Çarşamba 04.04.2012 00:00
Son Güncelleme: Çarşamba 04.04.2012 18:42

"AB'ye girmeniz gerektiğine tutkulu şekilde inanıyorum"

Garanti Bankası'nın Gelecek Zirvesi olarak düzenlediği toplantının konuğu dünyanın önemli iktisatçılarından Prof. Raghuram Rajan ile Time dergisi tarafından "En etkili 100 insanından biri" unvanı verilen Timothy Garton Ash olunca İstanbul Çırağan'da 2 bin kişilik salon doldu. Ash Türkiye için övgü dolu sözler etti.

Tarık Yılmaz / İzlenim

Türkiye'nin AB'de olması gerektiğine kendi deyimiyle 'tutkulu şekilde inanan' Oxford Üniversitesi'nin tarih profesörlerinden Timothy Garton Ash "Çin dünya için ne ise Türkiye de AB için odur" sözleri konuşmasının en çarpıcı cümlelerinden biriydi. Garton, Türkiye'nin bölgesinde Neo Osmanlı bir güç gibi göründüğüne işaret ederek "Bölgesel kozunu AB içinde rahatlıkla oynayabilir. Üstelik devlerin oynadığı bir dünyada dev olmak faydalı bir şey" diyerek Türkiye'nin de devler arasında kendine rahatlıkla yeri olacağını ima etti.

Garton, ciddi bir kriz içinde olan AB'nin ortak para birimine geçmesini "her şey harika giderken yapılan hata" olarak görüyor. AB'de asıl sorunun geçmişte soykırım, savaş, diktatörlük gibi bütünleşmeyi sağlayıcı hafızasını yitirmesine bağlayan Garton, Avrupa'nın krize yanıt verecek motorlarının artık olmadığını iddia etti. Gelişenlerin güçlenmesine yönelik bir soru üzerine Garton'ın şu sözleri ise bir hayli dikkat çekiciydi:

"Biz (Avrupa) hakkımızı kullandık artık başkalarına sıra gelsin. Oxford'taki en iyi öğrencilerim Çinli, Rus, Hintli... Bunlar elde ettikleri bilgilerle ülkelerini dönüştürecek."

2003'te IMF'nin en genç başekonomisti olmayı başaran Raghuram Rajan, 2005'te 'kriz geliyor' diyebildiği için kahin denilmese de dünyanın sayılı ekonomistleri arasında yerini aldı. Hintli Rajan halen Hindistan başbakanının ekonomi danışmanı. Eski bir IMF'li ama IMF'yi eleştirmekten geri kalmadı Rajan konuşmasında... IMF'nin Batı'ya karşı taraf tuttuğunu savunarak hislerimize tercüman olan Rajan, "IMF, Asya veya dünyanın başka bölgelerine yardım yaptığında sorgulama yüksek oluyor ve 'biz neden bu kadar para veriyoruz' diyor ama iş Avrupa'ya gelince değişiyor. Hiç soru sormadan Yunanistan'a limitlerin kat be kat üzerinde para verilebiliyor" sözleriyle IMF'yi sert şekilde eleştirdi.

Rajan, gelişmekte olan ülkelerin dünya sorunlarında öne çıkma fırsatını kullanmadığını ve kullanamadığını düşünüyor. Birlikte hareket edememeyi ve bir güç olmayı başaramamalarını "Gelişmekte olan ülkelerin genlerindeki bir sorun" olarak gören Rajan, kimsenin sorumluluk almak istemediğini kaydetti. Rajan'ın söylediklerindeki ilginç ama bir o kadar endişe verici konu ise dünyanın geri kalanında hızlanan gelişme gelecekte sürtüşmeleri de beraberinde getireceğine yönelik saptamasıydı.

İhracat odaklı büyümenin kolay olduğunu ve Asya ülkelerinin bunu gerçekleştirerek büyüdüğünü kaydeden Rajan'a göre iç taleple büyümek ihracat artışıyla büyümekten daha zor ancak gelişenler bunu yapmak zorunda... Aslında gelişmekte olanların yapmaya başlamak zorunda olduğunu (iç taleple büyüme) Türkiye uzun yıllardır yapıyor. Eğer Rajan'ın isteği gerçekleşirse diğerlerinin tam tersi yani ihracata dayalı büyümeye çalışan Türkiye için önemli bir fırsat yakalanabilir.

Rajan'ın Türkiye'ye önerisi ise "alarm zillerini çalmaya gerek yok ama temkinli olmakta yarar var" şeklindeydi. Temkinli olunması gerektiğini söylemesinin arkasında yatan nedenleri; enflasyon, kredi artışı, cari açık ve yabancıların Türkiye'ye gelmekte yavaş davranması olarak sayan Rajan, "Geçmişte sorun yaratan devletin aşırı harcamaları artık yok bu nedenle aşırı tepki göstermeye alarm zilleri çalmaya gerek yok" diye konuştu.

ABD'nin büyüdüğünü ancak orta vadede seçim sonrasında mali durumun önemli sinyaller vereceğini düşünen Rajan, kısa vadeli sorunun Avrupa olacaıını anlattı. rajan, sorunlu ülkelere önerilen 'kemer sıkma' önlemlerini ise yanlış bularak "Acilen büyüme aratacak reformların yapılması gerek" tezini savunuyor. Çin'deki siyasi dönüşümü ise önemli bir politik risk olarak algılayan Rajan, "Ülkede liderlik mücadelesi başlarsa sorun olabilir" diye konuştu.

Soldan sağa: Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, Gazeteci Yazar Osman Ulagay, Timothy Garton Ash ve Raghuram Rajan.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.