Hedefler yenileniyor

ABD Başkanı Barack Obama ve heyetinin Suriye müdahalesinin önünü açmak için yoğun mesaisi sürüyor. Obama, G20 Zirvesi için gittiği Rusya'da dünya liderleriyle müdahaleyi görüştü. ABD'de ise Senato Dış İlişkiler Komitesi, Obama'nın Suriye'ye askeri güç kullanma yetki talebine yönelik tasarıyı kabul etti. Suriye'ye 90 günlük müdahaleye izin veren tasarı, haftaya Senato ve Temsilciler Meclisi'nde oylanacak. Obama'nın kurmayları, oy kullanacak isimleri müdahaleye ikna etmek için yürüttükleri lobi faaliyetlerini hızlandırdı. Pentagon ve CIA'nın da olası Suriye müdahalesinde vurulacak hedefleri netleştirmeye çalıştığı kaydedildi. Daha önce ABD'nin Suriye'de 35 hedefi vuracağı söyleniyordu. Ancak Reuters'a konuşan ABD'li yetkililer, "Kongre kararı durumu karmaşıklaştırdı. Suriye zaman kazandı. Bazı hedefler değişti. Oradaki değişikliklere göre hedeflerimizi yeniden belirliyoruz" dedi. Muhalifler de kritik askeri noktaların boşaltıldığını ve binaların içine canlı kalkan olmaları için tutukluların yerleştirildiği iddia ediyor.
TÜRKİYE'NİN ROLÜ
Washington Post gazetesindeki haberde de esas hedefin başkent Şam'ın kuzeybatısında bulunan Camraya'daki Savunma Bakanlığı tesislerinin olacağı belirtildi. Operasyonda kimyasal silah ile diğer füzelerin üretim merkezleri ve askeri komuta merkezi binalarının kesin vurulacağı ileri sürüldü. Vurulacak ilk hedefin de Suriye'nin kimyasal silah programını yöneten Suriye Bilimsel Çalışmalar ve Araştırma Merkezi (SSRC) olacağı yazıldı. Pentagon kaynaklarına dayandırılan haberde diğer hedeflerin Suriye Özel Birlikleri'nin bağlı olduğu Cumhuriyet Muhafızları, Uygulamalı Bilim ve Teknoloji Yüksek Enstitüsü, Elektronik Enstitüsü ile Ulusal Standartlar ve Kalibrasyon Laboratuvarı olduğu belirtildi. Kimyasal silah depoları ise zehirli maddelerin yayılma riski nedeniyle vurulmayacak. CNN'deki haberde ise ABD'nin olası müdahalesine hangi ülkelerin katılacağı ele alındı. Habere göre; İngiltere, Almanya ve İtalya'nın operasyonda yer alması hiç beklenmiyor. İsrail ve Suudi Arabistan'ın direk olarak müdahil olma ihtimalleri de muhtemel görünmüyor. Buna karşılık Fransa'nın operasyona direk katılma ihtimali çok yüksek. Uzmanlara göre Türkiye ise hem direk hem de arka plandan destek verme eğiliminde.
Sarin miktarı tahminlerin 50 misli
Amerikalı silah uzmanları Richard M. Lloyd ve Theodore A. Pistol'un Suriye'de 21 Ağustos'ta kullanılan kimyasal silahla ilgili çalışmasını aktaran New York Times gazetesi, saldırıda ölen insan sayısının neden yüksek olduğuyla ilgili sır perdesini kaldırdı. Gazete, Şam yakınlarında bin 429 kişinin öldüğü füze saldırısında kullanılan sarin gazının tahmin edilenden 50 kat fazla olduğunu duyurdu. Görüntülerden ve görgü tanıklarının ifadelerden yola çıkan iki uzman, füze başlıklarında normalde bir veya iki litre toksik madde bulunduğunu, ancak bu saldırıda miktarın 50 litre olduğunu söyledi.
Sanal dünyada Suriye savaşı başladı
Resmen açıklanmasa da Beşar Esad yanlısı oldukları bilinen ve 2011'den bu yana "Suriye'deki iç savaşla ilgili yanlı yayın yaptıkları" gerekçesiyle NY Times, Associated Press, Washington Post, NPR, Thomson Reuters ve Huffington Post'u hackleyen Suriye Elektronik Ordusu'nun (SEO), Anonymous tarafından hacklendiği iddia edildi. Dünyada milyonlarca hacker tarafından desteklenen grubun, SEO üyesi 140 kişinin e-posta hesaplarını ele geçirdiği ileri sürüldü. Ancak bu iddia SEO tarafından yalanlandı.
ABD Kongresi askeri güç kullanmak için kararsız
Amer ika 'da yayın yapan ABC News televizyon kanalı, sadece 21 senatörün Obama'nın 100 üyeli kongreye taşıyacağı "ABD'nin Suriye'ye askeri güç kullanma yetki talebine yönelik" önergesine destek vereceğini veya destek verme ihtimali olduğunu bildirdi. 13 senatör karşı çıkacaklarını veya karşı çıkma ihtimalleri olduğunu belirtirken, 66 senatörse ya kararsız ya da eğilimleri bilinmiyor. Ama ilerleyen günlerde bu rakamların da değişmesi bekleniyor.
Esma Esad ayrı bir dünyada
Suriye'de ordu birlikleri ülkenin dört bir yanında taş taş üstünde bırakmazken, Cumhurbaşkanlığı'nın Instagram hesabından First Lady Esma Esad'ın, sanki başka bir ülkede yaşıyormuş izlenimi veren görüntüleri yayımlanıyor. First Lady'nin halkın arasında mutlu, huzurlu bir ortamda çekilen görüntüleri, Esad çiftinin ülkedeki gerçekleri örtbas etmeye çalıştıkları yorumlarına neden oluyor.