Türkiye'den değişim mesajı gönderdi

Bağdat yönetiminin hakkında çıkardığı yakalama emrinin yeni bir gelişme olmadığını söyleyen El Haşimi "Bu aslında yeni bir gelişme değil. Esasında burada siyasi amaçlı bir dava olduğu biliniyordu. Bir takım suçlamalar var. Bakanların söylemiş olduğu bir takım şeyler var. Interpol'den bana bir yakalama emri çıkarıldı. Benim davam maalesef çok ciddi şekilde siyasi amaçlara hizmet eden bir dava. Interpol üyesi ülkelerde bu yüzden yakalama emri söz konusu. Dün bir takım ülkeler bu yakalama emri ile ilgili bilgi edinmeye çalıştırlar. İnşallah bunun üstesinden geleceğiz. Şu anda bu benim için yeni ve şaşırtıcı bir şey değil. Hükümet benim için işleri ta başından beri zorlaştırmaya çalışıyordu. İster ülkemde isterse yurtdışında. Siyasi bir şekilde bana yapılan tavrın devamı." dedi.

İNTERPOL'ÜN KARARINDAN RAHATSIZ DEĞİLİM
İstanbul'da bulunan ve rahat olduğunu söyleyen Tarık El Haşimi Interpol bülteninden dolayı da rahatsız olmadığını söyledi. A Haber'den Can Okanar'a konuşan Haşimi "El Maliki hükümeti tarafından son 6 yılda kaç tane yakalama emri çıkartıldı ve bunlardan kaç tanesine olumlun yanıt oldu. Bu sayı sıfırdır. Çünkü El Maliki hükümeti artık uluslararası olarak da güven kaybetti. Böyle bir yakalama emrinin El Maliki hükümeti tarafından çıkarttırılmış olmasının bir anlamı yok. Interpol yönetiminin nasıl hemen bu kadar aceleye yakalama emri çıkarmalarına şaşırıyorum. Benim davamın takibat şekli Zaten ortada. Bu kırmızı bültenin karşısında ben de bu yüzden cesaretle duracağım." şeklinde konuştu.
IRAK İÇİN DEĞİŞİM VAKTİ ÇOKTAN GELDİ
El Maliki Hükümeti'nin daha ne kadar devam edeceği şeklindeki soruya Tarık El Haşimi, Bu sorun aslında tam da bu dedi ve ekledi "Çünkü El Maliki hem ulusal hem de uluslararası olarak güven kaybetti ve değişim vakti geldi. Burada bir normalleşme ve istikrar sağlanması lazım. Uluslararası toplumla ve komşu ülkelerle ikili olarak ve bunların hepsinin ötesinde Türkiye ile. Irak'ın ulusal çıkarları şu anda tehdit altında. El Maliki'nin yönetiminden dolayı. Artık Irak için değişim vakti çoktan geldi.
Irak'ın bölünmesi söz konusu olabilir mi sorusuna ise; "Aslında her şey maalesef mümkün hale gelmeye başladı El Maliki'nin adaletsiz tavırlarından, yolsuzluk ve yozlaşmasından ve yanlış yönetimlerinden dolayı. Buradaki siyasi süreç hali hazırda çok hassas ve çok kırılgan. Şimdi çok kritik bir noktaya gelindi. Ülkemin geleceği ciddi bir dönüm noktasında bir kavşakta. Bu yüzden dünkü bildirimde de ifade ettiğim gibi; Irak'ın yüz yüze kaldığı bu özel sorun için; Irak'taki milliyetçi vatansever liderlerin aynı masa etrafında toplanması ve adil ve uygulanabilir bir çözüm bulması lazım. Irak'ı ve Irak'ın bileşenlerini bir arada tutmak ve tarihi birliklerini devam ettirmek için her şeyi yapmaları gerekiyor ki, başka bir felaket ve siyasi durumda kötüleşme olmasın Irak'ta. Başka bir çözüm olamaz çünkü kağıt üzerinde kalana anlaşma El Maliki tarafında bu ayın 17'sine kadar beklenecek. Bundan sonra Irak içindeki gruplar ve diğer partiler Şii Ulusal Birliği ve bunun gibi diğer gruplar artık ikinci aşamaya geçecekler. Bu da değişim olacak. Değişim de meclisteki güven oyu vasıtasıyla gerçekleşebilir." şeklinde konuştu.
SORUN ÇÖZÜLENE DEK TÜRKİYE'DE KALACAĞIM
Yakalama kararının ardından Türk yetkilileri ile doğrudan görüşmediğini ancak dolaylı temaslarının olduğunu belirten El Haşimi, Türk halkı ve Türk hükümetine müteşekkir olduğunu şu sözlerle dile getirdi. "Hükümetteki üst düzey yetkililer tarafından Türkiye'nin desteği ile teyit tekrarlandı. Hakikaten kendilerinin tavrına müteşekkirim. Bu yüzden de siyasi geleceğim hakkında kaygılı değilim. Bu siyasi sorun çözümlenene kadar Türkiye'de kalmaya devam edeceğim. Bu da inşallah yakın gelecekte gerçekleşir. Böyle bir durumda da Irak'taki konumumun ne olacağına bakarak Türk halkı ve hükümetinden almış olduğum dostane desteği de daima hatırlayacağım. Hakikaten müteşekkirim. Sayın Erdoğan'ın dün yapmış olduğu konuşma da uluslararası olarak bunu bir kez daha teyit etti. Sayın El Maliki tarafından bana yapılan Bana yapılan haksız yapılan muamelenin bir teyidi oldu. Benim söyleyecek başka bir şeyim yok. bu Dostane mukabele etmek için kelimeler kifayetsiz kalıyor. Türk hükümetine, Türk halkına ve tüm Türk dostlarıma minnettarım. İnşallah benim sorunun kısa vadede çözümlenir. Ben de o zaman Türkiye ile ırak arasındaki ilişkilerin en iyi boyuta gelmesi için elimden geleni yapacağım. Hem bölgesel hem de uluslararası olarak."