AB'den İsrail'e "Filistinli çocuklara yönelik gözaltı" tepkisi

AB'nin Kudüs ve Ramallah'taki ofisinden yapılan yazılı açıklamada, "AB ve ülkelerinin Kudüs ile Ramallah'taki misyonları, özellikle de gözaltına alma, tutuklama ve yargıya başvurma sırasında çocuk haklarının gözetilmesi ve saygı gösterilmesinin önemini yeniden hatırlatmaktadır." denildi.

İsrail yönetimine Filistinlilerin düzenledikleri gösterilere orantılı şekilde karşılık verme ve çocukları da kapsayan ölümlü müdahalelere ilişkin soruşturma açma çağrısında bulunulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Çocuk hakları bir insan hakkıdır. İsrail yönetimini, İsrail'in askeri yasalarına tâbi olan işgal altındaki Filistin topraklarını ilgilendiren konulardan sorumlu işgal gücü olarak, bu esaslara göre hareket etmeye davet ediyoruz. Çocukların, resmi bir suçlamada bulunulmaksızın idari olarak tutuklanmaları, özellikle endişe vericidir."

İSRAİL'İN FİLİSTİNLİ ÇOCUKLARA YÖNELİK İHLALLERİ

Filistinli 16 yaşındaki Fevzi el-Cuneydi, 7 Aralık 2017'de işgal altındaki Batı Şeria'da yer alan El Halil şehrinde "gözleri bağlanarak" çok sayıda İsrail askeri tarafından gözaltına alınmış, bu görüntü sosyal medyada büyük yankı uyandırmıştı. 21 gün tutuklu kaldıktan sonra kefaletle serbest bırakılan Kudüs direnişinin sembol ismi Cuneydi'nin İsrail askerleri tarafından dövülmesi sonucunda sağ omzunda kırık oluşmuştu.

İsrail askerleri, 16 yaşındaki Ahed et-Temimi'yi de 19 Aralık 2017'de Ramallah'ta ailesiyle yaşadığı eve baskın düzenledikten sonra gözaltına almıştı. Tutuklu olarak askeri mahkemede yargılanan Temimi'nin duruşması son olarak 15 Ocak'a ertelenmişti. "Filistinli cesur kız" olarak da bilinen Ahed, 2012 yılında ağabeyi gözaltına alındığında İsrail askerlerine karşı gösterdiği tavır nedeniyle İstanbul'da "Hanzala Cesaret Ödülü"ne layık görülmüştü.

Musab Firas et-Temimi (17) ise Ramallah'ın kuzeybatısındaki Deyr Nizam köyünde İsrail askerlerinin müdahalesi sırasında açılan ateş sonucu ağır yaralanmış ve 3 Ocak'ta kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.

Filistin makamlarının resmi verilerine göre, İsrail hapishanelerinde 300'ü çocuk yaklaşık 7 bin Filistinli bulunuyor.

İsrail, "idari tutukluluk" adını verdiği uygulamayla Filistinlileri istihbarata dayalı olarak 1 ila 6 ay alıkoyabiliyor. Tutuklunun, "İsrail'in güvenliği için tehlike teşkil ettiğine" karar verilmesi halinde askeri hakim, suç isnadında bile bulunmadan tutukluluk süresini 5 yıla kadar uzatabiliyor.