DEÜ’de yeni Aziz Sancarlar yetişecek

Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi'nde iki dönem dekanlık yapan, 2011'den bu yana da rektör yardımcılığı görevini üstlenen Prof. Dr. Halil Köse, haziran ayında yapılacak rektörlük seçiminde aday olduğunu açıkladı. 70 bini aşan öğrenci sayısı ile öğrenci sayısı bakımından İzmir'in en büyük üniversitesi olan Dokuz Eylül'ün, eğitimdeki başarısının yanı sıra Ar-Ge, inovasyon ve üniversite - sanayi işbirliği alanlarında dev yatırımlarla ilerlediğini ifade eden Prof. Dr. Halil Köse, "Başlatılan projelerin devamlılığı ve yakalanan gelişme ivmesinin katlanarak artması için, bugüne kadar yürüttüğüm yöneticilik görevlerinin deneyimi, edindiğim bilgi ve birikimle önümüzdeki dönem rektörlüğe adayım. Amacımız, İzmir'i başta sağlık olmak üzere Türkiye'nin inovasyon ve yenilik üssü yapmak. Doğu Avrupa'nın en büyüğü olan İBG - İzmir'i (İzmir Biyotıp ve Genom Enstitüsü) dünya çapında tanınan bir enstitü haline getirerek, Nobel Ödüllü yeni Aziz Sancar'lar yetiştirmeyi hedefliyoruz" dedi. Rektörlük seçiminde toplam 1600 yardımcı doçent, doçent ve profesör oy kullanacağını belirten Prof. Dr. Halil Köse, "Bu oyların yarısındawn fazlasını alacağımı düşünüyorum. Rektörlük deneyim gerektirir. Üniversiteyi başarılı bir şekilde yönetmek iyi tanımaktan ve deneyimden geçer. O açıdan kendimi hazır hissediyorum. Çok rahat bir şekilde rektörlük yapabileceğimi düşünüyorum. Amacımız sıradan bir öğrenci yetiştirmek değil. Hedefimizi; araştıran, sorgulayan, yaşam boyu öğrenme felsefesini benimsemiş, analiz - sentez yapabilen, kendi çıkarlarını ülke çıkarlarının önüne koymayan öğrenci profili yetiştirebilmek. Sahip olduğumuz bilgi potansiyelini, üretime dönüştürüp, Ülkemizin geleceğine hizmet edeceğiz" diye konuştu.
ÖNCÜ VE ÖRNEK OLDUK
Temel hedefinin Dokuz Eylül Üniversitesi'ni 'Dokuz Eylül'lü olmanın gururu ve aidiyet duygusunu pekiştirecek bir barış ortamında, tüm kurum ve kuruluşlarla uyumlu çalışan bir çatı olarak yönetmek olduğunu dile getiren Prof. Dr. Halil Köse, şöyle devam etti; "Dokuz Eylül bugün kabuğunu kırıp dünyanın ilk 1000 üniversitesi arasına girmiş, ülkesine katma değer kazandıran, bilimi ve teknolojiyi üretime dönüştüren süreci yaşıyor. Biz üniversite yönetimi olarak, rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Füzün'ün liderliğinde büyük atılımlarla, Dokuz Eylül'ün vizyon ve marka değerleriyle 'öncü ve örnek' olduğumuzu düşünüyoruz. İzmir'i simgeleyen Dokuz Eylül adını bilimsel çalışmalarla duyuracak, dünyanın en saygın üniversiteleri arasında daha üst sıralara taşıyacağız."
İZMİR BİLİMİN ÜSSÜ OLACAK
İzmir Biyotıp ve Genom Enstitüsü'nün İzmir'in kurtuluşu olacağı ifade eden Prof. Dr. Halil Köse, "Bu, gerçekten çok önemli bir adım. ABD'deki Silikon Vadisi ne kadar önemli bir bilim ve araştırma merkezi ise biz de Türkiye için öyle olmak amacındayız. İzmir'i lider konumuna getireceğiz. İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi ile beyin göçüne son verip, ülke ekonomisini rahatlatacak, İzmir'e çağ atlatacak projeyi hayata geçirmiş olacağız. Bu tür projelerle İzmir bilimin üssü, sağlık inovasyonunun başkenti olacak" şeklinde konuştu.