Cumartesi 02.03.2013

Tiyatrona sahip çık

İzmir'de, hak ettiği ilgiyi bir türlü göremeyen özel tiyatrolar destek bekliyor. İzmir'in gelişmesi adına inadına savaşan usta sanatçılar, özellikle yerel yönetimlerin kendilerine sahip çıkmasını istiyor

İzmir'in kendi sahnesine sahip tek özel tiyatrosu olan Han Tiyatrosu, 6. yılında ayda 20 temsille seyirci ile buluşuyor. Tiyatronun Genel Sanat Yönetmeni Rüçhan Gürel, birkaç yıl içinde hem maddi hem seyirci sıkıntılarını aşacaklarına inandıklarını söyledi. Han Tiyatrosu'nun markalaşma yolunda hızlı adımlarla ilerlediğini belirten Gürel, "Şehir buraya akmasa da Han Tiyatrosu'nu bir şekilde öğrenmeye başladı. Bu sene 3 çocuk, 4 yetişkin bir de genç oyunuyla perdelerimizi açıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan profesyonel olarak destek alan bir tiyatroyuz. Çarşamba, Cuma, cumartesi ve pazar günleri perde açıyoruz. Biletlerimiz www. mybilet.com üzerinden de satılıyor. Ayrıca Konak Belediyesi her ay bir adet oyunumuzu alıp ücretsiz olarak seyrettiriyor. Yarı yıl tatilinde İzmir Büyükşehir Belediyesi bir çocuk oyunumuzu aldı" dedi.

YETENEKLER GİDİYOR

Bir şehirde kültür ve sanatın gelişebilmesi için birilerinin taşın altına elini sokması gerektiğini kaydeden Gürel, "Yerel yönetimlerin görevi sadece otobüs, vapurların zamanında hareket etmesini sağlamak değil aynı zamanda sanata ciddi katkı vermektir. Maddi olarak, sıkıntı yaşadığımız dönemler oluyor. Minimum aylık 20 bin lira giderimiz var. Bugün bir market bile açsanız insanların ayağının alışması belli bir zaman alıyor ki biz Türkiye'de tiyatro yapmaya çalışıyoruz. İzmir seyircisinin üzerine düşen daha başka görevler var. Biz istiyoruz ki her semtte bizim yaptığımız gibi bir oluşum olsun. Bu bize olan ilgiyi azaltmaz körükler. Ayrıca İzmir Türkiye'nin en batısında coğrafi olarak ama en batısında gibi davranıyor mu? Cumhuriyet'e, Atatürk'e sahip çıkmak güzel ama Atatürk eğer bugün gelmiş olsa bir sıkı fırçalardı İzmirliler'i. İstanbullu'yum ama 'Niye buradayım' denince ben de şunu soruyorum; bütün İzmir nerede? İzmir bir anlamda da neden sanat alanında gelişemiyor? Çünkü bütün yetenekleri İstanbul'a gidiyor. İstanbulda daha fazla para kazanma şansınız var ama niye insanlar kendi yaşadıkları yerlere hizmet etmez de fırsatını bulunca 5 kuruş daha fazla kazanacağım diye giderler anlamıyorum. Biz burada olmaktan mutluyuz" diye konuştu. Öte yandan, devlet tiyatrolarının bilet fiyatlarını özel tiyatroların seviyesine çekmesi gerektiğini düşünen Gürel, "Bizde 10 ile 25 lira arasında değişiyor bilet fiyatları. Ödenekli tiyatroların gişe kaygısı yok. Bir kişi de gelse 200 kişi de gelse kimse maaşını eksik almıyor. Ben biraz da şöyle düşünenlerdenim; tiyatro bir hizmettir bir anlamda ama hiçbir şey 'zarar edelim' diye de oluşturulmaz. Devlet Tiyatrosu da bilet fiyatlarını mutlaka özel tiyatrolar ayarında yükseltmek zorundadır" dedi. Yeryüzü Sahnesi İzmir'in Genel Sanat Yönetmeni Haluk Işık da, talebin olmadığı yerde arz yaratmaya çalışmanın gerçekten cesaret işi olduğunu belirtti. Tiyatrolarını eşi Aslıhan Işık ile 2 yıl önce kurduklarını anlatan Işık, "Bu tiyatro ne geçiyordum uğradım çay ocağı, ne iki metre bez okul sahne gez tiyatrosu, ne amatörüm ayaklarına yatıp kara para aklayarak korsan tiyatro yapan bir tiyatro. Biz bir yapım tiyatrosuyuz. Bütün prosedürleri yerine getirirken, karşınızda kayıt dışı, hiç bir estetik ve düşünsel anlayışı olmayan derme çatma korsan tiyatroların dolaşması yüzünden zorlanıyoruz. Dünyada tek bir işin amatör kılıfı vardır o da ne yazık ki tiyatro. Bizler bu işin uzmanlarıyız ancak ortalık azmanlara kalınca bizlerin esamesi okunmuyor" dedi.

YENİ OYUN HAZIRLANIYOR

Bu kadar hayat pahalılığının ve zamların olduğu bir ülkede sadece sanatın pahalı bulunmasının da büyük bir garabet olduğunu kaydeden Işık, "Biz mi doğru tercih yapıyoruz, yoksa hayat mı bizi takip ediyor bilmiyoruz ama doğru iş yaptığımızı düşünüyoruz. Ölü Kadınların Şarkısı'nı sahneledik. Bu oyunun yazarı Eve Ensler, bu sene dünyada kadınların şiddete ve çektikleri sıkıntılarına dikkat etmek için düzenledikleri One Billion Rising hareketinin öncüsüdür. Ardından Muzaffer İzgü'nün oyununu yazacağım sırada Muzaffer İzgü'nün kitabına sansür geldi. 'Bütün bunlar bize özgü yazan Muzaffer İzgü' oyunumuzun 6 Mart'ta İsmet İnönü Kültür ve Sanat Merkezi'nde gösterimi olacak. Benden Selam Söyleyin Anadolu'ya adlı oyun için çalışıyoruz. 'O kitapta Türklerin Yunanlılar'ı nasıl katlettiği anlatılıyor' diyerek eleştirenler çıktı. Onu da 27 Mart'ta sahneleyeceğiz" diye konuştu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.