Perşembe 09.12.2010

Anadol ve Devrim'e sabotaj yapıldı

Türk otomotiv markalarının yıllarca karalama kampanyasına maruz kaldığını söyleyen Sanayi Bakanı Nihat Ergün, Devrim ve Anadol'un sabote edildiğini söledi. Ergün, "Artık izin vermeyiz" dedi

Türk otomotiv sektöründe markalaşma teşebbüslerinin geçmişte sabotaja uğradığını söyleyen Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, artık bu tür sabotajlara izin vermeyeceklerinin altını çizdi. Bu yıl 3'üncüsü düzenlenen Uluslararası İstanbul Otomotiv Kongresi Automotivist 2010'un açılışında konuşan Ergün, otomotivcilerden bir Türk markası istedi. Devrim ve Anadol'un sabotaja uğradığını anlatan Ergün, "Aslında Anadol, markalaşmaya çok müsait bir isimdi; ancak aleyhinde o kadar karalama kampanyası yapıldı ki, ülke olarak büyük bir fırsatı kaçırdık. Artık bu tür sabotajlara izin vermeyiz. Anadol hâlâ bir marka olabilir" dedi. Bakan Ergün, binlerce aracın montajından elde edilen kârdan çok daha fazlasının, özgün bir tasarım veya yeni bir teknoloji üreterek elde edilebileceğini belirtti. Bu konuda toplumun büyük bir duyarlılığının ve Türk insanının büyük bir beklentisi olduğunu dile getiren Ergün, şunları kaydetti:

DÜNYANIN EN KALİTELİ ÜRETİMİ
''İç pazarda 1 milyon otomobil satışını önümüzdeki 10 yıl veya 5 yıl içerisinde aşabiliriz. Bu da yeni bir otomobil markası üretmenin, yeni tasarımlar geliştirmenin bize sağlayacağı avantajı ortaya koyan iş gelişmelerdir. Türkiye'deki otomotiv sektörünün kalitesini ve ihracat kabiliyetini markalaşma becerisini de dikkate aldığımızda Türkiye'de yeni bir otomobil markası, modeli, tasarımına imkan ve ihtiyaç da vardır. İsterseniz bunu beraber bir araya gelip yapın, isterseniz bireysel olarak yapın, isterseniz Ford'la ortak yapın, isterseniz İtalyanlarla, Almanlarla, Japonlarla, Korelilerle ortak yapın, ama yapın." Gelecek 10 yıl içinde, Avrupa'daki her beş araçtan birinin elektrikli olacağının tahmin edildiğine işaret eden Ergün, Türkiye'de elektrikli araçların hem üretilmesine hem de kullanılmasına büyük önem verdiklerini kaydetti. Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü: ''İçten yanmalı motor teknolojisini sadece üretim ve montaj başarısıyla sürdüren bu ülkenin, yeni nesil teknolojilerde kendi markalarını oluşturması gerektiğine inanıyoruz. Burada üretilen araçların hiç geri çağrılmamasından da anlıyoruz ki, bugün gerçekten de dünyada en kaliteli üretim yapan ülkelerden biriyiz. New York taksi ihalesinde son üçe kalan firmaların ikisi bizden. Birisi Karsan, diğeri ise Gölcük'lü Ford Connect. New York belediyesinin web sayfasında bu araçların tasarımını görme şansınız var. Bizim araçların ihaleyi kazanmaya çok yakın olduklarını da memnuniyetle söyleyebiliriz. Hyundai'nin, bu yıl Hindistan'da ürettiği modellerden birini Türkiye'ye kaydırma kararı almasıdır.''
Marka yaratmak için milyar dolar gerekli
Tofaş CEO'su Ali Pandır, otomotivde marka yaratmanın maliyetinin yüksek olduğunu söyledi. Türk malı otomobil için öncelikle iç pazarın büyümesi gerektiğinin altını çizen Pandır, "İç pazarda 100 bin adetin üzerinde satılır, ihracat için yatırım yapılırsa fizibıl olur. Ayrıca, dış pazarlarda en az 7-8 büyük ülkede tanıtım yapmak gerekir. Sadece tanıtımın maliyeti milyar dolarları bulur" dedi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.