Deprem korkuttu
Dün Ege Denizi'nde 6.5 şiddetindeki sarsıntı tüm bölgede hissedildi. Can ve mal kaybının olmaması sevindirdi. Uzmanlar yaşanan depremin sürpriz olmadığını söyledi
'SÜRPRİZ DEĞİL'
Uzmanların ortak görüşü, "Bu deprem karada olsaydı İzmir için yıkıcı sonuçlar doğururdu" oldu. Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Zafer Akçığ, "Yerin 11 kilometre altında meydana geldiği için sığ bir deprem olarak değerlendirebiliriz. Çok geniş bir alanda hissedildi. Bu depremin başka depremleri etkileyip etkilemeyeceğini söylemek için çok erken. İzmir'in de içinde bulunduğu Batı Anadolu Fay Hattı'ndan bağımsız olarak meydana geldi. Ancak depremin nereden ne zaman geleceği belli olmaz. Bu yüzden her daim hazırlıklı olmalıyız" dedi. İzmir'in birinci derece deprem bölgesinde olduğuna işaret eden Akçığ, 2013 yılında İzmir metropol merkezi ve Ailağa'da ölçümler yaparak, kentin tüm jeofizik bilgilerine sahip olduklarını kaydetti. Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Atilla Uluğ ise, yaşanan depremin sürpriz olmadığının altını çizerek, "Bu deprem kesinlikle sürpriz değil. 1 senedir Gökçeada ve çevresinde hareketlilik vardı. Bundan sonra da deprem olabilir. Bunu kestirmek şu an için zor. İzmir, bu depremden direkt olarak etkilenmedi. Denizde olduğu için hissedilen bölgelerde de mal ve can kaybına neden olmadı. Ancak biz bilim adamlarının en çok korktuğu karada faylanma dediğimiz olay gerçekleşirse yıkıcı sonuçlar meydana gelebilir" diye konuştu. Bu büyüklükte bir depremin karada yaşanması halinde İzmir'de yıkımların olabileceğinin altını çizen Uluğ, "İzmir'in Deprem Master Planı'nda yıkıcı deprem ölçeği zaten 6,5'dir. Eğer bu deprem karada olsaydı büyük bir felakete yol açabilirdi. Bu deprem bize bir kez daha İzmir'in en önemli sorunlarından birinin kentsel dönüşüm olduğunu bir kez daha hatırlatmış oldu" dedi.
'TETİKLEYEBİLİR'
UDİM (Ulusal Deprem İzleme Merkezi) Müdürü ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Doğan Kalafat ise, "Deprem büyük bir alanda hissedildi. Kuzey Ege en aktif yerler arasında. Kuzey Anadolu fay hattı 1999'da meydana gelen depremde İstanbul içine kadar ulaşmıştı. Onun ötesinde kırılmayan bir kesim var. Bununla beraber 1912 yılında Saros Körfezi'nde kırılan bir fay var. 1912'de kırılan bu fay, Gökçeada açıklarından geçerek Yunanistan'a kadar uzanıyor. Depremin gerçekleştiği fay hattına bitişik faylar Saros Körfezi ve Yunanistan, yani böyle bir tetikleme olacaksa, gerçekleşecek ileri bir depremin o bölgelerde olma ihtimali var. Ama 6.4'lük bir depremin çok büyük bir depremi tetikleyeceğini düşünmüyorum" dedi.
EN SON HABERLER
- 1 Bodrum yeni yılda Paris’le yarışacak
- 2 Avşar Emaye ihracatı ile yıldızlaştı
- 3 İkbal Thermal Hotel & SPA dünya üçüncüsü
- 4 Artuk Aviation ihracata başlıyor
- 5 Atom Karınca’nın hedefi büyük
- 6 Avrupa’nın ilk ve tek yanmaz bandını ürettiler
- 7 Ödüllerini Bakan Varank’tan aldılar
- 8 Oruçoğlu Yağ Afyon’un gururu
- 9 Türkiye’nin ilk yeşil OSB’si olacak
- 10 Termal otellere örnek oluyor