Cumartesi 03.07.2010
Son Güncelleme: Cuma 02.07.2010

Pitbull'un suçu ne?

Pitbull'ların toplanmasına yönelik genelgeye karşı çıkan hayvanseverler, ilgili bakanlığın geri adım atmasını sağladı. Bakan "Kimsenin elinden köpeği alınmayacak," deyince pitbull sahiplerini rahatlatsa da endişeleri devam ediyor

Geçen hafta herkes pitbull'ları konuştu. Çünkü İçişleri, Tarım ve Çevre bakanlıkları, pitbull cinsi köpeklerin toplatılması için bir genelge çıkardı. Bu genelge, hayvan hakları savunucuları tarafından yoğun tepkiyle karşılandı. Kararın iptali için dilekçeler yazıldı, davalar açıldı, imzalar toplandı. Hayvanseverlerin bu yoğun çabası işe yaradı ve Çevre ve Orman Bakanı, genelgenin 'yanlış anlaşıldığını' açıkladı. Yasağın başıboş köpekler için geçerli olduğunu belirten Bakan Veysel Eroğlu, "Kimsenin köpeği elinden alınmayacak," dedi. Bu açıklamanın ardından pitbull sahipleri rahat nefes alsa da hayvan hakları savunucuları ilgili bakanlıktan daha resmi bir adım bekliyor. Tabii bu arada olan, sokağa terk edilen ve zorla yaşadıkları yerden toplanan pitbull'lara ve panik yaşayan pitbull sahiplerine oldu. Belli ki bu genelge daha uzun süre tartışılacak. İşte farklı yorumlar: Yaşam Hakkına Saygı Derneği Başkanı Özgün Öztürk, genelgenin insani ve sorun çözmekten uzak boyutundan önce yasalara aykırılığına dikkat çekiyor: "TCK'nın 151/1 ve 151/2 maddelerine istinaden sahipli köpeğin uğrayacağı tüm mağduriyetler suçtur ve hapis cezası mevcuttur. Kimse sahipli ve saldırgan olmayan bir köpeği sahibinden alamaz, barınağa koyamaz, köpeklere ve sahibine fiziksel ya da ruhsal zarar veremez." Özgün Öztürk, Bakan Veysel Eroğlu'nun son açıklamasının göstermelik olduğu görüşünde: "Hepimiz bir olup sesimizi yükseltince bakan da geri adım attı. İnsanları yatıştırmak için yapılmış bir açıklama olduğunu düşünüyorum. Köpekler toplanmaya devam ediyor polis zoruyla. Genelgenin resmi olarak iptal edilmesi ya da yeni bir genelge çıkarılması gerekiyor. Tüm toplum bilmeli ki, hiçbir köpek doğuştan agresif, saldırgan ya da dövüşçü değildir. Hayvanlara dövüşmeyi, öldürmeyi öğretenler insanlardır. Dövüştürülen hayvanlar aslında birer insan mağdurudur. Onlar da şiddet mağdurlarıdır. Bu şiddet mağdurlarına sahip çıkmak hepimizin görevidir. Bu konuda www.sessizkalmasucaortakolma.com üzerinden başlattığımız imza kampanyasına herkesin desteğini bekliyoruz."
ÇOCUĞUNU ALMAKTAN FARKSIZ
İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Avukat Hülya Yalçın da bu genelgenin altyapısız bir şekilde çıkarıldığını ve bu nedenle geri adım atıldığını belirtiyor: "Bakandan evden toplamanın kaldırıldığı yönünde bir açıklama geldi. Bu sevindirici bir durum. Hayvanları Koruma Kanunu, adı üzerinde hayvanları korumaya yönelik çıkarılmış bir kanun. Bu karar ise yasanın özüne aykırıydı zaten. İnsanların hatalarından dolayı hayvanı ölüme mahkum etmektir bu. Üç bakanlık bir araya gelip köpek ırkını yok etmeyi düşüneceğine, İçişleri Bakanlığı dövüşçüleri ve kötü niyetli hayvan sahiplerini durduracak bir karar alabilir. Böylelikle hem diğer bakanlıklar kendi işine bakar hem de gerçek anlamda huzur temin etmiş olurlar." Genelge hazırlanırken meclis komisyonuna çağrılıp görüşlerine başvurulan köpek eğitimcisi ve veteriner hekim Tarkan Özvardar, yapılan uygulamanın çok yanlış olduğunu söylüyor: "Bu konuda bir netlik yoktu zaten. Altyapısız olduğunu onlar da fark etti. Çok ciddi tepkiler alınca söylem değiştirdiler. Bence bakanlık ilk başta kurallara uymayan toplum sağlığını tehdit eden köpekleri toplamayı hedefliyordu. Ancak bunu iyi lanse edemediler. Bir infial yarattı. Bir hafta boyunca telefonum hiç susmadı. İnsanlar beni arayıp 'Ne yapacağız?' diye soruyor. Bu, insanın elinden çocuğunu almak gibi bir şey. Ciddi bir panik oluştu. Köpeğin suistimal edilmesinin ve internet satışının önlenmesi çok önemli. Bu genelge de buna yönelik çıktı. Irkı karalamak değil amaç. Daha çok insanlar kontrol altına alınmalı ve bu tip insanlara verilecek cezaların çok yüksek olması lazım. Benim çok akıllı ve uslu pitbull öğrencilerim var. Köpeği ırk olarak karalamak çok yanlış. Bir köpeğe agresyon kazandırılabileceği gibi rehabilite de edilebilir. Sonra toplanacak köpekleri nerede muhafaza edeceksiniz? Böyle bir birim yok. Yurtdışında Pitbull Rescue Club'lar var. Alınan köpeği oraya götürüyor ve rehabilite ediyorlar." Sezgin Sarı, İzmir'de yaşayan bir hayvansever. Gece isimli kocaman bir pitbull'u var ve köpeğinin çocuklarıyla çok iyi anlaştığını anlatıyor. Sezgi Sarı, Gece'nin elinden yemeğini almanıza bile ses etmeyen uysal bir kedi gibi olduğunu belirtiyor: "Gece daha 30 günlüktü aldığımda. Evimde baktığım cocker cinsi erkek köpeğim Arthur, pitbull oğlum Gece'ye yol göstermeye başladı. Gece sert görünümünün aksine aşırı uysal, çocuklarımızın bekçisi, Arthur'un çocuğu ve dostlarımızın arkadaşı oldu. Misafirperverdir. Özellikle çocuklara ve diğer hayvanlara karşı aşırı ilgili ve sevgi doludur. Çıkarılan genelge çözüme yönelik olmaktan uzak. Ayrıca köpeğim benim malımdır, kimseye zarar vermediği sürece hiç kimsenin onu benden alma hakkı yoktur. Suçtur. Haklarımı biliyorum ve asla paniğe kapılmıyorum. Bakanın açıklamasıyla yetersiz. Çünkü kendisi bunların yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını söyledi. Ben bu genelgeyi okudum. Yanlış anlaşılma yok. Aynen yazıldığı gibi harekete geçildi. Bunu biz halk olarak yanlış anladık, peki polisler de mi yanlış anlayıp hayvanları topladı?. Bugün iki polis bir köpeği aldı. Bakan ortalığı sakinleştirmeye yönelik yaptı açıklamayı." Toplumda pitbull'ların hepsinin saldırgan olduğuna dair yaygın bir inanış var. Oysa evinde pitbull'u ve ailesiyle sakin, huzurlu bir hayat sürenler de oldukça fazla. Veteriner Hekim Devrim Baykal, hastaları arasında birçok pitbull bulunduğunu, hepsinin de çok sakin mizaçlı olduklarını söylüyor: "Pitbull'ların tam bir aile köpeği olduğunu söyleyebilirim. Bana gelenler öyle ki, çocuklarla alt alta, üst üsteler. Sevgiyle yetiştirilen ve amacı da sevgi olan ortamlarda büyüyen hiçbir ırk, agresif ya da canavar olamaz. Bir terrier'i de piskopatça yetiştirirseniz, o da saldırgan olur. Pitbull'un farkı, güçlü bir çeneye sahip olması. Bu hayvanlar ciddi işkence görüyorlar. Karanlık yerlere kapatıp, aç susuz bırakıyorlar. Hangi canlı bu şekilde bir muameleye rağmen normal kalabilir ki... Asıl bunları canavarlaştıran insanların yakın takibe alınması lazım ki, bir köpeğe bunları yapan insanlara da rahatlıkla zarar verebilir. Pitbull sahipleri köpeklerinin aşılarının ve karnelerinin tamam olduğuna emin olsunlar, yeter." Devrim Baykal'ın kliniğinde üç aydır baktığı bir pitbull'u var. Bir gün küçük çocuklarla birlikte gelmiş. Çocuklar onu bırakıp kaçmışlar. Köpek içeri girmiş ve o günden beri klinikte yaşıyor. Baykal köpeğin çok akıllı ve uyumlu olduğunu söylüyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.