AHMET UZAN: İzmir, bilimin merkezi oluyor

Uzun zamandır böylesine gururlanmamıştım. Ekip arkadaşlarımız Bahri Okumuş, Ertan Gürcaner ve Onur Tungut ile Dokuz Eylül Üniversitesi'ne gittik. Burada Rektör Prof. Dr. Mehmet Füzün, Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Biyotıp ve Genom Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Öztürk, DEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Halil Köse, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Özgören ve dünyanın birçok ülkesinden bilim adamlarını karşımızda görmek çok güzeldi. Bu ekibin anlattıkları, hatta müjdeleri de diyebiliriz, her geçen dakika heyecanımızı artırdı. Evet, İzmir'e yapılan dev sağlık yatırımını anlatıyorlardı. Güncel sorunlara odaklanıp neleri gözden kaçırdığımızı anladık. Dokuz Eylül Üniversitesi'nin sağlık yerleşkesinin içinde kurulan İzmir Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsü, artık açılış için gün sayıyor. 9-10-11 Eylül tarihlerinde bu büyük yatırımın açılışı yapılacak. Bu merkezin özelliği, akıllı ilaçların üretilecek olması. Yani öyle ilaçlar üretilecek ki, örneğin sadece kanserli organı iyileştirecek, yan etkileri olmayacak yani saçlarınız dökülmeyecek. Ayrıca özel hastalıkların tedavisine yönelik yeni ilaçlar da geliştirilecek. Böyle bir merkez Türkiye'de ilk kez kuruluyor. Bunun için de Dokuz Eylül Üniversitesi'nin, yani İzmir'in seçilmiş olması da çok önemli.
ÖZTÜRK'ÜN GELİŞİ MİLAT OLDU
Merkezin temeli, 2006 yılına dayanıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başbakanlığı döneminde İzmir'e geliyor. Üniversite yönetimi bu merkezin hayata geçmesi için destek istiyor. Projenin mükemmelliği karşısında heyecanlanan Erdoğan da 250 milyon liralık yatırımı sağlama sözünü veriyor. Çalışmalar, Mehmet Füzün'ün göreve gelmesiyle hızlanıyor. Rektör Füzün, bu alanda dünyanın en iyilerinden biri olan Prof. Dr. Mehmet Öztürk ile görüşüp ikna ediyor. Öztürk'ün gelişi milat oluyor ve dünyanın birçok ülkesinden bilim adamları İzmir'in yolunu tutuyor. İzmir'in sağlık ile ilgili hedefleri olduğu biliniyor. Bu merkez de hedeflere önemli bir katkı sağlayacak. Bu merkezde keşfedilecek her yeni ilaç, İzmir'e yeni istihdam imkanları getirecek, kentin tanıtımına katkı sağlayacak. İzmir'e yatırım yapılmadığı yönündeki eleştirilere de en güzel cevaplardan biri olan Biyotıp ve Genom Merkezi, İzmir'in üniversiteler kenti olma yönünü de güçlendirecek. Ayrıca yıllardır Türkiye'de yaşanan orta gelir tuzağı sorununun çözümü için böyle tesislerin ne kadar önemli olduğu da ortada. Keşifler yapacaksınız, katma değeri yüksek ürünler üreteceksiniz ki, kişi başına düşen milli gelir yükselsin. Dedim ya, uzun zamandır böyle gurur duymamıştım. Bu tesis için emeği geçen herkese ne kadar teşekkür etsek az...