"Türkler Almanya'ya hücum eder argümanı artık geçerli değil"

Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Rainhardt von Leoprechting, Avrupa Adalet Divanı'nın Alman sevkiyat firmalarına ait araçları kullanan Türk kamyon sürücüleri için Almanya vizesinin gerekli olmadığı kararının kamuoyunda büyük gürültü yarattığını belirterek geçmişten gelen kaygılara artık son verilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'deki ekonomik gelişmelere bakıldığında 'Eğer bugün sınırlarımızı açarsak Türkiye'deki herkes Almanya'ya gider' düşüncesinin gereksiz ve doğru olmayan bir yaklaşım olduğunu belirten Leoprechting, "Türkiye'de ortaya çıkan fırsatlar Avrupa'ya göre çok daha iyi durumda ve kapıların açılması halinde herkesin Almanya'ya hücum edeceği argümanı artık geçerli değil" dedi. Oda olarak Alman ve Türk hükümetlerini bu konuda ortak bir noktada buluşmaları ve problemi çözmeleri konusunda ikna etmeye çalıştıklarını kaydeden Leoprechting, "Alman hükümetiyle yaptığımız görüşmelerde geçerliliği olmayan geçmişten gelen kaygılara artık son verilmesi gerektiğini söylüyoruz" dedi. Türkiye'nin AB'ye katılımının söylenenlerin tam aksine çok büyük şans ve çok az risk taşıdığını dile getiren Leoprechting, Alman yatırımcılara Türkiye'nin fırsatlar ülkesi olduğunu söyleyerek onları ikna etmeye çalıştıklarını da anlattı.
BÖLGE İÇİN LAZIMSINIZ
TÜRKİYE'NİN etrafındaki komşu ülkelere bakıldığı zaman kendiliğinden stratejik bir güç olarak ortaya çıktığını belirten Leoprechting, "Bu da Türkiye ile güçlü bir ilişki içinde olmamızın önemini ortaya çıkarıyor. Türkiye'ye bölgedeki sorunların çözülmesi konusunda ihtiyacımız var. Bölgedeki sorunlar Türkiyesiz bir platformda çözülemez" dedi.
Partisi Türkiye karşıtı olunca istifa etti
36 YILDIR aktif üyesi olduğu Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi'nden (CSU) Türkiye karşıtı politikalarından dolayı istifa ettiğini açıklayan Leoprechting, eski partisinin seçim kampanyalarındaki ana mesajının, 'Türkiye'siz bir Avrupa Birliği' olduğunu söyledi. Leoprechting, şunları söyledi: "Böyle bir yaklaşım politik bir aptallık. Bu tamamen duygusal bir mesaj yaratmaktan başka bir şey değil. Bir yıl önce Avrupa Parlamentosu'na, Türkiye'nin AB'ye tam katılımı için destek veren parti lideri çok sık fikir değiştirmeye başladı. Ben de buna saygı duymuyorum. Bu gelişmeler beni kaygılandırdı ve istifa etmeme neden oldu."