ÖZGÜR KAYNAR: Gelecekten haber var

Üniversite sınavları yaklaşıyor. Adaylar heyecanlı ve de kaygılı. Kolay değil, o sınırlı zaman diliminde koskoca bir yaşama yön verilecek, bir anlamda var olma mücadelesi sergilenecek. Bu ağır yük, genç bedenlerin omuzuna çöktü. Ama hepsi bu kadar değil... Sınavlarda karşılaşacakları sorulardan önce, çözmeleri gereken daha zoru var: "Geleceğin meslekleri ne, ben ne olmalıyım?.." İşte, en kritik bu soruya yanıt bulabilmeleri için Gediz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyfullah Çevik'in kıymetli görüşlerini paylaşmak istedim. Yılların tecrübesi, hocaların hocası, tanımakla kendimi şanslı addettiğim Seyfullah Hocam'ın söyledikleri, eminim ki gençliğe ve onların yarınlarına ışık tutacak. Bakın ne diyor Prof. Dr. Seyfullah Çevik: "Hizmete ve teknolojiye dayalı meslekler gelecekte öne çıkacak. İnsanların ihtiyaçları giderek artıyor, ortalama hayat süresi uzuyor, nüfusumuz yavaş yavaş yaşlanıyor. Bu nedenle özellikle sağlığa ve yaşam kalitesini artırmaya dönük destek hizmetleri sunanlara daha çok gereksinim duyulacak. Bunun yanı sıra teknolojinin değişim hızına ayak uyduran, hatta bu hızın önüne geçip buluşlara, öncü fikirlere imza atabilen 'değişim yöneticisi', 'inovasyon uzmanı' olarak da adlandırabileceğimiz kişilerin yıldızı önümüzdeki süreçte daha çok parlayacak. Tüm bunların yanında bugünkü meslekler ileride de olacak. Ancak teknolojiyi ve yenilikleri takip edip, değişimi iş yaşamına taşıyabilenler, bu mesleklerde başarıya ulaşabilecek. Ne yazık ki değişime ayak uyduramayanın gelecekte kendine yer bulması ve başarılı olması çok zor. Gençlerimizden sadece bugünü değil, yarını da düşünerek kendilerini hazırlamalarını, dünyayı iyi tanımalarını, her anlamda dünyayla entegrasyonlarını sağlamalarını istiyorum. Çünkü, işgücü transferi gelecekte hayal edemeyeceğimiz boyutlara ulaşacak, eğer bir kişi alanında uzmansa, kendini ispat etmişse, dünyanın her köşesinden iş teklifi alıp oralarda çalışabilecek. Günümüzde de benzer imkanlar var ama gelecekte fazlalaşacak, iş yaşamının sınırları ülkelerin sınırlarını aşacak, tüm dünyaya ulaşacak. İstenen donanımlara sahip gençlerimiz başka ülkelerde çalışabilirken, ülkemize de daha çok yabancı iş için gelecek. Böylece rekabet artacak, kendini iyi hazırlayanlar bu rekabeti fırsata ve başarıya dönüştürecek. Bir yeniliğe, öncü fikre sahip olanın oturduğu yerden tüm dünyayla iş yapabileceği, başarının önünde hiçbir engel olmadığı gerçeği de unutulmamalı. Önceden 'alın teriyle' kazanılıyordu, artık 'akıl teri' dönemindeyiz... Üniversite sınavına hazırlanan adaylar, değişen dünya şartlarını düşünerek seçimlerini yapmalı ve kendilerini geleceğe hazırlamayı bilmeli. Üniversiteye adım attıktan sonra da sürekli eğitim ve gelişim anlayışıyla hareket edilmeli, en değerli o zaman dilimi verimli şekilde kullanılmalı. Bu tempo, mezun olduktan sonra da devam etmeli. Çünkü, bugün dünden farklı, yarın da bugünden farklı olacak. Dünya döndükçe, takvim yaprakları ilerledikçe, hiçbir şey aynı kalmayacak..."