Tesis yapıldıysa onu işleteceksin!

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, Türkiye'de çevre konusunda Avrupa Birliği (AB) standartlarına ulaşılabilmesi için 68 milyar avroluk yatırım yapılması gerektiğini bildirdi. Öztürk, Ege Bölgesi Sanayi Odasında (EBSO) düzenlenen "Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre İstişare Toplantısı"nın açılışında, katı atık bertaraf tesislerinin yetersizliğinin, İzmir'in en büyük sorunu olduğunu söyledi. İzmir Büyükşehir Belediyesine çalışmaları hızlandırma çağrısında bulunan Öztürk, "Sonraki süreçle ilgili bakanlık olarak her tür çalışmaya hazırız. Gelin, İzmir'de vahşi depolama alanlarına son verelim" dedi.
EY BELEDİYE!
Çevre konusundaki sorunlardan birinin tesislerin yapılması ancak işletilmemesi olduğunu anlatan Öztürk, "İzmir Körfezi'ne kolektör yapıldı tamam, bu doğru adım. Ama ey belediye, bunu işleteceksin! İşletmezsen körfezi kirletirsin. Kirlettiğin bir alanı işletme maliyetin de artar" ifadesini kullandı. İzmir'in gürültü haritasını çıkaracaklarını belirten Öztürk, şöyle konuştu: "Türkiye'de en büyük çevre yatırımı yapması gereken kurumlar belediyelerimiz. Elimizden geldiğince belediyelerimizle el birliği yaparak, bir noktaya geleceğiz. Bu bölgede en büyük kirletici kaynaklarından biri Gediz. Gereken yatırımlar ve önlemlerle ilgili tüm detaylar, raporlandırıldı. Önümüzdeki süreçte tüm belediye ve sanayicilerle görüşmeye devam edeceğiz." Türkiye'nin, 436 mavi bayraklı plajla, Yunanistan'ı geçip dünyada ikinci sıraya yükseldiğine işaret eden Öztürk, İzmir'de 43 plajın mavi bayrak aldığını, bunu daha da artırmayı hedeflediklerini dile getirdi. Gediz Havzası'nın kirlenmesinin önüne geçilmesi için de bir yol haritasını devreye soktuklarını anlatan Öztürk, "En büyük kirletici kaynağımız Gediz. Gediz ile ilgili tüm kurum ve kuruluşlarla yol haritasını ortaya koyduk" diye bilgi verdi. Öztürk, AB normlarına uyum amacıyla yapılan düzenlemelere ilişkin, "Türkiye'nin çevre konusunda AB standartlarına ulaşması için sanayicisinden belediyesine 68 milyar avroluk yatırım yapmamız gerekiyor. Çevreyle ilgili tüm hassasiyetleri yerine getiren tesisler, plaket dışında, sistem içerisinde ödüllendirilmeli" değerlendirmesinde bulundu. Kentsel dönüşüm çalışmalarına da değinen Öztürk, şunları kaydetti: "Yürüyüş ve ulaşım aksına entegre bisiklet yolları, kişi başına en az 10 metrekare yeşil alan, donatı alanları ve sosyal alanlar ile şehir mimarisine uygun binaların bulunduğu sürdürülebilir şehir konseptini, İzmir'de de önümüzdeki süreçte başlatıyoruz. İzmir ve Van'daki şehir mimarisi aynı olmamalı. Bu çerçevede, bakanlığımıza 5 sosyolog aldık. Sulukule'dekilere, yere yakın evde oturmaları, karşılıklı muhabbetleşmeleri ve iletişimleri yüksek olduğu dikkate alınmayıp, 'Buradan çıkacak filan yerde oturacaksınız' dendi. Bu insanlar götürüldükleri apartmanlarda oturmadı. Şimdi benzerini Sakarya'da yapıyoruz. O vatandaşın sosyolojik yapısına uygun kat, renk ve mimaride evler yapıyoruz. Muhabbet ve diyalogların azaldığı şehirlerde yaşıyoruz. İnsanları artık binalara hapsetmemeliyiz."
REKABET DAHA DA KIZIŞIYOR
EBSO Başkanı Ender Yorgancılar da, Bakanlıkla diyalog ve işbirliği sürecinden memnun olduklarını ifade ederek, şunları söyledi: "Diyalog ve işbirliğimiz uzun süredir devam ediyor. Bu olumlu yaklaşımdan son derece memnunuz. Mevzuat yoğun. Yeni yönetmelikler de yüklenmektedir. Yeni çıkan yönetmelikler tek bir yönetmelik altında toplanırsa bürokrasi azaltacak ve sanayicimizi rahatlatacak. İzin ve lisans başvurusunda zaman kaybı ve sorunlar yaşamaktaydık. Çevre ve diğer mevzuatların uygulanmasında sistemimizi kolaylaştıran düzenlemeler sanayiciler açısından son derece önemli."