Tüm zamanların en iyi satışı bu yıl

Saat artık sadece saati gösteren bir obje olmaktan çıkalı çok oluyor. Erkeğin de kadının da en önemli aksesuvarı artık. O nedenle çoğu insanın artık birden fazla saati var ve evet bütün moda markaları saat de çıkardığı için artık o çok pahalı saatlerin peşinden gidenler bile önemli markaların çıkardığı saatlerin büyüsüne kapılıyor. Hal böyle olunca Türkiye'deki saat sektörü ne geçen yıl yaşanan krizden nasibini alıyor ne de olağan bir 2010 yılı yaşıyor. Esprit, Citizen, Fossil, Burberry, Adidas, Cerruti,Timberland, Emporio Armani, Roberto Cavalli, Valentino, Hugo Boss, Hamilton, Diesel, Guess, Michael Kors. Sıraladığım bu markaların da aralarında olduğu saat ve aksesuvarda 36 ismi Türkiye'de temsil eden Saat& Saat'in kurucusu Ramazan Kaya, son zamanlarda bu köşeye konuk olan ve eğitimleriyle ters başarı hikâyeleriyle dudak uçuklatan Türk girişimcilerden bir tanesi. Onlar ezber bozuyor. İçinizde o ruh yoksa, başarılı olmak için en önemli üniversitelerden mezun olup, 5 dil bilmenin bir anlam ifade edemeyeceğini bize somut olarak gösteriyorlar …
Saat&Saat'i bizzat kuran siz misiniz?
Benim iki dayım saat firmasını 1971'de kurmuşlar. Ben ve abim işin içine 1993'te Saat&Saat firmasını kurunca katıldık. İki dayı ve iki kardeş, dört ortağız. Saat&Saat'i hep ben yönettim.
Hiçbir zaman üretim olmamış. Neden öyle bir girişimde bulunmadınız?
Biz Aksekiliyiz. Aksekililer de Kayseriler gibi hep al-sat yapar ve çok iyidirler bu konuda. Üretim yok.
Sizin ilk Türkiye'ye getirdiğiniz ve başarı yakaladığınız marka neydi?
Ailenin ilk getirdiği marka otomatik Seiko 5'ti ve çok sattı bu saatler. Yılda yaklaşık 750 bin adet saat satılırdı ve bunun da neredeyse tamamını bizim şirket yapardı.
Saat&Saat olarak yaptığınız ilk önemli proje neydi?
Bizim yönümüz Adidas ve sonra Donna Karan temsilciliğiyle değişti. 2007'de Guess'in temsilciliğini almamız. Bu üç marka bizim mihenk taşlarımız oldu.
Bu yıl saat satışında hangi rakamlara ulaşacaksınız? 2009'da durum neydi?
Bu yıl 400 bin adet saat satışıyla yılı kapatacağız. Geçen yıl 275 bin adetlerdeydi. 2009'da biz kötü değildik. Hatta bir önceki yıla göre bin adet de fazla sattık. Belki cirosal anlamda bir kaybımız oldu ama adetsel anlamda olmadı. 2009'da şunu gördüm. Saatçilik sanki temel ihtiyaçlardan olmuş. Saat satılıyor çünkü. Kriz, kıyamet kopuyor dünyada. İnsanlar gelip saat alıyor. Daha önceki yıllarda ilk saat satışları kesilirdi ama bu kez öyle olmadı, o sıkıntılı dönemde bizim mağazalarımız ciro yaptı. Moda markaları çok dinamizm getirdi. Ciroların büyümesi biraz da bu sebepten. Ama 2010'da tüm zamanların en büyük cirosunu ve adedini gerçekleştiriyoruz.
Nedir bu 2010'un cazibesi? Hangi sektörden kimle görüşsem bu yıla ilişkin müthiş pozitif konuşmalar duyuyorum…
Bu yılın çok bereketli bir yıl olduğuna düşünüyorum. 2009 bitti ve bu yıl başlarken bir anda sanki her şey unutuldu. Biz inanılmaz işler yapmaya başladık. Ciroyu çok konuşmuyoruz ama yaklaşık 100 milyon liranın üzerindedir konsolide bütçemiz.
2011'de böyle olur mu acaba? Ne düşünüyorsunuz?
Biz tam gaz devam ediyoruz. Perakendeciliğe çok yatırım yapıyoruz. Bizim işimiz bu. Başka işlerle de uğraşmıyoruz.