Sevginin gücü

Dünyanın en temiz, en karşılıksız sevgisi olarak tanımlanan anne sevgisi ile İzmir'de bir mucize gerçekleşti. Süreyya İmer adlı genç anne 19 aylıkken doktorların yüzde 94 ağır zihinsel engelli teşhisi koyduğu kızı Filiznur'u sevgisiyle hayata bağladı. 7 yaşına kadar sürekli öfke nöbetleri geçiren, ağır depresyon ilaçlarıyla bile sakinleştirilemeyen minik kızına çektiği tüm acılara rağmen her gün sevgi sözcükleriyle sarılan anne İmer'in bu sevgisi sonuç verdi. Beş yıl önce otizm teşhisi konulan Filiznur, önce kullandığı ağır ilaçları bıraktı ardından öfke krizlerini yenen minik kız üç yıl önce normal öğrencilerle birlikte eğitim görmeye başladı. Şimdi 10 yaşında olan Filiznur, Bayraklı Ömer Özkan İlköğretim Okulu'nda yaşıtlarıyla birlikte eğitim görüyor. Mucizeyi başaran Filiznur, sporda da büyük başarı gösterdi. Minik kız Türkiye Özel Olimpiyatları'nda cimnastik dalında 2 gümüş, 1 bronz madalya kazandı.

MUCİZEYİ YAŞADILAR
Kızı Filiznur'un 2003 yılında çok sağlıklı bir çocuk olarak dünyaya geldiğini anlatan anne Süreyya İmer şunları söyledi: "Filiznur 19 aylıkken çok ağlamaya, birden bire hırçınlaşmaya, kendine zarar vermeye başladı. Bir şeylerin yolunda gitmediğini fark edince doktora danıştık. Bize ağır düzeyde zihinsel engelli ve gelişim geriliği olduğunu söylediler. Doktorlardan defalarca testleri yeniden yapmalarını istedim. Çünkü buna inanmıyordum. Bize 'Bununla yaşamayı öğrenin, hayatınızın bundan sonraki sürecinde buna alışın' dediler. Yedi yıl boyunca hep zihinsel engelli olarak mücadele ettik. 20 saat boyunca ağlama, öfke nöbetleri geçiriyordu. Her günüm gözyaşıyla geçiyordu. Sonunda ağlayarak bir şey elde edemeyeceğimi, Filiznur'u daha çok çökerteceğimi düşündüm ve ona dört elle sarıldım. Filiznur şimdi 10 yaşında. 5 yıl önce otizm teşhisi konuldu. Yüzde 94 ağır düzeyde zihinsel engelli raporu vardı, şimdi hafif düzeyde zihinsel engelli. Şu anda 70-85 arasında kelime konuşabiliyor. Kendini anlatabiliyor" dedi.
İNANMAKTAN VAZGEÇMEDİ
Yıllarca tüm zorluklara ve acılara göğüs gererek kızına sıkı sıkı sarılan anne Süreyya İmer, sevgisiyle iyileştirdiği kızı ile gurur duyuyor. Üç yıl önce kızını Rehberlik Araştırma Merkezi'nden aldığı geçici kaynaştırma eğitimi raporu ile Bayraklı Ömer Özkan İlköğretim Okulu'na kaydettiren anne Süreyya İmer o yılları şöyle anlatıyor: "Kızımın okul hayatı boyunca hep yanındaydım. 6 ay içinde onu okula alıştırdım, okulu sevdirdim. O zamanlarda kızımın sınıf arkadaşı bendim, oyun arkadaşı bendim. Bu 6 ay içinde onu bir saniye bile yalnız bırakmadım. Ondan sonra her şey yoluna gitti. İyi mi yaptım? Evet, çok iyi yaptığımı düşünüyorum. Ben Filiznur'u topluma kazandırdım. Eğer onu zihinsel engellilerin gittiği okula verseydim belki o zaman Filiznur'u tamamen kaybedebilirdim. Birçok kişi bana, 'Neden devlet okuluna gönderiyorsun' diye tepki gösterdi. Ben bunları hiç dinlemedim. Her defasında, 'Hayır, benim kızım bunları başaracak' dedim. Sevginin gücü derler ya işte ben sevginin gücüne çok inanıyorum. Ve sevginin aşamayacağı hiçbir engelin, başaramayacağı hiçbir işin olmadığına inanıyorum. Bunu Filiznur'dan sonra daha iyi anladım. Sevginin gücü başardı bunu. Filiznur'un durumu çok iyi. Herkes Filiznur'a sahip çıktı. Bana göre okulunun en başarılı öğrencisi Filiznur... "