Ya ölüm, ya sürgün

Geçtiğimiz ay Irak'ın Musul kentini ele geçiren Irak Şam İslam Devleti (IŞİD), yüz yıllardır kentte yaşayan Hıristiyan cemaatini büyük bir ikilemle karşı karşıya bıraktı. Hıristiyanları cizye vergisi vermekle yükümlü tutan örgüt, bunu kabul etmeyenlerin idam ya da sürgün edileceğini açıkladı. Örgütün, Musul Hıristiyanlarına tanıdığı süre dün dolarken, IŞİD'in kentte kalmakta direnen az sayıda Hıristiyana bundan sonra nasıl davranacağı merak ediliyor. IŞİD'in kentte kontrolü sağlamasından sonra yaklaşık 5 bin Hıristiyanın yaşadığı tahmin edilen Musul'da kalan Hıristiyanlar, cizye ödeyecek maddi güçlerinin olmadığını savunuyor. Fransız haber ajansı AFP'ye konuşan çok sayıda kent sakini, doğdukları toprakları terk etmek istemediklerini, ancak canlarını kurtarmak için buna mecbur kalacaklarını ifade etti. IŞİD öncülüğündeki silahlı grupların ise, Musul'u terk ederek Erbil ve diğer kentlere sığınan Hıristiyanlardan geri kalan her şeyi yağmaladığı belirtiliyor. Hıristiyanların evlerine, eşyalarına ve hayvanlarına el konulurken, bütün bunların "ganimet" statüsünde değerlendirildiği kaydediliyor. Anadolu Ajansı'nın yerel kaynaklardan edindiği bilgilere göre, IŞİD militanları, Hıristiyan vatandaşlara ait evlerin üzerine "İslam Devleti Emlakçısı" yazıyor, Arapça'da Hıristiyan manasına gelen "Nasrani" kelimesinin baş harfi olan "N" işareti koyuyor.
EŞYALARA İZİN YOK
Musul'dan kaçan Hıristiyan ailelerin, son kontrol noktasında durdurularak, üzerlerindeki bütün kıymetli eşyaların alındığı da gelen bilgiler arasında. IŞİD'in, Hıristiyanlara "Sizin Musul'dan çıkmanıza izin verdik, eşyalarınızın değil" dediği bildiriliyor. IŞİD daha önce Musul'da ve Suriye'nin Irak sınırına yakın Rakka kentinde çok sayıda kiliseyi camiye çevirmiş, kiliselerdeki çanları ve haçları da indirmişti. IŞİD'in, Müslüman gruplara ait türbe ve zaviye gibi eserlere karşı da oldukça sert tutum aldığı biliniyor. Suriye ve Irak'ta çok sayıda tarihi eser, "putperestlik işareti" sayılarak ortadan kaldırılmıştı.