Çarşamba 22.01.2014

CAN AKSIN: Gerçek dost kim?

Ayvalık'ta adaylar kesinleşip, seçim büroları peş peşe açılmaya başlanınca, çeneler de açılır oldu. "Aynı gün açılış yaptılar ama bilmem kiminki çok daha kalabalık ve çok daha coşkuluydu." "Aaaa!... Gördün mü, daha düne kadar kimin yanındaydı, meclis üyeliği güme gidince hemen saf değiştirdi" sözleri, arkadaşların, dostların bir birlerini neredeyse kıracak şekilde tartışmaları oldukça arttı. Oysa herkesin Ayvalık için, Ayvalık'ın daha iyiye daha güzele gitmesi, sorunlarını çözmesi için uğraşması gerekiyor. Tabi bunu da "rakipleri kırmadan" yapmaları, centilmence davranmaları şart. Ayvalık Belediye başkanlığı demek "Ayvalık halkına hizmet yeri" demek. Adayların taraftarları, dostları bir birlerini kötüleyeceğine, bu hizmet yolunda, adayların programlarını tartışmalı. Eksiğini fazlasını söylemeli. Dostları, arkadaşları gündeme getirilerek, "Böyle birinin peşinden ben nasıl giderim" denmemeli. Bence adaylar her gün bir projelerini Ayvalık halkına açıklamalı ve bunun "tartışmasını" yapmalı. Bu projeleri kimlerle, hangi ekiple, nasıl yapacak ve hangi sonuçlar alınacak, açıkça ortaya konmalıdır.

DEDİKODULAR YARAR GETİRMEZ

Yoksa, "Ben bilmem hangi adayla beraberim" diyen bir taraftarın sözleri, sanki adayın sözüymüş gibi ortalığa dökülür ve hiç de hoş karşılanmayacak bir durum ortaya çıkar. Kısır çekişmeler, olmayan sözlere laf yetiştirmeler, dedikodular Ayvalık'a bir yarar getirmez. Adaylar, taraftarlarıyla değil, kısa ve uzun dönemde gerçekleştirmeyi umdukları plan ve projeleriyle ortaya çıkmalı. Ayvalık halkı da bu projelere ve ekiplere bakarak gözünün tuttuğu adaya oy vermeli. Ayvalık'ta, "Şu şunun adamı, bu bunun adamı" gibi sözleri duydukça aklıma hep Ankaralı Hacı Bayram Veli ile Sultan II. Murat'ın ilişkisi geliyor. Ders gibi bir örnek olduğu için aktarayım.
İBRETLİK BİR ANLATI
Hacı Bayram Veli, Sultan II. Murat'ın saygı duyduğu, 1352-1429 tarihleri arasında yaşamış olan bir Türk mutasavvıf, bir manevi önderdi. Hükümdarın Hacı Bayram Veli'ye saygısı o derece çoktu ki, onun müritlerinden vergi almıyordu. Ama ne var ki, bütün Ankara halkı "Veli'nin müridi" olduğunu iddia ediyordu! Ankara'da kimden vergi istense "Ben Hacı Bayram'ın müridiyim" deyip işin içinden sıyrılıyordu. Bir gün "Ben Hacı Bayram'ın müridiyim" diyerek vergi vermeyenlerin sayısını öğrenen Sultan II. Murat, Hacı Bayram'a bir mektup gönderir. "Gerçek müritlerinizin sayısını bana bildiriniz. Müritlerinizden vergi alınmayacak" der. Hacı Bayram, devletine saygılı bir bilge kişiydi. Kendisine bağlılığın kötüye kullanılışından da şikayetçiydi. Sultanın mektubunu fırsat bilerek, müritlik iddiasındaki herkese "falan gün, falan yerde toplanın" diye haber saldı. O gün Ankara halkı, şeyhlerinin davetine uyarak bildirilen yere akın ettiler. Hacı Bayram, bir tepeciğin üzerini kurduğu kıl çadırından çıkarak kalabalığa sordu: " Beni seviyor musunuz? - Elbette seviyoruz. Canımız yoluna feda olsun. - Bugün bana inananları şu çadırda, bir bir kurban edip, Cennet'e göndereceğim. İlk kurban gelsin. Kalabalıktan bir kişi çıktı. Hacı Bayram onu çadıra aldı. Çadırda önceden hazırlattığı koyunlardan birini kestirerek, kanını dışarı akıttırdı. Dışarıdakiler, adamın gerçekten kurban edildiğini sanarak ürperdiler. Hacı Bayram dışarı çıktı. "Bir kişi daha gelsin" dedi. Bir adam daha çıktı. Onu da çadıra alıp aynı işlemi yaptı. Sonra dışarı çıktı, bir kişi daha istedi. İşin şakaya gelir yanı yoktu. Giden gelmiyordu. Bu defa bir duraksama görüldü. Yine de bir kadın öne çıktı. Hacı Bayram onu da çadıra aldı. Aynı durum tekrarlandı. Dördüncü davette tek kişi çıkmadı. Hacı Bayram, Sultan Murat'a şu cevabı yazdı: "Sultanım, vergiden bağışlanmak üzere müritlerimi sormuştunuz. Benim gerçek müritlerim, iki er kişi ile bir hatun kişiden ibaret üç kişidir."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.