Salı 29.10.2013
Otel için 9 proje verdik
E. Özgörkey Grup Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan Özgörkey, yaklaşık 25 yıldır yaşanan sorunlar nedeniyle hayata geçiremedikleri Çankaya'daki otel projesiyle ilgili mücadelelerinin sürdüğünü söyledi
Gazetemiz Egeli Sabah'ın Sabah Kahvesi'ne konuğu olan E. Özgörkey Grup Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan Özgörkey, yaşanan sorunlar nedeniyle hayata geçiremedikleri otel projesini anlattı. İzmir Hilton Oteli karşısında, Saint Polikarp Kilisesi yanındaki günümüzde boş duran arsa ile ilgili yaptıkları mücadeleyi anlatan Özgörkey, "1989'dan bu yana 9 kez proje değiştirdik. Bu proje bir prensip meselesi oldu. Israrla takipçisi olacağız. Çözüm bulabilmek için çalışıyoruz" dedi.
Benim 1984 yılından beri girmeye çalışıp, bir türlü adım atamadığımız turizm sektörüne adım attık. Hazır bir binayı alaraktan, bugünkü 2011 yılında açılan Key Otel'i meydana getirdik. Ama esas otel yapmak için, 1989 yılında yola çıktığımız, kendimize ait arsanın ki, belki bugün gündemi teşkil eden yere bir türlü projemizi gerçekleştiremedik. Hilton Oteli karşısındaki arsanın durumu artık o kadar çok konuşuldu, yazıldı ki, buna rağmen ortada netice olarak mutlu bir son yok.
8 KATLI OLACAK
Benim için oranın çok büyük manevi değeri vardır. Çünkü 1940 yılında bizim babamız burasını arsa olarak alıyor ve harbin en civcivli yıllarında 1941 yıllarında o günkü tütün deposunu inşa ediyor. Burası o zaman 9 bin lira değer ile alınıp üzerine yapılan binaya 325 bin lira masraf edilerek 4 katlı ve 6 bin metrekare bir tütün deposu olarak inşa ediliyor. Ancak bu değerlerin içindeki bu binanın değerinin yerinde bugün yeller esiyor. Esasında bu arsa 1870 yılında Fransızlar tarafından parselasyon yapılmış ve teşekkül etmiş bir ada. Bir parsel, onu değiştirmeniz mümkün değil. Bu nedenle buraya bütün kısıtlamalar neticesinde verilen imar dairesinde bir otel inşa etmek istiyoruz. Bütün gayemiz ve amacımız buraya şuanda hazırlanmış olan çok güzel bir otel projesini inşa etmektir. Güzel bir otelin şartlarının hazırlamasının gayreti içindeyiz. Takdir edilir ki bir otelin otoparksız olması söz konusu olamaz. Yerin altında bir otopark ve 8 kat olarak modern bir binaya yakışır bir yüksekliğin temin edilmesi şart olmuştur.
Muhakkak yukarıda da bahsettiğim gibi insanlar için bazı şeyler maddi değerinden fazla manevi değerlere yer verilir. Burası da bizim babamızdan gelen ve altı kardeşe veraset olarak kalan bir yer. Biz yıllarca bu verasetin aileni dışına çıkmaması için büyük mücadeleler verdik. Netice itibariyle burası tek başıma bana kaldı. Benimde bütün arzum 60 yıla varan bu büyük mücadelenin sonucu olarak bu yere sıradan bir gayrimenkul binası yerine İzmir'e ve ailemize yakışır güzel, modern bir otel inşa etmek. 25 yıldır bunun çalışmalarını gayretini gösteriyoruz. Düşünün ki bugüne kadar hazırlanmış 8-9 proje hiçbir neticeye ulaşmamış şu anda İzmir'in en güzel noktalarından bir tanesi atıl vaziyette geleceğini bekliyor. Buraya hazırlanmış olan projeye uygun bir otelin yapılması ile eminim ki İzmir şehri de çok şey kazanacaktır. Biz mesela Key Oteli yaptığımızda, "Burası bizim turizm okulu olur" dedim. Şimdi ben yaşadıklarımı görünce başka oluyor. Karşıdan baktığınızda başka, içine girince başka oluyor. 25 yıldır İzmir'in en gözde yerlerinden birinde bir projenin gerçekleştirilemediğini kime söyleseniz inanmaz. Neler neler yaşadık. Hakaret edenler oldu, telefon edenler oldu, mektup yazanlar oldu. Çünkü herkesin dikkatini çeken bir yer. Sonra çatıda bir çökme oldu. Binayı yıktık. Orası boş kaldı. İşin sonuna geliyoruz. Yıllarca Konak Belediye Meclisi'nden gereken kararları bir türlü çıkaramadık. İstediğimiz tek şey bu güzel arsanın otoparkı olan güzel bir otele dönüşmesidir.
'SİYASETÇİLERİN EXPO'YU KAZANMA HEVESİ AZALDI'
Bazı platformlarda iddia edildiği ve tartışıldığı gibi İzmir'in geri kalmışlığı üzerine yapılan bir takım iddialara ve İzmir'in geri kalmışlığına inanmıyorum. Bu konuda benim takip ettiğim bir takım istatistikler bir takım geçmişten aldığım örnekler ve yıllar içinde yaşadıklarıma baktığımda böyle bir menfi iddiayı kabul etmek istemiyorum.
EXPO 2020 inşallah alınır. Bu sayede İzmir'e ekstra yatırımlar yapılacağı ve İzmir ekonomisine büyük bir canlılık geleceği bir gerçek. Ancak bazı olaylara baktığımızda siyasetin EXPO'nun alınış konusuna nasıl baktığına dair bugün için bir değerlendirme yapmak zor görünmekte. Daha önceleri sanki siyaset bu konuya daha hevesliydi şimdi durma ve geriye gitme ilginin azalması gibi bazı düşünceler söz konusu.
Benim 1984 yılından beri girmeye çalışıp, bir türlü adım atamadığımız turizm sektörüne adım attık. Hazır bir binayı alaraktan, bugünkü 2011 yılında açılan Key Otel'i meydana getirdik. Ama esas otel yapmak için, 1989 yılında yola çıktığımız, kendimize ait arsanın ki, belki bugün gündemi teşkil eden yere bir türlü projemizi gerçekleştiremedik. Hilton Oteli karşısındaki arsanın durumu artık o kadar çok konuşuldu, yazıldı ki, buna rağmen ortada netice olarak mutlu bir son yok.
8 KATLI OLACAK
Benim için oranın çok büyük manevi değeri vardır. Çünkü 1940 yılında bizim babamız burasını arsa olarak alıyor ve harbin en civcivli yıllarında 1941 yıllarında o günkü tütün deposunu inşa ediyor. Burası o zaman 9 bin lira değer ile alınıp üzerine yapılan binaya 325 bin lira masraf edilerek 4 katlı ve 6 bin metrekare bir tütün deposu olarak inşa ediliyor. Ancak bu değerlerin içindeki bu binanın değerinin yerinde bugün yeller esiyor. Esasında bu arsa 1870 yılında Fransızlar tarafından parselasyon yapılmış ve teşekkül etmiş bir ada. Bir parsel, onu değiştirmeniz mümkün değil. Bu nedenle buraya bütün kısıtlamalar neticesinde verilen imar dairesinde bir otel inşa etmek istiyoruz. Bütün gayemiz ve amacımız buraya şuanda hazırlanmış olan çok güzel bir otel projesini inşa etmektir. Güzel bir otelin şartlarının hazırlamasının gayreti içindeyiz. Takdir edilir ki bir otelin otoparksız olması söz konusu olamaz. Yerin altında bir otopark ve 8 kat olarak modern bir binaya yakışır bir yüksekliğin temin edilmesi şart olmuştur.
Muhakkak yukarıda da bahsettiğim gibi insanlar için bazı şeyler maddi değerinden fazla manevi değerlere yer verilir. Burası da bizim babamızdan gelen ve altı kardeşe veraset olarak kalan bir yer. Biz yıllarca bu verasetin aileni dışına çıkmaması için büyük mücadeleler verdik. Netice itibariyle burası tek başıma bana kaldı. Benimde bütün arzum 60 yıla varan bu büyük mücadelenin sonucu olarak bu yere sıradan bir gayrimenkul binası yerine İzmir'e ve ailemize yakışır güzel, modern bir otel inşa etmek. 25 yıldır bunun çalışmalarını gayretini gösteriyoruz. Düşünün ki bugüne kadar hazırlanmış 8-9 proje hiçbir neticeye ulaşmamış şu anda İzmir'in en güzel noktalarından bir tanesi atıl vaziyette geleceğini bekliyor. Buraya hazırlanmış olan projeye uygun bir otelin yapılması ile eminim ki İzmir şehri de çok şey kazanacaktır. Biz mesela Key Oteli yaptığımızda, "Burası bizim turizm okulu olur" dedim. Şimdi ben yaşadıklarımı görünce başka oluyor. Karşıdan baktığınızda başka, içine girince başka oluyor. 25 yıldır İzmir'in en gözde yerlerinden birinde bir projenin gerçekleştirilemediğini kime söyleseniz inanmaz. Neler neler yaşadık. Hakaret edenler oldu, telefon edenler oldu, mektup yazanlar oldu. Çünkü herkesin dikkatini çeken bir yer. Sonra çatıda bir çökme oldu. Binayı yıktık. Orası boş kaldı. İşin sonuna geliyoruz. Yıllarca Konak Belediye Meclisi'nden gereken kararları bir türlü çıkaramadık. İstediğimiz tek şey bu güzel arsanın otoparkı olan güzel bir otele dönüşmesidir.
'SİYASETÇİLERİN EXPO'YU KAZANMA HEVESİ AZALDI'
Bazı platformlarda iddia edildiği ve tartışıldığı gibi İzmir'in geri kalmışlığı üzerine yapılan bir takım iddialara ve İzmir'in geri kalmışlığına inanmıyorum. Bu konuda benim takip ettiğim bir takım istatistikler bir takım geçmişten aldığım örnekler ve yıllar içinde yaşadıklarıma baktığımda böyle bir menfi iddiayı kabul etmek istemiyorum.
EXPO 2020 inşallah alınır. Bu sayede İzmir'e ekstra yatırımlar yapılacağı ve İzmir ekonomisine büyük bir canlılık geleceği bir gerçek. Ancak bazı olaylara baktığımızda siyasetin EXPO'nun alınış konusuna nasıl baktığına dair bugün için bir değerlendirme yapmak zor görünmekte. Daha önceleri sanki siyaset bu konuya daha hevesliydi şimdi durma ve geriye gitme ilginin azalması gibi bazı düşünceler söz konusu.
DİĞER
EN SON HABERLER
- 1 Bodrum yeni yılda Paris’le yarışacak
- 2 Avşar Emaye ihracatı ile yıldızlaştı
- 3 İkbal Thermal Hotel & SPA dünya üçüncüsü
- 4 Artuk Aviation ihracata başlıyor
- 5 Atom Karınca’nın hedefi büyük
- 6 Avrupa’nın ilk ve tek yanmaz bandını ürettiler
- 7 Ödüllerini Bakan Varank’tan aldılar
- 8 Oruçoğlu Yağ Afyon’un gururu
- 9 Türkiye’nin ilk yeşil OSB’si olacak
- 10 Termal otellere örnek oluyor