Cemal Kaşıkçı cinayetinde çarpıcı tutanak

Callamard, olaydan sonra Suudi ekibin soruşturma yapmak üzere Türkiye'ye geldiklerini belirterek Başsavcı Fidan'ın bu husustaki görüşlerini sordu. Fidan bu soruya, Suudi soruşturma ekibinin olayın delillerinin temizlenmesi ve gizlenmesi amacı ile Türkiye'ye geldiklerinin, boya malzemeleri ve yarı kullanılmış kalekim torbasının tespit edildiğini dile getirdi. Callamard bu cevap üzerine, "Türkiye'ye gelen temizlik faaliyeti icra eden bazı Suudi kamu görevlilerinin olması, olaydan Suudi Arabistan hükümeti yetkililerinin haberinin olduğunu ortaya koymaktadır' dedi. Başsavcı Fidan da kendilerinin de böyle düşündüğünü aktardı.

DELİL KARARTTILAR

Görüşme tutanaklarına göre BM ekibinde yer alan kıdemli soruşturma memuru Paul Johnston da Başsavcı Fidan'a çeşitli sorular yöneltti. Johnston, adli tıp yetkililerinin olaydan sonra tespit ettikleri bir delil olup olmadığını sorarken, Fidan, duvarların boyanması sebebi ile birçok delilin karartıldığını söyledi. Johnston, Başsavcı Fidan'a cesede ait kalıntıların nerede olduğu hususunda fikrini sordu. Fidan ise bu soruya, 'Cesedi yok ettiklerini düşünüyoruz ancak cesedin kalıntılarının nerede olduğu hususunda bir bilgimiz yoktur' şeklinde cevap verdi.

Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda Suudi yetkililer tarafından katledilen gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın katillerinin de arasında bulunduğu 20 şüpheliye yönelik İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı. Dava dosyasına giren belgelerde Birleşmiş Milletler Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Dr. Agnes Callamard'ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan'la cinayetten 6 ay sonra 4 Nisan 2019 tarihinde ikinci bir görüşme gerçekleştirdiği gün yüzüne çıktı. Yaklaşık 2 saat süren görüşmeye Callamard'ın yanı sıra Kıdemli Soruşturma Memuru Paul Johnston, Özel Raportör Danışmanı Bakthiyor Avezdjanov, 2 tercüman, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan, Başsavcıvekilleri Hasan Yılmaz, Bülent Başar ve Cumhuriyet Savcısı Necip Sarı katıldı. Dava dosyasına giren görüşme tutanağına göre, Suudi Arabistan'da yapılan yargılamada adaletin sağlanması açısından bazı tereddütleri olduğunu söyleyen Callamard, yargılamanın göstermelik olduğunu söyledi. Başsavcı Fidan görüşmede, Konsolosluk rezidansının olayın üstünden 13 gün geçtikten sonra arama yapılabildiğini söyleyerek Suudi yetkililerin birçok zorluk çıkardığını belirtti.

SUUDİLER HABERDARDI

Callamard, olaydan sonra Suudi ekibin soruşturma yapmak üzere Türkiye'ye geldiklerini belirterek Başsavcı Fidan'ın bu husustaki görüşlerini sordu. Fidan bu soruya, Suudi soruşturma ekibinin olayın delillerinin temizlenmesi ve gizlenmesi amacı ile Türkiye'ye geldiklerinin, boya malzemeleri ve yarı kullanılmış kalekim torbasının tespit edildiğini dile getirdi. Callamard bu cevap üzerine, "Türkiye'ye gelen temizlik faaliyeti icra eden bazı Suudi kamu görevlilerinin olması, olaydan Suudi Arabistan hükümeti yetkililerinin haberinin olduğunu ortaya koymaktadır' dedi. Başsavcı Fidan da kendilerinin de böyle düşündüğünü aktardı.

(Birleşmiş Milletler Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Dr. Agnes Callamard)

DELİL KARARTTILAR

Görüşme tutanaklarına göre BM ekibinde yer alan kıdemli soruşturma memuru Paul Johnston da Başsavcı Fidan'a çeşitli sorular yöneltti. Johnston, adli tıp yetkililerinin olaydan sonra tespit ettikleri bir delil olup olmadığını sorarken, Fidan, duvarların boyanması sebebi ile birçok delilin karartıldığını söyledi. Johnston, Başsavcı Fidan'a cesede ait kalıntıların nerede olduğu hususunda fikrini sordu. Fidan ise bu soruya, 'Cesedi yok ettiklerini düşünüyoruz ancak cesedin kalıntılarının nerede olduğu hususunda bir bilgimiz yoktur' şeklinde cevap verdi.

'OTOPSİ TESTERESİ KULLANILMIŞ OLABİLİR'

Johnston, olayda elektirikli testere mi yoksa başka türlü bir testere mi kullanıldığını sorusunu yöneltti. Fidan bu soruya ise, 'Bu hususta net bir tespit yapılamadı ancak otopsi testeresi kullanılmış olabilir' şeklinde karşılık verdi.