TAMER SANVERİR: EXPO yolculuğu

Türkiye'ye 33 yıl önce Almanya'dan geldim. O günden beri ilk kez bir Avrupa ülkesine gitme fırsatım oldu. İzmir için tarihi değer taşıyan EXPO 2020'nin sunumu için bir grup gazeteci arkadaşımla Paris'e gittik. Daha uçaktan inmeden gördüğüm manzara karşısında şaşkınlığımı gizleyemedim. Her şey o kadar düzgün, o kadar gösterişliydi ki, neredeyse küçük dilimi yutacaktım. Havadan bakınca; tarla, bahçe, yol; her taraf simetrik ve dümdüz. Hiçbir engebe yok. Traktörlerin sürdüğü tarlalar bile inanın göz kamaştırıcı. Neyse havaalimanına indikten sonra kalacağımız otelin yolunu tuttuk. Ertesi gün de sunumun yapılacağı OECD binası önünde toplandık. Ancak hepimizin girmesinin imkansız olduğu, geçen yıl ve ondan önceki dönemde yapılan sunumlarda bizim toplu girişlerimizin büyük tepki aldığı, bu yüzden belli bir grubun içeri gireceği söylendi.

BU KEZ ZAYIF MI KALDIK?
Geçen Haziran ayında olduğu gibi, yine Rusya'nın Ekaterinburg kentinin yaptığı sunumun dikkat çektiği konuşuldu. Dubai'nin de fena olmadığı konuşulanlar arasındaydı. Bunları üst üste koyduğumda, sunumda geri kaldığımız izlenimi doğdu bende. Geçen yıl Mehmet Öz faktörünün gündeme geldiği sunum, şov havasında geçmiş, bütün dünya tarafından takdirle karşılanmıştı. Bu yıl ise, rakiplerimiz uzaydan konuşurken, bizim yerimizde saydığımızı anladık. Neyse moralleri bozmayalım, daha önümüzde uzun süre var. Kendimizi toparlayıp, eksiklerimizi görüp ona göre hazırlık yapmalıyız. Etkinliğe katılan Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın, "Biz Türküz, bu organizasyonu söke söke alırız" sözü, sunuma girenleri umutlandırdı. Yukarıda da belirttiğim gibi, Sao Paulo değil ama Ekaterinburg'un sunumu çok başarılı bulunmuş, bizi zorlayacak ülkenin Rusya olduğu, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yine ön plana çıkmıştı. Ama umudumuzu yitirmeyelim, el ele vererek bu organizasyonu İzmir'e getirmek için eksiklerimizi görüp ona göre planlarımızı yapalım. Çok çalışarak bu büyük etkinliği kentimize kazandıralım ki, çocuklarımıza iyi bir miras bırakalım...
GEZİ'Yİ YAKINDAN İZLİYORLAR
Bir diğer dikkatimi çeken, yazmadan geçemeyeceğim bir konu da, Avrupa'nın Taksim Gezi Parkı'nda yaşanan olayları çok yakından izlemesiydi. Paris'te gündem Gezi Parkı'ydı. Fransızların, "Türkiye'de neler oluyor? Anlatırmısınız. Televizyon kanalları her gün birinci haber olarak sizi veriyor" demesi, doğrusu hepimizi şaşırttı.