Yakınlaşma ve barış sürmeli

Yunanistan'ın 2009-2011 arasında başbakanı olan Yorgo Papandreu'nun Dışişleri Bakanı olduğu dönemlerde Türk - Yunan yakınlaşması için mevkidaşı rahmetli İsmail Cem ile geliştirdiği yakın dostluk ilişkileri bir "Barış Ödülü"nün doğmasına yol açtı. "Cem-Papandreu Barış Ödülü" adını taşıyan bu ödülün ilkini kendi eliyle vermek için İstanbul'a gelen Papandreu ile Türk- Yunan ilişkilerinde attıkları cesur adımları ve iflasın eşiğinde bulunan Yunan ekonomisinde oynadığı rolü konuşma fırsatını bulduk.
"Cem-Papandreu Ödülü" fikri nasıl doğdu?
Barış Ödülü fikri, İsmail Cem hayatta iken doğmuştu. Cem ile birlikte Sisam adasında barışı sembolize eden bir zeytin ağacı diktiğimizde, bölgedeki barışın ve istikrarın kök salması için bir barış ödülü hatta ortak bir vakfın kurulmasının yararlı olacağını düşünmüştük. Böylelikle kendi deneyimlerimizi halka yaymış olacaktık. Ancak Cem, maalesef hastalanacak ve vakitsizce aramızdan ayrılacaktı. Buna rağmen, ailesi ve özellikle Cem'in kızı İpek'in gayretleriyle böyle bir ödülün geliştirilmesi için kurduğumuz hayalleri gerçekleştirmiş olduk.
Ödül, kimlere; hangi kriterlerle verilecek?
Her yıl, bölgemizdeki barış için katkıda bulunanlaraverilecek.
Dışişleri Bakanlığı süresinde Türk- Yunan ilişkilerinde, atlatmış olduğunuz herhangi bir kriz yaşadınız mı?
Dışişleri Bakanlığını üstendiğim yıldan az önce Kardak krizi doğmuş, Öcalan krizi patlak vermişti. Türk-Yunan ilişkileri son derece olumsuzdu. Bu tür krizlerin ne denli büyük tehlikeler doğurabileceği gerçeğini de görmüştü. Bu olumsuz ortamın bir an önce ortadan kalkması için bir öncülüğün yapılması gerekiyordu. Bu nedenle İsmail Cem ile birlikte iki ülke arasında "alçak düzeyli" alanlarda bir işbirliği süreci başlattık. Ardından 1999 depremleri geldi. Türk-Yunan ilişkileri bambaşka bir dinamizmi elde etti. Halklarımız arasında gösterilen dayanışma, hükümetlerimizin barış yolundaki gayretleri bir anda çoğaltılarak desteklenmiş oldu. İsmail Cem ile birlikte bu yeni dinamizme "halkların diplomasisi" adını vermiştik.
Başbakanlık koltuğuna yüzde 44 gibi büyük oranla oturduğunuz 2009 yılında, aldığınız kararlarla, IMF'ye başvurarak, ülke ekonomisini batırmakla suçlandınız. Geriye baktığınızda aynı kararları alır mıydınız?
Bu ithamlar doğru değil Sn. Berberakis, ben ülke ekonomisini etkileyecek herhangi bir karar almadım. Ben, ülkeyi iflastan kurtarmak; Yunanların maaşsız, emeklilerin parasız kalmalarını önlemek için kararlar aldım. Bu amaçla AB içinde bir "mali yardım fonu" oluşturulması için büyük mücadeleler verdim. Karşımda para piyasalarının amansız saldırılarını bastırmak için ortak bir siyaset izlemekten aciz kalan bir Avrupa vardı. Asıl kriz, 2008'de başladığında, AB'nin en zayıf halkası haline gelen Yunanistan'ı vurmuştu. Şu anda Yunanların hala beni suçladığına inanmıyorum. Çünkü sihirli değneklerin var olmadığını; kolay kredi veren kreditörlerin bulunmadığını gördüler ve sistematik olarak başlattığımız ciddi reformların ne denli gerekli olduğunu anladılar.
Türk ve Yunan halkına, siyasetçilerine bir mesaj verecek olsanız ne söylerdiniz?
Asimetrik tehditlerle ve istikrarsızlıklar içinde kıvranan bir ortamda Türkiye ile Yunanistan, bölgedeki barışın ve istikrarın sağlanması ve herkese yarar sağlayacak bir işbirliği yapmalıdır. Ülkenizin sınırlarında yaşanan sorunlara bakacak olursanız, Yunanistan'la ilişkilerinin herhalde daha iyi olduğunu görürsünüz. Bu da, 1999'da temelini attığımız siyasetin bir ürünüdür. Türk ve Yunan halkları genel olarak siyasetçilerin yolunu açar. Son zamanlarda gördüğümüz kadarıyla halklarımız barış ve işbirliği istiyor. Onları takip edelim.
Papa ve Patrik Midilli'de buluşacak
Katolik dünyasının ruhani lideri Papa Francis, günlerdir beklenen Midilli ziyaretini bugün gerçekleştirecek. Midilli'deki Mora kampını ziyaret edecek olan Papa Francis'e ziyareti sırasında Fener Rum Patriği Bartholomeos, Atina Başpiskoposu Ieronimos ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras eşlik edecek. Papa Francis, "Midilli'ye sığınmacılar, Midillililer ve Yunan halkının tamamına yakınlık ve dayanışma göstermek için gidiyorum" demişti.
Ödül, ilham olacak
Papandreu,bugün İstanbul'da verilecek ilk ödülün, Türk-Yunan ilişkilerinin en zor dönemlerinde yakınlaşma, barış ve diyalog için gösterdikleri üstün uğraşılardan dolayı Türk İşadamı Şarık Tara ve Yunan İşadamı Teodoros Papaleksopulos ile "Türk- Yunan Forumuna" verilmesindeki amacın "yakınlaşma ve barış" sürecini devam ettirmek isteyenlere bir ilham kaynağı olmasını hedeflediğini söylüyor.