ABD bağlantı peşinde

Boston Maratonu sırasında düzenlenen bombalı saldırının faillerinin yakalanmasından sonra gözler, yaralı olarak yakalanan Cohar Çarnaev'in (19) anlatacaklarına çevrildi. Ancak Çarnaev, kurşunların boğazına ve diline isabet etmesi nedeniyle konuşamıyor. Cohar'ın Boston'daki bir hastaneye kaldırıldığını kaydeden yetkililer, sağlık durumunun ciddi ancak stabil olduğunu belirtti. Hastanenin çevresinde kamp kuran dedektifler ve savcılar, Cohar'ın ifadesini alabilmek için bekliyor. Sorgu uzmanı bir ekip de hazır bekletiliyor. Ancak Cohar çok kan kaybettiği için bu beklemenin uzun süreceği yorumu yapılıyor.

FBI 'TEMİZ' RAPORU VERMİŞ
ABD polisi bir yandan da Cohar ve ölü ele geçen ağabeyi Tamerlan'ın bağlantılarına odaklandı. 2012 yılının ocak ayında Moskova'da 6 ay geçirdiği saptanan Tamerlan'ın, ülkesindeyken Çeçenistan'daki militan gruplarla temasa geçtiği konusunda ise henüz bir kanıta rastlanmadı. Tamerlan Çarnaev'in 2011'de Amerikan Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından sorgulandığının ortaya çıkması, tartışmaları da beraberinde getirdi. Zira FBI'nın raporlarında Tamerlan'ın söz ve davranışlarında herhangi bir terör faaliyetinin izine rastlanmadığını belirtiliyor. CNN televizyonuna konuşan FBI yetkilileri, o soruşturmanın ardından Tamerlan Çarnaev'in ABD vatandaşlığı için başvuru hakkı kazandığını vurguladı.
PUTİN İLE İŞBİRLİĞİ...
Saldırının ardından telefonda görüşerek teröre karşı kararlılıklarını ileten ABD Başkanı Barack Obama ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in fiili olarak da işbirliği yapacakları kaydedildi. Başkan Obama ise Cohar Çarnaev'in, "düşman asker" statüsünde yar- gılanması baskısıyla karşı karşıya bulunuyor. Obama'ya hitaben bir açıklama yayımlayan bazı senatörler, olayın sıradan bir bombalama eylemi olarak değerlendirilmemesi gerektiğini görüşünü savunuyor.
AĞABEYİNİ DE EZMİŞ
Öte yandan ABD polisi, Çarnaev kardeşlerin Çeçenistan'da Rusya'ya karşı bağımsızlık mücadelesini sürdüren militan gruplarla ilişkisinin bulunup bulunmadığını da araştırmaya başladı. Rus ve Çeçen istihbarat birimlerinin de destek verdiği soruşturmalar sırasında şimdiye kadar, bu gruplarla temas ettiğine dair somut veri elde edilemedi. Dün de Kuzey Kafkasya'da faaliyet gösteren gruplar adına yapılan bir açıklamada, Boston bombalamalarıyla kendilerinin ilgisi bulunmadığı belirtilerek, "Bizim savaşımız Rusya'yla, ABD ile bir derdimiz yok" denildi. FBI özellikle Kuzey Kafkasya Emirliği'nin lideri Doku Umarov'la Tamerlan Çarnaev arasındaki bağlantı üzerinde duruyor. Çeçenistan'a komşu olan Dağıstan'da geniş bir Çeçen nüfusu bulunuyor. Yetkililere göre, Çarnaev'in bu gruplarla temasa geçmiş olması ihtimal dahilinde. Ancak Rus istihbaratı da herhangi bir bağlantı izi tespit edemedi. Öte yandan bir başka iddia da, gasp ettiği araçla kaçmaya çalışan Cohar'ın ölü ele geçirilen Tamerlan'ı ezdiği yönünde. Cohar Çarnaev'in saklandığı teknenin sahibi Dave Henneberry ise ısrarlı röportaj taleplerini geri çeviriyor. Yaşlı adamın, eşiyle birlikte evini terk ettiği de gelen bilgiler arasında. Teknesinin zarar gördüğü belirtilen Henneberry'ye yeni bir tekne alınması için Facebook'ta kampanya başlatıldı.
BOSTON KURBANLARI LONDRA'DA UNUTULMADI
Tarihi Boston Maratonu'nda yaşanan bombalı saldırı, dün İngiltere'de Londra Maratonu'na katılanlar tarafından protesto edildi. Maratonun başlangıcında, Boston'daki kurbanlar için 30 saniyelik saygı duruşunda bulunuldu, saldırıyı protesto etmek için de atletler siyah kurdele takıldı. Boston saldırısı, Londra Maratonu'na katılımı da arttırdı. Geçen sene 33 bin kişinin katıldığı maratonda bu sene yaklaşık yüzde 50'lik artışla 50 bin atlet yarıştı. Yüzlerce polis ve güvenlik görevlisi de kuş uçurtmadı. Güvenlik görevlisi sayısı, geçen seneye göre yüzde 40 fazlaydı. Kadınlarda, Kenyalı Priscah Jeptoo erkeklerde ise Etiyopyalı Tsegaye Kebede birinci oldu.
HAKLARI NEDEN OKUNMADI?
Cohar Çarnaev'e, yakalandığında haklarının okunmaması tartışmaya neden oldu. Normal şartlarda polis sorgusunda susmak gibi hakları zanlıya okunuyor ve buna Miranda Hakları deniliyor. Fakat Cohar'da bu uygulanmadı. Gerekçe olarak da başka bir yere bomba koyup koymadığı gibi bilgileri saklaması ihtimalinden hareketle "Kamu güvenliği" istisnasının uygulanması gösteriliyor. İnsan hakları temsilcileri ve hukukçularsa, "Bu istisna, devam eden tehlikeler için geçerli. Burada ise böyle bir durum yok" diyerek tepki gösterdi.