Vizyon değişikliğine büyüteç tutuldu

Türkiye 2023 Eğitim Zirvesi'nin öğleden sonraki oturumlarında da "Mesleki Eğitim" ve "Erken Çocukluk Eğitimi" başlıklı iki panel düzenlendi. Ölçme ve Değerlendirme Sınav hizmetleri Genel Müdürü Dr. Sadri Şensoy "2023 Eğitim Vizyonunda Ölçme Değerlendirme" başlıklı bir konuşma yaptı. Moderatörlüğünü Sabah Gazetesi Ekonomi köşe yazarı Şelale Kadak'ın yaptığı "Mesleki Eğitim" panelinde konuşmacı olarak Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Kemal Varım Numanoğlu ile SETA Eğitim ve Sosyal Politikalar Araştırmaları Direktörü Atilla Arkan katıldı. Numanoğlu, "Şu anki mesleki ortaöğretim kurumları olarak küresel turizmin parlayan yıldızıyız. 168 milyar ihracat ve 234 milyar ithalat ile en çok turist alan birinci ülkeyiz. Mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında 1 milyon 642 bin öğrenci var" dedi.
FARKINDALIĞI ARTIRACAĞIZ
Cumhurbaşkanı Recep Teyyip Erdoğan'ında da birçok platformda geliştirilmesi gerektiğine dikkat çektiği mesleki eğitimle ilgili hedeflerini anlatan Numanoğlu şu bilgileri verdi: "7 vizyon hedefi ile toplumsal farkındalık arttırılacak, İllere göre mesleki rehberlik sistemi kurulacak. Mesleki eğitimlerde alan güncellemeleri yapılacak. Eğitim ortamları iyileştirilip üretimin artmasına yardımcı olunacak. İTÜ'de açılan Mesleki ve Teknik Lise gibi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile ortaklaşa okul sayıları arttırılacak. Yerli ve milli savunma sanayinde ihtiyaç duyulan nitelikli insan gücü yetiştirilecek. 1.6 milyon öğrenci var ama bu okullarda yapılan anketlerde öğrencilerin meslek yerine AVM'lerde güvenlik görevlisi olmak istedikleri ortaya çıktı. Bunu nitelikli elemanlar yetiştirerek aşacağız"
MEDYANIN GÜCÜ ÖNEMLİ
Atilla Arkan ise "Küresel ve evrensel kriz nedeniyle yarınımızı görmekte zorlanır hale geldik. Çocuklarımızın geleceğini inşa etmek için istihdam garantili eğitime ağırlık verilecek. Özel sektörü batıda olduğu gibi mesleki eğitime yanaştırmalıyız. Yerelden ve yerinden yönetimle nitelikli öğrenciler yetiştirebiliriz. Mesleki ve teknik becerilere sahip öğrencilerin yetiştirilmesi gerekir. Sektörün yüzde 20'si aradığı elemanı bulamadığını söylüyor" dedi. Meslek liseleri ile yüksekokullar arasında kopukluk olmaması gerektiğini söyleyen Arkan "Üniversitelerin yüzde 15'i boş kaldı. Bu boşluğa yüzde 1-2 oranında öğrencinin kabul edilmesi ve yerleştirilmesi gerekir. Yükseköğretim ile mesleki eğitim bir arada değerlendirilmezse geleceğe sağlam zemin yaratılamaz. 2023 vizyonu ile mesleki sorunu çözeceğiz. 3 bin 700 mesleki okulumuz var. Biz çok büyük bir ülkeyiz. Eğitimde sektörel karşılığı olan alanları planlıyoruz. Gençlerimiz mesleki tercihlerini dizilerle belirliyor. Medyanın da burada çok önemli bir gücü var" diye konuştu.

ERKEN ÇOCUKLUK EĞİTİMİ
Günün son paneli olan "Erken Çocukluk Eğitimi"nin moderatörlüğünü ise Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu yaptı. Panale konuşmacı olarak İstanbul Aydın Üniversitesi'nden Prof. Dr. Belma Tuğrul, İstanbul Kültür Üniversitesi'nden Doç. Dr. Mehmet Toran ve Üsküdar Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nurper Ulküer katıldı. Ulküer, "2030 yılına kadar tüm erkek ve kız çocuklarının hazır olmaları için 'Kaliteli EÇG hedefi' ile yoksulluk, ekonomi ve sosyal sorunların halledilmesi gerekir. Okul öncesi eğitimden yararlanmasıdır. Şartları elverişsiz bölgelerdeki eğitim niteliğinin arttırılması ve eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasıdır. 5 milyon şartları elverişsiz öğrenci var. Türkiye'de yüzde 91 oranında okuma yazma oranı var. Peki yüzde 9'un şartları nedir? Evrensel kavramı kendi ülkemize uygulayacaksak belli ölçülerin ve verilerin ayarlanması gerekir. Özel çocuklara hizmet verecek okulların geliştirilmesi gerekir" dedi.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ANADOLU'YA DA YAYILMALI
PROF. Dr. Belma Tuğrul ise "Erken çocukluk eğitimini bir pazıla benzetiyorum. Erken çocukluk eğitimi alan çocuklar toplum içerisinde kendini farkettirir. Temel erken çocukluk eğitiminin tüm üniversitelerde yapılması gerekir. 35 yıllık anaokulu profesörüyüm görevim süresince erken eğitimin önemini çok iyi anladım" dedi. Doç.Dr. Mehmet Toran ise, "Türkiye şartlarına göre nitelikli, eğitimli, donanımlı üniversitelerden faydalanılarak kaliteli öğretmen yetiştirilmelidir. Doktoralı öğretmen sayısı Türkiye'de sadece 400 kişi. O da Ankara ve İstanbul'da yığılmış. Anadolu'nun diğer illerine yayılmamaktadır. Milli Eğitim'le üniversiteler iletişim içerisinde olmadan nasıl kaliteli öğretmenler yetiştirilecek. Meslek ve teknik alandaki öğretmenlerin de üniversitelerle iletişim içinde olması gerekir" şeklinde konuştu.
SÜREÇLER İYİLEŞECEK
ÖLÇME ve değerlendirme konusunda tematik bir konuşma yapan Ölçme ve Değerlendirme Sınav Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Sadri Şensoy da "2023 eğitim vizyonunda sınav sisteminde değişiklik olmadı sadece ölçülecek becerilerin tanımı yapıldı" bilgisini verdi. Eğitimin kalitesinin arttırılması için ölçme değerlendirme yöntemlerinin geliştirildiğini anlatan Şensoy şöyle konuştu: "Çocuklara sınav öncesi örnek sorular yayınlanarak beceri beceri yeteneğinin arttırılması sağlandı. Sahada çalışarak bunun geri dönüşümünü ölçüyoruz. Sınav süreçlerinde ani değişiklikler ve sürpriz yapmayıp süreçleri iyileştireceğiz. Cumhurbaşkanımızın belirttiği gibi öğrenci başarı izleme araştırmasıyla öğrencilerin üst düzey zihinsel özelliklere sahip olma yeteneklerinin ölçümüne katkı sağlamalıyız. 4-7-10'uncu sınıflarda matematik, fen ve Türkçe'den ucu açık sorular sorulacak. Nisan ayında öğrencilerin profilleri çıkarılarak neyi bilip bilmedikleri görülecek. Öğretmenler her öğrenciye aynı ödev verilmeyecek. Çocukların bilgileri ışığında farklı konularda ödevler verilecek. Not verilmeden öğrencilerin başarı izleme ve araştırması yapılacak. 81 ilde ölçme ve değerlendirme merkezleri açılacak. Okulları arası başarı farkını azaltmak için bu çalışmalar yapılacak. Sınavı amaç olmaktan çıkarıp araç olmasını sağlayacağız.