Son çaresi buydu
Henüz 20 yaşındaki genç kız, erkek arkadaşının şiddetinden kurtulmak için ameliyatla yüzünü değiştirecek. Türkiye'de ilk kez bu kararı aldıran avukat Mehmet Harun Elçi, genç kızın dramını anlattı, "Yapacağı başka bir şey yoktu" dedi
Şehir değiştirirken İzmir'e geldiğinde, Baro vasıtasıyla geldi. Bizim Aile Mahkemesine ilk yaptığımız müracaat reddedildi. "Tanık Koruma Kanunu'nun şu maddesi gereğince şu kararları alın" diye müracaat ettik mahkemeye, ama reddetti. Biz ısrarcı davrandık, "Kabul etmiyoruz" dedik. Aile Mahkemesi biraz daha kapsamlı araştırma yaptı. MİT'e, emniyete, nüfus müdürlüğüne, icra müdürlüklerine yazdı. "Neden bu kız ismini değiştirmek istiyor bir sorun var mı?" diye. Sıkıntı olmadığını görünce talebimizi kabul etti.
Ailesinden de gerekli desteği göremiyor. Şehri terk edip kadın sığınma evine yerleşiyor. Çocuk yerini bir şekilde öğreniyor. Birkaç şehir değiştirmek zorunda kalıyor.
Sadece kadın sığınma evine yerleştiriyor. Şikayeti var savcılığa. Sadece para cezası alıyor. Hürriyeti bağlayıcı ceza olmuyor.
Ceza Hukuku'nda kişinin hürriyetini bağlamak için mutlaka kesin ve net deliller olmalı. Çocuğun şiddet yaptığı dönemde ya tanıklık yapmak istememişler ya da kamera görüntüsü vs olmadığı için tutuklanması sağlanamıyor.
SORU İŞARETLERİ VAR
Tabii son çare. Düşünsenize şiddet gösteren bir insan yüzünden fizyolojik görüntünüzü değiştirmek zorunda kalıyorsunuz. Bu şiddeti yaratanın cezalandırılması esas olan. Olayın ilk olması herkesin dikkatini çekti. Tanık Koruma Kanunu'ndan hala çok istifade eden yok. Nisan ayı içinde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Tanık Koruma Kanunu kapsamında sadece 1 2 kişinin estetik cerrahi yoluyla fizyolojik görüntüsünün değiştirildiğini açıkladı. Kadın şiddeti nedeniyle bu bir ilk olacak.
Süreç noktasında savcılığın da ilk işi olması ve mahiyeti gereği biraz acemi olduğunu söylemek mümkün. Onlar da net bir fikre sahip değiller. Bakanlıkla istişare halindeler. Aile Mahkemesinin verdiği kararı icra edecek merci, savcılık. Estetiği, randevuları vs. kim yapacak diye soru işareti var.
O konuda birtakım soru işaretleri var. Bunu devlet yapmayacaksa kişi dışarıda kendiliğinden de istediği bir cerraha giderek operasyon geçirebilir. Bizim bu müracaattaki amacımız, devlet eliyle bu işlemin gerçekleşmesi. Kaldı ki kişi, şiddet nedeniyle korktuğu, dışarıya adım dahi atamadığı için, doğal olarak çalışamıyor. Zaten öğrenci. Herhangi bir birikimi olmadığı için devlet eliyle yapılması zorunlu. Devletin pozitif koruma yükümlülüğü kapsamında yerine getirmesi gereken bir yükümlülük. Dolayısıyla bunun yasal dayanağı da Tanık Koruma Kanunu madde 19. Estetik giderleri, İçişleri Bakanlığı bütçesindeki ödenekten karşılanıyor.
SADECE ADLİ BİR OLAY DEĞİL
İşin ilginç tarafı, benim canımı sıkan bir nokta oldu bu süreçte. Bir ceza hukukçusu olan Prof. Dr. Ersan Şen'in, "Kararın yasal dayanağını göremedim" gibi bir ifadesi oldu. Onun gibi ceza hukukçusunun açıp yasayı, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Yasa kapsamında 4. Maddenin atfıyla 726 Sayılı Tanık Koruma Kanununun 5. Maddesinde birtakım düzenlemelerin öngörüldüğünü görmesi gerekirdi. Bu, yüzünün estetik cerrahi ile müdahale edilecek şekilde değiştirilmesi, eğitim gördüğü kurumun değiştirilmesi ve tüm kimlik bilgilerinin değiştirilmesi gibi birtakım düzenlemeler öngören bir yasa.
Açtığımız her boşanma davasında, şiddet var. Bize gelen boşanma davalarında kadın vekilliğini yürüttüğümüz davaların neredeyse 4'te 3'ünde şiddet var. Şiddet fiziki olabildiği gibi psikolojik de oluyor.
Bu meseleyi sadece adli bir vaka olarak değerlendirmek de doğru değil. Multidisiplinel olarak almak gerekiyor. Medikolegal tarafı da var işin. 2002 yılında Dünya Sağlık Örgütü, kadın şiddetini bir hastalık olarak tanıdı. Tabii sadece bir hastalık değil, aynı zamanda bir insan hakkı ihlali. Bunun çözülmesi sadece adli önlemlerle olmaz. Toplumun bu konuda bilinçlenmesini sağlamak, bu tip durumlarda kadınların adli makamlara daha rahat ulaşmasını sağlamak lazım.
Aslında müvekkilim son derece şık, güzel bir bayan. Fiziksel özelliklerinden hiçbir rahatsızlığı yok. Ancak içinde bulunduğu durum, onu maalesef bu kararı almak zorunda bırakmış durumda.
Karardan mutlu. Şaşırdı da emsali olmadığı için. Ailenin Korunması Hakkında Kanunla istifade edebileceği hakları anlattım. Kendisi de bunu kullanmak istedi. Şimdi iyi ama estetik operasyonlardan sonra psikolojik destek alacak.
EN SON HABERLER
- 1 Bodrum yeni yılda Paris’le yarışacak
- 2 Avşar Emaye ihracatı ile yıldızlaştı
- 3 İkbal Thermal Hotel & SPA dünya üçüncüsü
- 4 Artuk Aviation ihracata başlıyor
- 5 Atom Karınca’nın hedefi büyük
- 6 Avrupa’nın ilk ve tek yanmaz bandını ürettiler
- 7 Ödüllerini Bakan Varank’tan aldılar
- 8 Oruçoğlu Yağ Afyon’un gururu
- 9 Türkiye’nin ilk yeşil OSB’si olacak
- 10 Termal otellere örnek oluyor