Mavişehir kurtuldu

Büyükşehir Belediyesi, 1997 yılında yapılan proje hatası nedeniyle her lodosta sular altında kalan Mavişehir bölgesini planlama yetkisini elinde bulunduran TOKİ ile bir protokol imzaladı. Daha sonra İZSU ile Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı ortaklaşa bir proje imzaladı, 1 milyon 680 bin lira harcayıp, Karşıyaka Mavişehir 2. Etap Yağmursuyu Kanalı ve Terfi İstasyonu İnşaatı" projesini tamamladı. Öncelikle lodoslu havalarda kabaran deniz suyunun konut alanlarına girmesini engellemek amacıyla bir set oluşturuldu. Yaklaşık 1 kilometrelik set, Mavişehir sahil bandındaki villaların önünden başlayıp Gediz Deltası'nda son buldu. Ardından bin 221 metre uzunluğunda yağmur suyu kanalı ızgaraları döşendi. Terfi istasyonu oluşturularak İsviçre'de özel olarak üretilen ve saniyede 2700 litre suyu kademeli olarak pompalayacak kapasitede 4 pompa yerleştirildi, gelen uslar yeniden denize deşarj edilmeye başlandı. Çalışmalar 2009 yılı yaz aylarında tamamlanarak sistem devreye girdi.

DANIŞTAY ONADI
Ancak sahildeki villalardan birinde oturan Oktay Yar, İzmir 2. İdare Mahkemesi'ne başvurarak, yapılan settin denizle insan ilişkisini yok ettiğini, görsel tüm bağlantıyı engellediğini ve kendisinin de aralarında bulunduğu bölge sakinlerinin denizden yararlanma hakkının ellerinden alındığını iddia etti. Mahkeme, ruhsatsız inşaatlar için yıkım kararı verdi. Büyükşehir, kararı Danıştay'a taşıdı. Danıştay belediyenin talebini reddetti, kararı onadı. Bunun üzerine Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, davacı Mesut Yar ile bir araya geldi. Davadan vazgeçmesi için ikna etti. Yar'ın davadan vazgeçmesi üzerine set yıkılmaktan, Mavişehirliler de her lodosta su baskınları ile karşı karşıya kalmaktan kurtuldu. Başkan Kocaoğlu, Yar'a şikayetini geri alması nedeniyle teşekkür etti, şöyle dedi: "Kendisine anlayışından dolayı şahsım ve Mavişehir'de oturan hemşehrilerim adına teşekkür ediyorum."