Türk vatandaşı hunharca öldürüldü

Görgü tanığı komşusunun anlattıklarına göre Uzun, sabah işi gitmek üzere arabasına doğru giderken plakasız siyah bir BMW'nin içerisinden çıkan 4 kişi kendisini zorla araçlarına alarak hızla uzaklaştı. Türk vatandaşının cesedi bir gün sonra Astana'nın kenar semti Zaryaçniy'de kamışların arasında eli ve ayağı kamışlarla bağlı bir şekilde bulundu.
Ali Uzun'un komşusu görgü tanığı, BMW'yi aracıyla takip ettiğini, daha sonra ise izini kaybettiğini söyledi. Görgü tanığı, şüphelilerden sadece birisini gördüğünü, onun da Kazak uyruklu olmadığını diğer üç kişinin yüzünü göremediğini kaydetti.
Türk vatandaşın kardeşi Şaban Uzun hemen olayı polise bildirdiklerini ve arama faaliyetlerinin başladığını ancak, ertesi gün saat 14.00 civarında abisinin Astana'nın kenar semti Zaryaçniy'de kamışların arasında eli ve ayağı kamışlarla bağlı bir şekilde cesedinin bulunduğunu söyledi. Otopsi raporuna göre, ağır işkenceye maruz kalan Ali Uzun'un boğularak öldürüldüğü açıklandı. Olayla ilgili Kazakistan emniyet yetkilileri yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını, cinayetin en kısa zamanda çözülmesini umut ettiklerini söyledi.
Bu arada olay sırasında çalınan Uzun'un aracının cinayetten iki gün sonra bulunduğu açıklandı. Aracın nerede ve nasıl bulunduğuyla alakalı detaylı bilgi verilmedi.
Türk vatandaşının birlikte çalıştığı iş arkadaşları, olayın bir an önce aydınlatılmasını istedi. Türkiye Büyükelçiliği'nin cinayetin peşini bırakmamasını ve olayın aydınlatılması için üst düzeyde temaslarda bulunulmasını talep eden Türk işadamları, oldukça tedirgin olduklarını söyledi. İsmini vermekten çekinen bir mesai arkadaşı, Ali Uzun'u uzun yıllardan bu yana tanıdığını ve beraber çalıştığını bu süre içerisinde kimseyle kavgasına veya münakaşasına tanık olmadığını vurguladı. Kendisinin yumuşak kalpli, iyilik sever bir insan olduğunu belirten mesai arkadaşı, onun bu şekilde hunharca öldürülmeyi hak edecek bir şey yaptığına inanmadığını belirtti.
Büyükelçilik yetkililerinden olayın aydınlatılması için daha fazla çaba sarf etmelerini de talep eden Türk işadamları, daha önce de Türk vatandaşlarına yönelik kaçırılma, darp edilme ve öldürülme hadiselerinin olduğunu hatırlattı. Türk işadamları bunların hiçbirinin faillerinin yakalanmadığının altını çizdi. Bu nedenle can güvenliklerinden endişe duymaya başladıklarını söyleyen Türk işadamları, Kazakistan'ı ve Astana'yı kendi ülkeleri gibi sevdiklerini, ancak kendilerini güvende hissetmediklerini aktardı.
Cinayet ile ilgili Türkiye Büyükelçilik yetkilileri ise, olayın duyulduğu andan bu yana ilgili makamlar nezdinde çalışmaların başladığını duyurdu. Büyükelçilik Kazakistan Dışişleri Bakanlığı'na konunun bir an önce aydınlatılması için nota verildiğini belirtti.