Avustralya'da İslama ön yargı artıyor

Avustralya'da son aylarda tırmanışa geçen İslam karşıtı saldırılar, ülkede yaşayan yaklaşık yarım milyon Müslümanı huzursuz ediyor.
IŞİD'in Irak ve Suriye'de gerçekleştirdiği saldırıların ardından ülkedeki terör seviyesinin artırılması ve burkanın yasaklanması, Avustralya'daki Müslümanları ırkçı grupların hedefi haline getirdi.
Son dönemde farklı eyaletlerde meydana gelen saldırılarda en çok kadınlar ve İslami mekanlar hedef alındı.
Ülkede bu yöndeki son saldırı Melbourne'de yaşandı. Mısır kökenli Avustralyalı İmaan Ahmed isimli kadın, Melbourne'de kimliği belirlenemeyen biri kadın 2 kişinin saldırısına uğradı. Yaşanan itiş kakışta düşen Ahmed'in dirseğinde çatlak oluştu.

4 AVUSTRALYALIDAN 1'İ OLUMSUZ GÖRÜŞTE

Avustralya Çok Kültürlülük Vakfı, Monash Üniversitesi ve Scanlon Fuondation tarafından haziran ve temmuz aylarında 2 bin 596 kişiyle yapılan bir araştırma, her 4 Avustralyalıdan birinin Müslümanlara olumsuz baktığını ortaya koydu.
Çok Kültürlülük Vakfı İcra Direktörü Bülent Hasan Dellal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Avustralyalıların yüzde 85'i çok kültürlülüğü destekliyor. Bu iyi bir haber fakat diğer taraftan Avustralyalıların yüzde 25'i Müslümanlara karşı ayrımcılık yapıyor" diye konuştu.
Avustralya'nın ünlü insan ve mülteci hakları savunucusu Avukat Julian Burnside ise İslam'ın kendisinden korkmamak gerektiği, aşırılıkların ise her dinde olduğu görüşünde.
İktidarın oy toplamak için suni korkular ürettiğini savunan Burnside, "Avustralya'ya en büyük tehdit politikacılarımızın kabiliyetsizlikleri ve konuşmaları" ifadesini kullandı.
Kanada Başbakanı Stephen Joseph Harper'ın Federal Parlamento binasında düzenlenen saldırı sonrasında yaptığı sağduyulu açıklamaları hatırlatan Burnside, "Avustralya'da ise Başbakan Tony Abbott ve Göç Bakanı Scott Morrison gibi insanlar toplumda panik oluşturmak için hazırlar, çünkü bu durumdan politik avantaj elde ediyorlar ve açıkçası Avustralya için bildiğimiz en büyük korku, bunlar gibi basit ve düşük kaliteli politikacıların demeçleri" diye konuştu.
Melbourne'de kent merkezindeki caddelerde yaptıkları çalışmalarla İslam'ı anlatmaya çalışan Avustralya İslam Bilgi ve Hizmet Ağı (İSNA) yöneticilerinden Naser Muhammed ise ırkçı saldırılarda medyanın önemli rol oynadığına dikkati çekti. Muhammed, "Medya nereyi gösteriyorsa o yöne gidiyorlar" dedi.

SALDIRILARI EĞİTİMLE ÖNLEME ÇABASI

Avustralya'daki camiler ve ibadet merkezleri, yaptıkları faaliyetlerle İslam karşıtlığının önüne geçmeye çalışıyor. Bu kapsamda Melbourne'daki Werribee İslam Merkezi'nde düzenlenen "Açık Gün"e katılan çeşitli inançlara mensup yüzlerce kişi, İslam ve Müslümanlık hakkında bilgi aldı.
Rulene Cameron, İslam hakkında bilgi eksiliğinden toplumda gereksiz korkular oluştuğuna işaret ederek, "İslam'ı bilmeyen insanların gelip öğrenmeleri için iyi bir yöntem. Bu tür şeyleri daha çok yapmamız gerekiyor, toplumda tamamen gereksiz bir korku var bence" diye konuştu.
Açık güne katılan bir diğer Avustralyalı Meg Lobeless ise Müslümanlara karşı yapılan saldırılar hakkında, "Bence oldukça kötü. Aşırılar çok az sayıda ama herkes hedef alınıyor, bunun haksızlık olduğunu düşünüyorum ve toplumu desteklemek için buradayım" ifadelerini kullandı.
Programa katılan Victoria Polis Teşkilatı çok kültürlülük görevlisi Richard Dove ise dünyada yaşanan olayların Avustralya'da da yansıması olduğuna işaret ederek, "Uzun zamandır Müslümanlarla beraber çalışıyorum, yüzde yüz tecrübe sahibi olarak konuşuyorum, bence korkulacak hiç bir şey yok" görüşünü dile getirdi.
Açık günlerin faydalı olduğuna inandığını ifade eden Dove, "İnsanlar böyle kapılarını açarak daha çok insanların girmesine fırsat verseler, birbirlerini tanısalar, birbirimizi tanıyıp bildiğimiz zaman, yalanlar, korkular, teoriler, konuşmalar tüm işe yaramaz şeyler kaybolur gider" dedi.

KADINLAR VE İSLAMİ MEKANLAR HEDEFTE

IŞİD terör örgütünün gerçekleştirdiği kanlı saldırılar, Avustralyalıların Müslümanlara bakışını olumsuz etkilerken, onları ırkçı saldırıların hedefi haline getirdi. IŞİD'in Irak ve Suriye'de etkinliğini artırmasından sonra Avustralya'da Müslümanlara karşı saldırılarda gözle görülür artış yaşandı.
Sidney'de faaliyet gösteren El Faisal İslam Koleji'ne 27 Eylül'de bıçaklı saldırıda bulunan bir kişi, polis tarafında tutuklanmış, saldırı herhangi bir yaralanma olmadan atlatılmıştı.
Sidney'in Auburn semtindeki Gelibolu Camisi'ne ise 12 Ekim'de saldırıda bulunan bir kişi, 20 kiloluk çimento torbasını namaz esnasında cami içine atarak cemaate hakaret etmiş, cemaat tarafından etkisiz hale getirilmesinin ardından polise teslim edilmişti.
Gelibolu Camisi'nini yanı sıra Lakemba ve Minto camilerine de ırkçı gruplar tarafından tehdit mektupları gönderilmişti.
Sidney'in batı kesiminde ise başörtülü bir kadın fiziksel saldırıya uğramış, arabası sprey boyayla boyanmıştı. Başka bir olayda ise bebek arabası ile giden bir anne, sözlü ve fiziki saldırıya uğramıştı. Newcastle semtinde ise Müslüman bir anne ve kızına saldırıda bulunanlar tutuklanmıştı.
Ülkenin doğusundaki Queensland eyaletinde ise bebekli bir anne 3 erkeğin saldırısına uğramış, annenin başörtüsünü çıkaran saldırganlar, onu iterek yere düşürmüştü.
Mareeba ve Logan camilerine de ırkçı yazılar yazılmış, Hollan Park Camisi'ne ise domuz başı atılmıştı.
Batı Avustralya eyaletindeki Perth kentinde biri Türklere ait iki camiye ve bir İslam kolejine, ırkçı yazılar yazılmıştı. Aynı şehirde alışverişe giden başörtülü bir kadınının ise erkek saldırgan tarafından başörtüsü açılmaya çalışılmıştı.
Victoria eyaletinde başka bir kadının fiili saldırısına uğrayan başörtülü kadın, zorla trenden indirilmişti. Broadmedows alışveriş merkezinde başörtülü kadınlara yapılmak istenen saldırı ise çevrede bulunan vatandaşlar tarafından engellenmişti.
Canberra eyaletinde ise bir kız öğrenci gördüğü tepkiler nedeniyle başörtüsünü açmak zorunda kalmıştı.
Avustralya güvenlik birimleri ve sivil toplum kuruluşları, ırkçı saldırıya maruz kalanları gerekli önlemlerin alınabilmesi için olayı rapor etmeye çağırıyor.