Ölüm kampları kurbanları anıldı

Polonya'nın güneyindeki Auschwitz'de 1940 ile 1945 arasında katledilen ve çoğunluğu Yahudi olan 1.1 milyon kişi dün düzenlenen törenlerle anıldı. Sovyetler Birliği, 27 Ocak 1945'te Auschwitz-Birkenau kampını Nazilerden kurtararak boşaltmıştı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 2005'te alınan kararla ise 27 Ocak "Uluslararası Holokost Anma Günü" olarak anılıyor. Alman Nazi rejimi tarafından Polonya topraklarında kurulan ve en fazla insanın katledildiği ölüm kampları olan Auschwitz- Birkenau'dan sağ kurtulan 300 kişi de dünkü törenlere katıldı.
PUTİN GİTMEDİ
Bu yıl 70'incisi düzenlenen törenlerde Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck ile Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande başta olmak üzere birçok lider hazır bulundu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Polonya ile aralarında devam eden Ukrayna anlaşmazlığı nedeniyle törenlere katılmadı. Anma etkinliklerinde Türkiye'yi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu temsil etti. Çavuşoğlu'nun heyetinde Türk Musevi cemaatinden yetkililer de yer aldı. TBMM Başkanı Cemil Çiçek ise Çek Parlamentosu tarafından Avrupa Parlamentosu ile işbirliği içinde 26-27 Ocak'ta Prag'da düzenlenen Holokost anma etkinliklerine iştirak ederek, bu kapsamda düzenlenen uluslararası forumda konuşma yapmıştı. Tören çerçevesinde Auschwitz içerisinde bulunan eski ölüm kampı Birkenau çevresinde mumlar yakıldı. 85 yaşındaki Holokost kurbanı Renee Salt, "O dönem Avrupa'dan toplanan Yahudiler, trenlerle günlerce aç susuz halde bu kamplara getiriliyordu. Sonlarıysa ya gaz odaları, ya diri diri yakılma ya da işçi kamplarına gitmek oluyordu" dedi. Rus askerleri kampa girdiğinde 11 yaşında olan Paula Lebovics ise "Ben Kaliforniya'dan geldim. Ama Putin de burada olmalıydı. Bizi onlar özgürlüğümüze kavuşturdu" şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE, YAHUDİLERİN YANINDAYDI"
Dışişleri Bakanlığı, başta Yahudiler olmak üzere hayatını kaybeden milyonlarca masum insanı saygıyla anarak, yakınlarına başsağlığı mesayı yayımladı. Yapılan açıklamada, insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından birini teşkil eden Holokost'tan herkesin ders almasının temenni edildiği belirtildi. Türkiye'nin Nazi rejimi tarafından uygulanan bu büyük zulme karşı durarak, savaşa girmemek için büyük çaba sarf ettiğinin belirtildiği açıklamada, Türkiye'nin Yahudilerin ayrımcılığa maruz kalmaya başladıkları 1930'lu yıllarda, Nazi yönetimindeki Almanya ve Avusturya'dan kaçan yüzlerce bilim insanı ve sanatçıya kapılarını açtığı vurgulandı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, tarihin insanlığa karşı işlenmiş en acımasız suçu olan Holokost'u şiddetle kınadığını belirterek, "Tarihteki bu kara lekeyi hatırlamak her seferinde vicdanlarımızda derin yaralar açsa da, bugün bizlere düşen görev, tarihten gerekli dersleri çıkarmak ve bu büyük vahşetin yeniden yaşanmasını önlemektir" dedi.