7 bin metrede yumruklar konuştu

Nepal sınırları içerisindeki dünyanın en yüksek noktası Everest'e (8848 m) tırmanmak için ülkeye gelen meşhur dağcılar İsviçreli Ueli Steck ile İtalyalı Simone Moro, 7 bin 470 metre yükseklikteki 3. kamp bölgesine ulaştıkları sırada kılavuzları 'Şerpa'lar tarafından saldırıya uğradıklarını iddia ettiler. Kılavuzlar ile dağcılar arasındaki kavgaya kılavuzların dağcılara uzattıkları ipi tutmaları için emir vermeleri fakat dağcıların emri dinlemeyerek kılavuzların uzattığı ipe tutunmamalarının neden olduğu belirtildi. Kılavuzların bu olaya çok sinirlenerek, kamp bölgesindeki çadırlarına döner dönmez dağcılara saldırdığı iddia edildi. Kavganın ardından ortada kalan meşhur dağcıların, Simone Moro'nun ifadesiyle, "Buranın olabilecek en güvenli yer olduğunu hissederek" çareyi ana kampa dönmekte buldukları bildirildi.

Dağcılar ve kılavuzlar arasındaki kavganın çıkış noktası konusundaki bir yaklaşım da kılavuzların dağcılara beklemelerini ve daha sonra uzattıkları ipe tutunarak tırmanmalarını söylemelerine rağmen dağcıların buna uymayarak ''tırmanmaya devam etmeleri'' olduğu iddia ediliyor. Meşhur dağcı Moro'nun ifadelerinin de yer aldığı bir açıklamada 'dağcıların ipsiz olarak bile kılavuzlardan daha hızlı tırmanmasının Şerpaların gururuna dokunmuş olabileceği' kaydedildi. Moro açıklamasında ayrıca, Steck ve diğer bir tırmanıcı olan Briton Jonathan Griffith keşif gezisindeyken Şerpaların grup halinde kendisine saldırarak darp ettiklerini ifade etti. Moro açıklamasında, hadiseye ilişkin olarak, 'Kılavuzlar çok sinirli bir şekilde dağcılara saldırdı. Sadece tekme ve yumruk atmadılar, taşlar da attılar' şeklinde konuştu.
Meşhur rekortmen dağcılar Edmund Hillary ve Tenzing Norgay'ın 1953 yılında Everest'e tırmanmasının ardından bugüne kadar yaklaşık 3 bin dağcı Everest'e tırmandı. Dağcılara bu zorlu yolculuklarında ise bölgeye uzun zaman önce Tibet'ten göçmüş olan 'Şerpa' kabilesinden kılavuzlar eşlik ediyor. Şerpalar bölgeyi ve dağın özellikleri çok iyi bildikleri için dağcılar tarafından kılavuz olarak seçiliyorlar. Diplomasi dilinde ise 'şerpa' bu gerçek anlamına istinaden, ülkeleri önemli zirvelerde temsil eden kişiler için bir terim olarak kullanılıyor.