtiğimiz hafta üst üste okuduğum iki haber, aynı açmazları ne yazık ki dünyadaki tüm kadınların yaşamakta olduğunu bir kez daha hatırlattı bana. Anneliğin sömürülmeye ne kadar açık olduğunu da. Haber, Sarkozy yönetiminin 19. yüzyıldan beri Fransız Cumhuriyeti'ni simgeleyen ve bakire varsayılan Marianne figürünü hamile olarak yer aldığı bir posterle, 'Geleceğimize yatırım' sloganında kullanmasının, feministleri ayağa kaldırdığını söylüyordu. Feministler: "Sarkozy elini rahmimden çek," diyerek karşı gelmişlerdi bu duruma. Çünkü kadın grupları, Marianne'ı hamile gösteren posterin kadınlara 'annelik' rolü biçerken, asırlardan bu yana verilen özgürlük mücadelesini gölgelediği görüşündeydi. Üstelik kadının giydiği kıyafet, bekâretin ve eski baskıcı rejimin sembolü olan beyaz renkteydi. Bu da Fransız kadınlarını isyan ettirmeye yetmişti. Bir diğer haber ise Fransa'nın feminist filozoflarından, dünyaca ünlü yazar Elisabeth Badinter'in gündeme getirdiği soruya ilişkindi: 'Annelik kölelik mi?' Badinter, işsizliği fırsat bilen hükümetin kadınları çocuk yapmaya teşvik ederek eve bağladığını, üstelik UNESCO ve Dünya Sağlık Örgütü gibi kuruluşlara "Bebek emzirmeye artık bir değil, iki yaşa kadar devam edin," dedirterek, tüm dünyada 'kadınları sosyal yaşamdan kopartma' politikası uygulandığını vurguluyordu. Zaten belli bir dönemden sonra çalışma hayatına dönse bile kadınlar, "Acaba çocuğuma ben mi bakmalıydım, onu daha mı çok emzirmeliydim..." gibi düşüncelerle kendini yiyip bitiriyordu. Kadınları doğurmaya ve daha fazla emzirmeye özendirmekse onları birer köle yapmaya çalışmaktan başka bir şey değildi.
KADINLARIN GÜCÜ
Şimdi Fransa'da feministler ikiye bölünmüş durumda. Fransız filozofa katılanlar ve katılmayanlar... Ben bir anne olarak emzirme konusunda Badinter'le hemfikir değilim. Peki şeytan yine de bana "Ya 'İki yaşına kadar emzirin' diyerek bizi kandırıyorlarsa?" diye düşündürüyor mu? Evet! Çünkü 2010 yılına geldik hâlâ dünyada kadınlar ikinci sınıf vatandaş, hâlâ birer modern köle... Ama şunu da söyleyeyim, Tanrı hem doğurup hem de her şeyin üstesinden gelerek çocuğuna bakma gücünü de bir tek kadınlara veriyor. Size verilen bu gücü doğru yerlerde harcarsanız, o zaman karşınızda hiçbir erkek duramaz!

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.