"İngiltere'de en az 30 Rus ajanı olabilir"

İngiliz The Times gazetesinde yer alan bir haberde, "Rusya'nın Birleşik Krallık'taki casusluk faaliyetlerinin Soğuk Savaş dönemindekine ulaştığı" öne sürüldü.
Gazeteye göre Soldatov, "Birleşik Krallık'ta faaliyette bulunan Rus ajanların sayısının Soğuk Savaş dönemiyle mukayese edilebileceği ya da bu seviyenin üzerine çıkmış olabileceğini" söyledi.
"Birleşik Krallık'ta en az 30 Rus ajanı bulundurulmasının kuvvetle muhtemel olduğunu" belirten Soldatov, bazı ajanların diplomat olduğunu, "yasa dışı ajanların" ise sahte kimlik kullanarak İngiliz vatandaşı gibi yaşadıklarını anlattı.
Bunların çoğunlukla iş adamı gibi davranan ajanlar olduğunu kaydeden Soldatov, "Bu kişiler çoğunlukla istihbarat toplamak üzere Rus güvenlik hizmetleri tarafından seçilip, eğitiliyor. Londra'nın yanı sıra, Kraliyet Donanmasına yakın şehir ve kasabalar da hedef alınıyor. Bunlar arasında, Birleşik Krallık'ın nükleer silahlarının bulunduğu Clyde ile, yeni nesil denizaltı arama ve imha grubunun bulunduğu Batı Avrupa'daki en büyük donanma üssü Devonport yer alıyor" bilgisini verdi.
Birleşik Krallık'ta 3 ayrı Rus istihbarat servisinin faaliyet gösterdiğine dikkati çeken Soldatov, bunların "Rusya Askeri İstihbarat Teşkilatı (GRU)", "Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR)" ve "KGB'nin yerini alan ana istihbarat ajansı FSB" olduğunu belirterek, ülkedeki Rus ajanlarının, özellikle "İngiltere'nin Suriye'de yürüttüğü askeri faaliyetler, silah donanımı, bilim ve teknoloji ile hükümet politikaları" konularında istihbarat topladığını, ayrıca Putin'in muhaliflerinin de hedefler arasında bulunduğunu dile getirdi.
İngiliz dış istihbarat servisi MI6'ya çalışan eski KGB ajanı Alexander Litvinenko, Londra'da bir otelde zehirlenerek 2006 yılında, 43 yaşındayken hayatını kaybetmişti. Litvinenko'nun ölümüne ilişkin İngiltere'deki bağımsız bir komisyon tarafından yürütülen soruşturma raporu, geçen hafta açıklanmıştı. Raporda, Litvinenko'yu zehirleyen Polonyum 210 adlı radyoaktif maddenin sadece devlet imkanlarıyla üretilebildiği hatırlatılarak, "Litvinenko'yu öldüren FSB operasyonu, muhtemelen FSB Başkanı Nikolay Patrushev ve Başkan Putin tarafından onaylandı" ifadesi kullanılmıştı.