Kadınlara şiddetin odağında erkek var

İzmir Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı ve Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, "Kadına yönelik şiddetin odağında erkekler var. Buna karşın çözümü de yine erkeklere bağlı. Erkekler, kadınların dünyasını, duygusunu, ruhunu anlamalı ve sevgiye, saygıya dayalı, güven içinde ortak yaşamı benimsemelidir" dedi. Aslan, yerel yönetimlerin de şiddetin önlenmesine doğrudan katkı yapabileceğini vurguladı. Türkiye'nin "Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi"ni TBMM'de onaylayan ilk ülke olduğunu, her 25 Kasım ya da 8 Mart tarihinde konunun gündeme taşınması ile varolan sorunun ortadan kalkmadığını belirten Aslan şöyle dedi: "Eğer bu yeterli olsaydı, son 5 ayda 89 kadın şiddete maruz kalarak öldürülmemiş olur, işsiz ve eğitimsiz kadın kalmaz, kadınlar aktif siyasette erkeklerle eşit düzeyde yer alırdı. Oysa bütün göstergeler kadınların aleyhinedir. Şiddetin kaynağı, kadının eğitimsiz bırakılması, ekonomik bağımsızlığa kavuşturulmaması, işsiz kalması, örgütsüzlüğü ve bunların yanında toplumsal duyarsızlık, kadın-erkek eşitsizliği, ayırımcılık, erkek egemen kültür ile feodal yapıdır" dedi. Örf, adet, dini gelenek, kültür ve namus anlayışının da buna neden olduğunu ancak bunun bir mazeret sayılamayacağını kaydeden Aslan, şiddetin sosyal maliyetinin de büyük olduğunu söyledi.
BELEDİYELERE GÖREV
Şiddetin temel insan hakkı ihlali olduğunu belirten Aslan şunları ekledi: "Problemin odağında yeralan erkekler aynı zamanda çözümün de anahtarı durumunda. Erkekler kadınların dünyasını, duygusunu, ruhunu anlamalı ve sevgiye, saygıya dayalı, güven içinde ortak yaşamı benimsemelidir. Ayrıca erkeklerin şiddet kullanma eğilimini ortadan kaldıracak ekonomik, sosyal, kültürel ve psikolojik ortamı hazırlamak, çağdaş devletin ve yerel yönetimlerin yurttaşlara karşı temel görevi ve sorumluluğudur. Töre cinayetiyle öldürülmek, fiziksel ve sözel şiddet görmek, dört duvar arasına kapatılmak, eğitimsiz, işsiz, yoksul ve güvencesiz bırakılmak kadınlarımızın kaderi olamaz, olmamalıdır. Yerel seçimler kadınlarımız için de yaşamsal bir önem taşımaktadır. Yerel yönetimler, kadına yönelik şiddet ve kadın hakları konusunda ağır görevle ve sorumlulukla karşı karşıyadırlar. İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan aday adayı olarak, kadınlarımıza çok özel ve büyük önem veriyorum. Belediyeler, güvenlikli kadın sığınma evleri oluşturmalı, kadın istihdamını özendirmeli, istihdam garantili beceri kursları açmalı, şiddet görmüş kadınlar ve çocukları şikayete ve isteğe bağlı olmaksızın belediyeler tarafından koruma altına alınmalıdır."