Giriş Tarihi: 14.02.2023 11:44 Son Güncelleme: 14.02.2023 11:44

Turab Ne Demek? Ayağına Turab Olmak Ne Anlama Gelir, Divan Şiirinde Ne İçin Kullanılır?

Türkçedeki sözcüklerin anlamları ile ilgilenen kişiler için turab ne demek sorusunun cevabı merak uyandırıcıdır. Edebiyat ile ilgili araştırma yapanlar, Divan şiirinde turab ne anlama gelir ve neyi temsil eder diye sorabilir. Her ne kadar dilimize ait gibi görünse bile turab kelimesinin kökeni farklı bir lisana aittir. Deyim olarak da kullanılan ayağına turab olmak ne demektir?

Turab Ne Demek? Ayağına Turab Olmak Ne Anlama Gelir, Divan Şiirinde Ne İçin Kullanılır?

Turab ne demek diye merak edenler için bu kelimenin anlamı, "toprak ve toprak ile ilgili olan" demektir. Şairlerin eserlerinde geçen bir ifade olduğu için insanlar, Divan şiirinde turab ne anlama gelir ve neyi temsil eder diye sorar. Osmanlıca bir sözcük olan turab kelimesinin kökeni ise Türkçe değildir. Öte yandan, Alevi kültüründe yer alan ayağına turab olmak ne demek diye merak edenler olabilir. Peki turab sözcüğü ne anlama gelir?

Turab Ne Demektir?

Osmanlıca bir sözcük olan türab, aslında Arapçadan dilimize geçmiştir. Anlamı ise "toz ve toprak" demektir. Alevilikte ise oldukça önemli bir erdemi ifade eder. Hakikat kapısı makamlarından birincisidir. Türab olmak deyimi bu kültürde, "ayak toprağı" demektir. Bu makamların hepsi, iyi bir insan olmayı, Allah'a yaklaşmak için mütevazi olmayı ve her şey için ona şükretmeyi nasihat eder. Öyle ki, Allah'tan gelen her türlü şeyi kabul etmek gerektiğini söyler. Hakikat kapısının diğer makamları ise şunlardır:

Tüm insanları bir görme

Elinden geleni esirgememe

Kimsenin ayıbını görmeme

Tevhid anlayışında olma

Vahdet-i mevcut anlayışına sahip olma

Sırra vakıf olma

Seyrü sülüğünü tamamlama

Gerçeği saklamama

Münâcat ile müşahede

Ayağının türabı olmak ifadesi ise bir insanın başka bir insanın her isteğini yerine getirmesine ve ona köle gibi bağlı olmasına denir.

Divan Şiirinde Turab Ne Anlama Gelir?

Türab, günümüz Türkçesinde sık rastlanan bir sözcük olmasa da Osmanlıca eserlerde çokça yer aldığı görülür. Toz ve toprak anlamında kullanılmıştır. İlk olarak Kul Ali tarafından yazılan "Kıssa-i Yusuf" (1377) adlı eserde, "Gül Yañagı Soldı Nergisi Türāb" şeklinde geçmiştir.

Alevi-Bektaşi geleneğinin Yedi Ulu Ozan'ından biri olan Pir Sultan Abdal bir eserinde, "Türab içinde aceb görmüyor mu hiç rüya." demiştir.

Divan edebiyatının yanı sıra Halk edebiyatında da rastlanan türab sözcüğü, Yunus Emre'nin kaleme almış olduğu dizelerde şu şekilde geçer; "...Pınarın bendi boşandı, indi türaba döşendi…"