ÖTV ve KDV indirimlerinde son karar pazar günü

Sanayi ve Ticaret Bakanı Ergün, basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Gazetecilerin sorularını cevaplayan Ergün, 16 Haziran'da süresi sona erecek olan ÖTV ve KDV indirimleriyle ilgili kararın ne zamın açıklanacağı sorusu üzerine pazar günü bu konuda karar vermek üzere bir toplantı yapacaklarını söyledi. Vergi indirimleriyle yapılmak istenen şeyin, üretici ve tüketiciye psikolojik destek sağlamak olduğunu vurgulayan Ergün, parası olan ancak tedirginlik yaşayan insanların tedirginliğini kırmak ve
onları teşvik etmek için bu önlemlerin alındığını söyledi. "Üretici ve tüketici açısından amaç önemli oranda gerçekleşmiştir" diyen Bakan Ergün, bu teşviklerle vergi kaybı yaşandığı şeklindeki yorumlara da katılmadığını belirtti. Ergün, "Vergi indirimleri olmasaydı böyle bir satış olmayabilirdi ve böyle bir satış doğmayabilirdi. Maliyenin kasasına hiç vergi girmeyebilirdi. O zaman kayıp daha büyük olurdu.
Beklenmeyen vergiler Maliye'nin kasasına girmiş oldu" diye konuştu. Ergün, pazar günü yapacakları toplantıda 'piyasadaki bu hareketlilik kendi kendini sürükleyebilir mi, yoksa bir müddet daha desteğe ihtiyaç var mı?' sorusuna cevap arayacaklarını ifade ederek, desteklerin bir süre daha devam etmesi, vergi indirim oranlarının bir miktar azaltılarak bu desteklerin sürmesi ya da bazı sektörlerde durdurulup bazı sektörlerde indirimlerin devam etmesi yönünde karar alınabileceğini kaydetti. Bunlardan hangisinin tercih edileceğine henüz karar verilmediğini söyleyen Ergün, alınacak kararın pazartesi günü yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısından sonra açıklanacağını ifade etti. Ergün, hurda indirimi konusunun da otomotiv sektörü açısından önemli olduğuna işaret ederek, hurda indiriminin bu sistemin bir parçası olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceğine karar vereceklerini bildirdi.
Vergi indirimlerinin otomotiv sektöründe büyük bir canlanma sağladığına dikkat çeken Ergün, bu yılın Ocak-Mayıs dönemindeki otomotiv satışlarının, geçen yılın aynı dönemine göre daha fazla olduğunu vurguladı. Ergün, 2008 otomotiv satış rakamlarının, 2009 yılında da yakalanabileceği kanaatine sahip olduklarını açıkladı. Türkiye'nin otomotivde güçlü ülke olma özelliğini bu dönemde de sürdüreceğini ifade eden Ergün, verilen desteğin amaçlarından birinin de bu olduğunu söyledi. Otomotiv sektörünün büyük yatırımlarda teşvik gördüğüne işaret eden Ergün, şu anda Türkiye'de yatırımı bulunan bir otomotiv sektörünün ilave yatırım için hazırlık yaptığını ve yeni modeller üretmek istediğini söyledi.
Ergün, Türkiye'de yeni nesil otomobillerin üretiminin yapılmasını istediklerini ifade ederek, hibrit otomobil olarak bilinen yeni nesil otomobil fabrikası kurulması halinde Türkiye'nin o piyasada da iddialı hale geleceğini bildirdi. Ergün, geçtiğimiz günlerde açıklanan sektörel ve bölgesel teşviklerle ilgili soruları da cevapladı. Dünyanın ekonomik krizden çıkmaya başladığı bu dönemde ABD ve Avrupa'da yatırım yapmak isteyenlerin bir süre daha tedirginlik yaşayacaklarına işaret eden Ergün, bu ülkelerde ciddi sektörel kapanmalar yaşandığını ve bu alanda toparlanma yaşanmasının zaman alacağını söyledi. Yatırımcının tedirginliğinin süreceğini ve tasarruf eğilimi içinde olacağını vurgulayan Ergün, başka yerlerde yatırım yapmak isteyeceğini söyledi.
Türkiye'nin de tam bu dönemde yatırım yapmak isteyen yerli ve yabancı yatırımcıya önemli avantajlar sağladığına dikkat çeken Ergün, yatırımcıları Türkiye'ye çekmeleri halinde önmli bir başarı sağlamış olacaklarını ifade etti. Bu teşviklerin daha önce neden açıklanmadığına ilişkin eleştiriler de aldıklarını anlatan Ergün, "Dünyada belirsizliğin had safhada olduğu bir dönemde en popüler teşvik sistemini açıklasaydınız yüzüne bile bakan olmazdı. Herkes can derdindeydi. 8 ay önce teşvik sistemi açıklamanın hiçbir manası olmazdı. Hiçbir yatırım yapma eğilimi yoktu" şeklinde konuştu. Ergün, mevcut yatırımların neden teşvik edilmediği sorusu üzerine bu sistemin, yeni yatırımları ve yeni istihdamı teşvik etmeyi amaçlayan bir sistem olduğunu vurguladı. Bir yatırım yapmanın, bir düzen kurmanın kolay olmadığına işaret eden Ergün, "Öteki düzenini kurmuş, yatırımını yapmış, kara geçmiş" diye konuştu.
Sistemde yatırımının yarısını yapmış yatırımcıların lehine bir yaklaşım benimsendiğine dikkat çeken Ergün, teşvik gören bir sektörde ve bir bölgede bulunan yatırımının yarısını tamamlamış yatırımcının bundan sonraki yatırımlarının teşvik kapsamı içinde olacağını söyledi. Bakan Ergün, teşvik sistemi için yasal düzenlemeye ihtiyaç olup olmadığı sorusu üzerine iki konuda yasal düzenleme ihtiyacı olduğunu belirtti. Ergün bunlardan birinin kredi garanti kuruluşlarına kaynak aktarılması, diğerinin ise yatırım katkı payının üst sınırının yüzde 25'den yüzde 70'e çıkarılması olduğunu belirterek, bu düzenlemelerin Meclis'te bulunan tasarılara önergelerle ekleneceğini ifade etti.