Giriş Tarihi: 6.09.2009 10:24 Son Güncelleme: 6.09.2009 10:32

Kurul'dan memura destek

Uzlaştırma Kurulunun memur maaşlarına ilişkin kararının gerekçesinde, memur konfederasyonlarının savunduğu temel tezlere destek çıkıldı.

Alınan bilgiye göre, Memur-Sen ve Türkiye Kamu-Sen'in başvurusu üzerine toplu görüşmelerdeki uyuşmazlık konularını değerlendiren ve oy birliğiyle memur maaşlarına gelecek yıl yüzde 4 artı 4 zam yapılması öneren Uzlaştırma Kurulunun gerekçeli kararı belli oldu.
Gerekçeli kararda öncelikle tarafların Uzlaştırma Kuruluna yaptıkları sözlü açıklamalara yer verildi.
Karara göre, konfederasyon sözcüleri, başvuru dilekçelerindeki isteklerini tüm ayrıntılarıyla kurula bir de sözlü olarak sundu. Özellikle kamu görevlilerinin çalışma koşullarında ve ücretlerindeki yetersizlikler, sendika üyeliğinin riskleri ve mali olumsuzluklar dile getirildi. Bu bağlamda denge tazminatı, ek göstergeler, toplu görüşme primi artırımı konuları öne çıkarıldı.
Konfederasyon sözcülerince, Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nun uluslararası sözleşmeler göz önünde tutulduğunda yetersiz olduğu, grev hakkı ile güçlendirilmiş toplu iş sözleşmesi düzenine geçilmesi gerektiği vurgulandı. Toplumun, emekliler de dahi olmak üzere tüm kesimlerinde sendikalaşma önündeki engellerin kaldırılması önerildi.
KAMU İŞVERENİ: ''YÜZDE 2,5 ARTI 2,5 MALİ AÇIDAN FEDAKARLIK''

Kamu İşveren Kurulu temsilcileri ise özellikle küresel krizin Türkiye açısından gerçekleşen olumsuzluklarına işaret etti.
Bu olumsuzluklara rağmen önerilen yüzde 2,5 artı 2,5 oranlarındaki maaş artışının ''mali açıdan bir fedakarlık olduğunu'' dile getiren temsilciler, bunun üstünde belirlenecek bir maaş artış oranının bütçeye büyük mali yük getirmesi nedeniyle diğer kalemlerde kısıtlamaya gidilmesine yol açacağı değerlendirmesinde bulundu.
Kamu İşveren Kurulu temsilcileri, Uzlaştırma Kuruluna yaptıkları sözlü açıklamada, mali tablolar ışığında varılan sonucun haklığını savundu.
''GELİR DAĞILIMINDA ADALET İÇİN...''
Uzlaştırma Kurulu kararının gerekçesinde, her ne kadar kamu görevlilerine toplu iş sözleşmesi hakkı tanınmayıp toplu görüşme hakkı verilmişse de Anayasa'nın ''toplu iş sözleşme hakkını'' düzenleyen 53. maddesi ''sosyal devlet'' ilkesi çerçevesinde yorumlandığında, işçilere yönelik görüşün kamu görevlileri hakkında da geçerli olduğunun kabul edilmesi gerektiği belirtildi.
Anayasa'nın 54. maddesinin grev hakkını düzenlediğine, 55. maddede çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirlerin alacağının vurgulandığına işaret edilen gerekçede, Anayasa'nın bu ilke ve kurallarının, sosyal devlet ve sosyal hakların gerçekleştirilmesinde gerek siyasi iktidarları gerekse Uzlaştırma Kurulunu bağlayıcı nitelikte olduğu ifade edildi.
Kararda, bu nedenle, toplu görüşmeler sonucunda kamu görevlilerine sağlanacak ücret ve çalışma koşullarının sosyal devlet ilkesine uygun olarak, ekonomik ve sosyal hakların belirli oranda geliştirilmesi ve ülkede gelir dağılımının daha adil hale getirilmesi için, sadece enflasyon artış oranlarının izlenmesi değil, az da olsa çalışanlara belirli bir refah payı verilmesi gerektiği vurgulandı. Kararda, şunlar kaydedildi:
''Her ne kadar anayasal ve yasal değişiklikleri zorunlu kılmakta ise de Uzlaştırma Kurulumuzca, kamu görevlileri üst kuruluşlarına memurlar adına toplu görüşme yerine - uluslararası hukuktaki gelişmelere de uygun olarak - toplu sözleşme hakkının tanınmasını ve anlaşmazlık konularının zorunlu tahkim yoluyla kurul tarafından bağlayıcı şekilde çözümlenmesi temenni edilmektedir. Bu yönde bir hukuki gelişme olduğu takdirde Uzlaştırma Kurulunun yapısında yeni hukuki düzenlemelere gidilmesi ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Başkanı yanında, konu ile ilgili öğretim üyeleri ile idare ve kamu görevlileri konfederasyonlarının eşit sayıda temsilinin sağlanması uygun olacaktır.''
''DENGE TAZMİNATI YETERSİZ''
Aynı durumda bulunan kişilerin aynı işleme tabi tutulması ve farklı durumdaki kişilerin farklı işlemlere tabi tutulmasının ''nispi eşitlik'' kavramını ortaya koyduğu ifade edilen kararda, denge tazminatının da nispi eşitlik açısından son derece önem arz ettiği vurgulandı. Kararda, ''Süreç içerisinde denge tazminatında bir iyileştirme gözlemleniyor ise de bunun bugün için yetersizliği açıktır. Ancak bu durumun tam olarak düzeltilmesi yasal karar alma süresi içeresinde mümkün gözükmemektedir'' denildi.
Kararda, toplu görüşme priminin önceki düzenlemelerinin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildiği, fakat gerekçesinin henüz yazılmadığı anımsatılarak, bu konuda kurulun bir karar almasının, ''yargı kararlarına saygı açısından'' uygun görülmediği belirtildi.
Kararda ayrıca ek gösterge ve diğer mali hakların da çalışanların nitelikleri açısından ayrı ayrı ele alınması gerektiğinden rakamsal değerlendirme yapılmasının sağlıklı olmayacağı kaydedildi.

''ENFLASYON ARTMAYA BAŞLADI''

Uzlaştırma Kurulu kararının memur maaşlarına gelecek yıl için yapılacak zam oranına ilişkin bölümünde ülkedeki ekonomik gelişmelere dikkat çekildi.
Kararda, ülkede geçen yılın sonunda başlayan ve etkisini yoğun bir şekilde hissettiren ekonomik ve mali krizi gidermek için arka arkaya uygulamaya konulan teşvik programları ve AB ülkelerinden Türkiye'ye yönelik mal ve hizmet talebinin tekrar artmaya başlaması, ayrıca uluslararası düzeyde küresel krizin Haziran 2009'dan itibaren iyileşme sürecine girmesiyle iç ve dış talebin arttığına işaret edildi. Kararda, bunu bağlı olarak da 2009 ortalarına kadar giderek azalan enflasyonun tekrar artmaya başladığı belirtildi.
Merkez Bankası raporlarına göre, 2010 için enflasyon oranının yapılan revizyon işlemi sonucu yüzde 5,3 olarak belirlendiği, ayrıca Maliye Bakanlığı raporlarında enflasyon oranının yüzde 6,5 olarak gerçekleşeceğinin öngörüldüğü ifade edilen gerekçede, ''Gerek hükümet düzeyinde gerek Merkez Bankası çalışmalarında yapılan bu revizyon işlemleri sonucu, önceden öngörülen enflasyon oranları artırılmıştır. İzlenen maliye politikası çerçevesinde çalışan kesimin enflasyona ezdirilmemesi hedeflendiğinden 2010 yılı için ücret artış oranlarının artırılması gerektiği kanısındayız'' görüşüne yer verildi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.