BM'de grev krizi çözülemedi

İnsan Hakları Konseyi'nin 37. Oturumu'nun başladığı 26 Şubat'ta yarım gün grev yapan BM çalışanları 16 Mart'ta ve bugün tam gün greve gitti.

BM'nin kötüleşen çalışma koşulları ve maaş kesintilerini protesto için yapılan greve, Cenevre Ofisinde çalışan 9 bin 500 personelin ne kadarının katıldığı bilinmiyor. Bununla beraber BM'de grev nedeniyle pek çok toplantının iptal edildiği ve işleyişin yavaşladığı gözlemlendi.

BM Cenevre Ofisi Personel Koordinasyon Konseyi'nin öncülük ettiği grevde bugün bir araya gelen çalışanlar, mevcut haklarını savunmak için grev dahil her yolu deneyeceklerini bildirdi.

- "PARA DEĞİL PRENSİPLER İÇİN GREVDEYİZ"

Konsey'in Genel Sekreteri ve grevi organize eden Prisca Chaoui, AA muhabirine yaptığı açıklamada, grevin kesinlikle maaş kesintisiyle alakası olmadığını ve tamamen prensipleri için greve çıktıklarını söyledi.

Uluslararası Kamu Hizmetleri Komisyonu'nun (ICSC) BM çalışanlarının maaşlarının kesilmesi yönünde görüş bildirmesine tepki gösteren Chaoui, bundan sonraki süreçte grev dışında farklı protesto yöntemlerini deneyeceklerini ifade etti.

- "SORUN BM'NİN BİZE KARŞI YAKLAŞIM TARZI"

Greve katılan ve misilleme endişesiyle adının açıklanmasını istemeyen üst düzey bir yöneticisi ise BM yönetimine tepki göstererek, şöyle konuştu:

"'Zaten vergi ödemiyorsunuz, küçük bir maaş kesintisi için neden şikayet ediyorsunuz' şeklindeki bir yaklaşım bize göre gerçekçi değil. Mesele sadece hiç de şeffaf olmayan yollarla maaşlarımızın kesintiye uğraması değil. Burada ana sorun BM'nin bize karşı yaklaşım ve davranış tarzı. Biz değerler üzerine inşa edilmiş bir organizasyonda çalışıyoruz. Dolayısıyla bize karşı şeffaf davranılmasını istiyoruz. Gerek ICSC, gerekse BM'yi yöneten üye ülkelerden hiçbiri bize 'Kusura bakmayın tasarrufta bulunacağız, siz çalışanların da fedakarlıklarda bulunması gerekiyor' demedi. Bize dürüstçe bunu söyleyemediler. Bizler açgözlü insanlar değiliz ama hakkımızdaki kararlar bilgimiz dışında alındı."

Yetkili, şubat ayında maaşlarında yüzde 3.6 kesinti yapıldığını, haziranda da yüzde 1.5 kesinti yapılacağının kendilerine bildirildiğini aktararak, "Bu kesintinin son olup olmayacağını ve bir sonraki karşılaşacağımız durumu bilmiyoruz. Bu kesinlikle şeffaf bir durum değil ve bize bunun nedenlerini açıklamak zorundalar. Maaş kesintisinden çok bize yapılan muameleden şikayetçiyiz. Sadece BM Cenevre Ofisi çalışanları değil New York'taki çalışanlar da tepkilerini gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.

Cenevre'de yaşam şartlarının ucuzlamadığını ve dünyanın en pahalı şehirlerden birinde yaşadıklarını belirten yetkili, BM'nin aldığı kararı anlamakta zorluk çektiklerini söyledi.

- "GREV İNSAN HAKKI"

BM'nin konferans merkezinde çalışan Muhammed Bin Said ise greve gitme nedenlerinin sözleşmelerinin BM tarafından tek taraflı olarak değiştirilmesi olduğunu belirtti.

Said, BM'nin dünya genelindeki işçilerin haklarını ve insan haklarını savunan bir kuruluş olarak bilindiğine vurgu yaparak, "Bu grev de insan haklarının bir parçası. Umarım dünya genelindeki BM çalışanları kendileri hakkında tek taraflı olarak alınan kararlara karşı durur. Bu grev parayla değil prensiplerle alakalı." dedi.

- ÇALIŞANLAR GREVE DEVAM ETMEK İSTİYOR

BM Cenevre Ofisi'nin en büyük salonlarında birinde toplanarak grev yapan personel, tek tek söz alarak düşüncelerini paylaştı.

Yapılan konuşmalarda, greve devam edilmesi, uluslararası gazetelere tam sayfa ilan verilmesi ve medyaya yönelik basın açıklamaları yapılması gerektiği konusunda fikir birliğine varıldı. Bazı konuşmacılar da greve katılmak isteyen pek çok BM çalışanının işinden atılma korkusuyla buna cesaret edemediğini vurguladı.

- MOLLER'DEN MAAŞ KESİNTİSİ UYARISI

Öte yandan, BM Cenevre Ofisi Genel Direktörü Michael Moller konuya ilişkin düzenlediği basın toplantısında grevin İsviçre'de bir hak olduğunu söyledi.

Moller, grevin barış içinde sürdüğünü belirterek, sorunun çözüm adresinin BM'nin New York'taki merkezi olduğunu kaydetti.

ICSC'nin maaş kesintisi yapma yetkisinin olmadığını belirterek greve çıkanların bu konudaki düşüncelerine destek veren Moller, çalışanları greve çıkmama konusunda tehdit ettiği yönündeki iddiaları ise reddetti.

Moller, bununla beraber çalışanları işe gelmedikleri saatler için maaşlarını kesecekleri konusuda uyardığını ise kabul etti.