Gazetecilere nokta atışı

Günlerdir Humus kentine havadan ve karadan kuşatma uygulayan Suriye ordusu, dün direkt olarak gazetecileri hedef aldı. Basın mensuplarının görev yaptığı binaya helikopterle düzenlenen hava saldırısında İngiliz Sunday Times gazetesinin ABD'li muhabiri Marie Colvin ile Fransız foto muhabiri Remi Ochlik hayatını kaybetti. Saldırıda ayrıca Fransız Le Figaro gazetesi muhabiri Edith Bouvier ile Sunday Times gazetesinin fotoğrafçısı Paul Conroy da yaralandı.
'SALDIRILAR BİLİNÇLİ'
Saldırının Humus'un Baba Amr semtinde bulunan ve gazetecilerin merkez olarak kullandığı bir binaya kasten ve ısrarla düzenlendiğini savunan muhalifler, helikopterlerin sabahın erken saatlerinden itibaren sık aralıklarla hava saldırısında bulunduğunu kaydetti. Gazetecilerin öldüğü saldırının yerel saatle 10'da yaşandığını vurgulayan muhalifler, olayın kaza değil "kasıtlı bir suikast" olduğunu söyledi. Gazetecilerin yaşamını yitirdiği hava saldırısının, Humuslu blogcu Rami el Sayed'in öldürülmesinin hemen ertesinde gerçekleştiğine dikkat çeken muhalifler, Suriye rejiminin gazetecileri hedef almasının 'tesadüfi' olamayacağını bildirdi.
'ŞAM REJİMİ GİTMELİ'
Saldırının ardından Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy "Bu rejim artık gitmeli" yorumunda bulunurken, İngiltere Başbakanı David Cameron da yaşanan saldırıyı kınadı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Victoria Nuland ise "Bu trajik olay, Esad rejiminin utanç verici zalimliğinin bir diğer örneğidir" dedi. Suriye Enformasyon Bakanı Adnan Mahmud öldürülen gazetecilerin Suriye'de bulunduğunu bilmediklerini söyledi. Humus'ta 11 Ocak'ta bir diğer Fransız gazetesi Gilles Jacquier de öldürülmüştü. Muhaliflerin verdiği bilgiye göre, dün Humus ve diğer kentlerde 120'den fazla kişi öldü.
Marie COLVIN
30 yıl savaşlarda geçen ömür Humus'ta son buldu
Marie Colvin, 2010 yılında 30 yıldır yaptığı gazeteciliği "Kaos, yıkım, vahşet, ölümler... Savaş muhabirleri şahit oldukları tüm gerçekleri ön yargısız anlatmak zorundadır" sözleri ile özetlemişti. 55 yaşında olan ABD'li Colvin, son nefesini de yine bir savaş alanında verdi. Colvin, 25 yıldır İngiliz Sunday Times gazetesinde savaş muhabirliği yapıyordu. 3 kere evlendi. Ancak hiç çocuğu olmadı. Onlarca ödüle layık görülen Colvin, en tehlikeli savaş alanlarına tek başına gitmesi ile tanınıyordu. Uzmanlığı Ortadoğu'ydu. Ama Çeçenistan, Kosova, Sierre Leone ve Sri Lanka'daki savaşlarda da hep cephedeydi. 2001 yılında Sri Lanka'da kendisini hedef alan el bombalı saldırıda sol gözünü kaybeden Colvin, o tarihten bu yana gözündeki yarayı kapatmak için siyah bir bant kullanıyordu. Yaşamını yitirdiği Suriye'ye 19 Şubat'ta kaçak yollarla girmişti. Ölmeden sadece bir gün önce gazetesinde yayımlanan Humus'ta şahit oldukları hakkındaki son haberinde "28 bin kişi burada katledilmeyi bekliyor. Yaşananlar Srebrenitsa gibi" demişti.
Remi OCHLIK
Bu yıl ödül aldı daha çok iş yapacaktı
Henüz 28 yaşında olan Fransız foto muhabiri Remi Ochlik, serbest çalışıyordu. Paris'te foto muhabirliği okuduktan sonra çatışma bölgelerinde çalışmaya başladı. 2004 yılında Haiti'deydi. 2005 yılında iki arkadaşı ile birlikte IP3 fotoğraf ajansını kurdu. 2010 yılında tekrar döndüğü Haiti'de kolera salgını üzerine çalışmalar yürüttü. Dünya onu Tunus, Mısır ve Libya'daki devrimler sırasında çektiği fotoğraflarla tanımaya başlamıştı. Son olarak da Libya'da çektiği fotoğraflardan biriyle 2012 World Press fotoğraf ödülü kazanmıştı. Fotoğrafları The Wall Street Journal ile Le Monde gibi gazeteler ve Time dergisi tarafından kullanılmıştı.
'Yanımda 2 yaşında çocuk öldü'
Marie Colvin, öldürülmeden bir gün önce katıldığı CNN ve BBC haberlerinde Humus'taki olaylarla ilgili, "Az önce yanımda iki yaşında çocuk babasının kucağında öldü. Şarapnellerin isabet ettiği çocuklar doktor ve hastane yetersizliğinden tedavi edilemiyor" demişti.
Dünya saldırıyı A haber'den öğrendi
Dünyanın en büyük haber kanalları olayı arşiv görüntüleriyle sunarken, A Haber için çalışan Suriyeli bir aktivist yaşananları görüntüleyip internet üzerinden yayınlamayı başardı.