Büyüme hedefi resmen yükseltiliyor

Köşe yazarlarıyla önceki gece bir araya gelerek Tük ekonomisine ilişkin son gelişmeleri değerlendiren Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, piyasalarda uzun süre tartışılan "Türkiye krizden hızlı mı çıkacak yavaş mı?" sorusunun da cevabını verdi. Babacan, OrtaVadeli Program'da (OVP) yüzde 3.5 olarak belirlenen 2010 büyüme hedefinin kısa süre içinde resmen yukarı doğru revize edileceğini kaydetti.

SOKAK EKONOMİSİ
Böylece Türk ekonomisinin küresel krizden çıkışının 'U' değil, 'V' şeklinde olacağı kesinleşti. Hızlı toparlanmada Babacan'ın 2009'un mayıs ayından sonra ikinci kez atandığı ekonomi yönetimindeki başarısı etkili oldu. Göreve gelir gelmez bütçe disiplinini ön plana çıkaran ve hem 2009 ortasında hem de 2010 başında yaptığı vergi artışlarıyla (akaryakıt, tütün ve içki) tepki çeken Babacan'ın haklı olduğu daha sonraki aylarda görüldü. 2009'da bütçe açığı/ milli gelir oranı yüzde 6.5'lık beklentinin altında gelerek yüzde 5.4'te kaldı. Yunanistan, İspanya, İrlanda, İtalya gibi Avrupa ekonomileri yüksek bütçe açıkları nedeniyle 2010'da geçen yılki sarsıntılardan da kötü hale gelirken, Türkiye, Avrupa'daki yüzde 6.8'lik açık ortalamasının altında kaldığı için ekonomik istikrarını korudu.

NOT IMF'SİZ YÜKSELDİ
Babacan döneminde, daha önce dağıtılan nemalarda olduğu gibi, geniş halk kitlelerine 'harcayabileceği kadar çok, biriktiremeyeceği kadar az para dağıtmak olarak' özetlenecek bir modelle (mesleki kursa devam edenlere para vermek, işsizleri temel kamu hizmetlerinde geçici iş sağlamak vb.) para enjekte edildi. Ortaya çıkan likidite sokak ekonomisini de hareketlendirdi. Babacan'ın, makroekonomideki çalışmalarının karşılığı 2009'un son çeyreğinden itibaren daha net ortaya çıkmaya başladı. Geçen yılın son üç ayında, başlayan ekonomik büyüme, yıllık daralmayı yüzde 4.7'yle, yüzde 6'lık beklentilerin altına bıraktı. Bu aşamadan sonra Türk ekonomisin şansı tamamen döndü ve kredi derecelendirme kuruluşları birbiri ardına not artırmaya başladı. Türkiye'ye uluslararası piyasalarda sınıf atlatacak 'Yatırım yapılabilir ülke seviyesi'ne ulaşmaya sadece bir basamak kaldı. İki yıla yakın süre IMF'yle sürdürülen görüşmelerin anlaşmazlıkla sonuçlanması, tüm spekülasyonlara rağmen ekonomi üzerinde hiçbir negatif etki yaratmadı. Dış finansman hem ucuzlayarak hem de artarak sürdü. Mali piyasalarda sağlanan istikrar, artan ihracat ve giderek düzelen ekonomik beklentiler nedeniyle Türkiye'nin yılın ilk üç ayında çift basamaklı büyümeyi yakalaması kesinleşti. Gelen veriler ikinci üç ayda da hızlı bir büyüme olduğuna işaret ediyor. Bu beklentiler Türkiye'nin yılbaşında yüzde 3.5 olarak tahmin edilen 2010 büyüme hızı tahminin yüzde 6'nın üzerine çıkmasına neden oldu. Babacan'ın ikinci ekonomi bakanlığı döneminde Türkiye tarihinde ilk kez bono faizlerinin tek haneye düşmesi ve TL'nin döviz sepetine karşı bir yılda yüzde 4 değer kazanması da unutulmaması gereken kazanımlar olarak kayda geçti.
İTALYA'DAN İYİYİZ
Önceki akşam yazarlarla buluşan Babacan Avrupa'daki kriz için "Diğer ülkelerin durumu ortada" dedi. Babacan, Türk bonolarının sigorta primi (CDS) İtalya'nın altında. İtalya'dan daha iyi durumdayız. Yunanistan ziyareti sırasında Türkiye'den de örneklerle krizi nasıl aşmaları gerektiğini anlattık" diye konuştu.