Türkiye'nin dış ve güvenlik politikası İspanyol medyasına anlatıldı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının organizasyonunda İspanya'nın başkenti Madrid'e gelen Türk akademisyenler, Türkiye'nin dış ve güvenlik politikalarıyla ilgili görüşlerini aktarmak için İspanyol basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Türkiye'nin Madrid Büyükelçiliği rezidansında yapılan basın toplantısına, Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi ve Bahçeşehir Kıbrıs Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nurşin Ateşoğlu Güney ile SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat katıldı.

DOĞU AKDENİZ YUNANİSTAN İLE İKİLİ MESELE DEĞİL!

Doğu Akdeniz'de petrol ve doğal gaz arama ve sondaj çalışmalarıyla bağlantılı yaşanan gelişmeleri değerlendiren Prof. Dr. Güney, stratejik önemi olan bölgedeki sorunun Türkiye ve Yunanistan arasında ikili bir mesele olmadığına vurgu yaptı.

Bölgeye sınırı olan ülkelerin yanı sıra Rusya, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa ve İtalya gibi farklı aktörlerin de Doğu Akdeniz'de siyasi ve ekonomik çıkarlar peşinde koştuğunu aktaran Güney, "Akdeniz'de en uzun sahile sahip ülke olan Türkiye, Doğu Akdeniz'de meşru haklarını ve uluslararası hukukun gerekliliğini savunmaktadır." dedi.

Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin tek taraflı olarak ilan ettiği 13 parselden oluşan, enerji arama ve çıkarma faaliyetleri yürüttüğü bölgenin "meşruluğu olmadığını" vurgulayan Güney, Türkiye'nin kendisine karşı olan meydan okumalara göğüs gererek, haklı ve kararlı tutumundan vazgeçmeyeceğini ifade etti.

S-400'LERİN ALINMASI NATO İÇİN TEHDİT DEĞİL!

SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kanat da Rusya'dan S-400 Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi alınmasının ardından Türkiye ve ABD arasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.

"S-400'ler konusunda geri dönüş olmaz, artık bu konu bitmiştir." diyen Kanat, S-400'lerin alınmasının NATO için hiçbir zaman tehdit oluşturmadığını, Türkiye'nin savunma sistemiyle ilgili ihtiyaçlarının NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg tarafından da anlayışla karşılandığı söyledi.

Kanat, Türkiye'nin özellikle 2016 yılında art arda büyük şehirlerinde ve turistik yerlerinde terör saldırılarına maruz kaldığını, İran ve Suriye başta olmak üzere sınırı olan ülkelerde ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu hatırlatarak, Türkiye'nin savunma sistemleri alımının tamamen ulusal sınırlarını, güvenliğini ve hava sahasını korumakla ilgili olduğunun altını çizdi.

ABD'nin Türkiye'ye karşı tutumunda farklı söylemlerin ve çelişkilerin belirsizliklere neden olduğuna dikkati çeken Kanat, ABD'de Başkan Donald Trump ile Savunma Bakanlığının birbirleriyle uyuşmayan açıklamalarına dikkati çekti.

Kanat ayrıca Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın birkaç gün önce yaptığı açıklamaları hatırlatarak, ABD'den Patriot tedariki konusunda Türkiye ile ABD arasında yeni görüşmeler olabileceğini söyledi.

TÜRKİYE-İSPANYA ARASINDAKİ İLİŞKİLER MÜKEMMEL SEVİYEDE

Öte yandan Türkiye'nin Madrid Büyükelçisi Cihad Erginay da Türkiye'nin hava savunması için Adana'ya konuşlandırılmış Patriot füze savunma sistemini 2019 yılı sonuna kadar uzatan İspanya hükümetiyle Türkiye arasındaki ilişkilerin "mükemmel" olduğunu belirtti.

Askeri alanda İspanyol Navantia ve CASA firmaları ile Türk şirketleri arasında da çok iyi iş birliği olduğunu ifade eden Büyükelçi Erginay, bu ilişkilerin daha da gelişeceğine olan inancını dile getirdi.

NATO kapsamında geçmişte Almanya ve Hollanda şimdi ise İtalya ve İspanya'nın Türkiye'de füze savunma sistemleri konuşlandırdığını hatırlatan Erginay, "NATO sınırlarını birlikte koruyoruz." dedi.

Büyükelçi Erginay, füze savunma sisteminin Türkiye için gelip geçici değil daimi bir konu olduğunu vurguladı.