HÜLYA DİNÇEL: Sanat toplum için mi?

Sevgili okurlarım; Bir ara vapur iskelesinde gitar çalan bir genç vardı.Vapur beklerken insana günün tüm yorgunluğunu unutturuyordu. Sonraları Karşıyaka caddelerinde gençleri görüyordum, grup halinde müzik yapan. Kıbrıs Şehitler'ini unuttum. Orada da her daim olurdu. Ama bir bey ve eşi Türk sanat müziği söylerdi. Ne güzel gelirdi o tınılar. Sanat her daim yaşamımızla bütünleşmeli. Sanat topluma özendirilip, tanıtılmalı . Bu noktada sokak sanatçılarının katkısı sonsuz bence. Hatırlıyorum da Karşıyaka Çarşısı girişinde bir ressam resim yapıyordu. Küçük bir kız ve erkek çocuğu annelerinin elini tutmuş hoplaya zıplaya yürürken birden kız çocuğu bağırdı; _Anne dur, bak amca , ne güzel resim yapıyordur seyredeceğim. _ Bana da al ondan, ben de yapacağım! Çocuk şöveye istedi... Ben kendi kendime gülümsedim. Okula bile gitmeyen bir minnoşu resim kendine çekmişti, belki de ilerinin ressamıydı, o minnoş! Kendimi tutamayıp yüksek sesle bağırmıştım , _Yaşasın sokak sanatı, diye herkes başını çevirip bana müztehzi bakmıştı! Evet sevgili okurlarım gençleri korumalıyız, biz onlara güç kuvvet vermeliyiz. Aşağıdaki okuyucu mektubunda olduğu gibi metro güvenlik görevlileri susturmamalı gençleri.Tam tersi. Metro, vapur iskeleleri yani toplumun yoğun olduğu alanlar için sokak sanatçılarını o noktaların yöneticileri araştırıp aramalı bulmalı ve belli zaman dilimleri için görevlendirmeli.Hem gençler okul masraflarını karşılamalı hem de insanlar sanatla iç içe olmalı. Tatlı tınılarla vapurda yol almalı, metro da ilerlemeli... İnsanlar tanımadığı hiç bir şeyi sevemez. Tanıdıkça sever. Minnoşun resime özenmesi gibi! Günün yorgunluğu müziğin ilahi dokunuşu ile ne güzel de uçar gider! Belediyeleri sokak sanatçılarını desteklemesi için göreve davet ediyorum.Sahil beldeleri belediyeleri plajlarınızı müzikle , canlı müzikle inletin. Metropol belediyeleri parkları, çarşıları donatın müzikle, resimle... Malatya Battalgazi Belediyesi sokaklarını Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencilerinin seramikleri ile uçurmuştu adeta. Görünce dondum , kaldım... Vay be nereden nereye oluyormuş da, dibimizde İzmir ne yapıyor diye hayıflanmıştım. Evet yerel yönetimler toplum için sanata davet ediyorum sizleri! Sevgili Can bana bir okuyucu mektubu yollamış. Onu hep birlikte okuyalım. Bu arada Can'ın telefonunu vereyim, bakalım kaç belediye arayacak merak ediyorum: 0 507 2700632 Sevgili okuyucularım sanatın yaşanmadığı hiç bir gününüzün olmamasını diliyorum.