Son Güncelleme: Salı 12.06.2012
Faizde indirim zamanı geldi
Merkez Bankası'nın faiz indirmesini engelleyen iki önemli neden artık yok. Hem cari açık hem de enflasyon önümüzdeki dönemde Türkiye için sorun olmaktan uzaklaştı. Faizlerde yeni bir indirim dalgası beklemek hakkımız
Cari açık beklentilerden çok iyi
Dün açıklanan nisan ayı cari açık rakamı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 35 geriledi ve 4.95 milyar dolara indi. Cari açıkta yılın ilk dört ayındaki gerileme ise yüzde 27.5 düzeyinde. Üstelik nisan ayında cari açıkta yaşanan hızlı gerileme petrol fiyatlarının ortalama 120 dolar düzeyinde seyrettiği bir dönemde gerçekleşti. Dolayısıyla cari açığı düşüren gelişmeler dış etkenlerden çok, Türkiye'nin iyi yönetilen bir ekonomi olmasından kaynaklanan, dinamiklerden etkilendi (Artan ihracat ve hizmet gelirleri, gerileyen ithalat) diyebiliriz… Öte yandan petrol fiyatlarındaki yaklaşık 20 dolarlık düşüş, kaba bir hesapla Türkiye'nin aylık cari açığı üzerinde 600- 700 milyon dolar düşürücü etki yapıyor (Yıllık bazda 8 milyar dolar yani GSMH'nin yüzde 1'i kadar). Küresel ekonomideki yavaşlamaya rağmen, uzun süre spekülasyon nedeniyle yüksek kalan petrol-enerji fiyatlarındaki düşüş, önümüzdeki aylarda cari açığın daha da gerileyeceğini işaret ediyor. Oysaki daha birkaç ay öncesine kadar küresel faiz lobisi ile onların Türkiye'deki temsilcileri konumundaki 'karavanacı ekonomistler', Türkiye'nin cari açık rakamının bu yıl, alınan tüm önlemlere rağmen azalmayacağını söylüyordu.
Enflasyonda düşüş devam edecek
Nisan ayında yüzde 11.1'le son dönemin en yükseğine çıkan yıllık enflasyon, mayısta gıda ve akaryakıt fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle yüzde 8.3'e geriledi. Kuraklık tehlikesinin ortadan kalkması ve petrol-emtia fiyatlarındaki düşüş nedeniyle enflasyonda önümüzdeki aylarda da ılımlı gerilemenin sürmemesi için herhangi bir neden gözükmüyor. Ayrıca Türkiye'nin Rusya ve İran'dan aldığı doğalgaz fiyatlarının formülasyonu (petrol fiyatlarındaki değişim 6-9 ay arasında gecikmeli yansıyor) nedeniyle geçen yıl sonu ve bu yılın başında yaşadığımız doğalgaz- elektrik zammı gibi enflasyonu artırıcı bir fiyat artışı baskısı da yok.
Dövizde tehlike kalmadı
Faiz lobisinin Merkez Bankası'na karşı "Faiz düşürürsen dövizi artırırım, enflasyon yükselir, dengelerin bozulur" söyleminin daha önce test edildiğini… Ve lobinin buna gücü olmadığının görüldüğünü de hatırlatmak isterim. Döviz kurları (yarım dolar+yarım euro) yılbaşında gördüğü 2.19 seviyeye göre yüzde 6.5 aşağıda. Öte yandan Merkez Bankası'nın faiz indiriminde çekince olarak görebileceği tüketici kredilerinde ve tüketimde (dolayısıyla cari açıkta) hızlı artış riskinin ise; politika faizi yerine, BDDK'nın aldığı 'karşılık' önlemleriyle daha etkin çözüldüğünü geçen yıl alınan kararlarla son derece yakından gördük. Bu yüzden aynı cari açıkta olduğu gibi, enflasyonda da Merkez Bankası'nın faiz indirimini engelleyebilecek herhangi bir neden yok.
EN SON HABERLER
- 1 ASELFLIR-500 ile nokta atışı! Bayraktar TB2'den işaretledi MAM-L, KMC, CİRİT vurdu
- 2 Tarımsal atıklar katma değerli ürünlere dönüşüyor
- 3 Çoban bulunamıyor! Maaşı ise dudak uçuklatıyor...
- 4 T10X zirveyi bırakmadı! Satılan her 2 elektrikli otomobilden 1'i Togg oldu
- 5 Doğal gaz depoları yenilenebilir kaynaklarla çalışıyor
- 6 GİB: Kurumlar vergisi beyannamesi için yarın son gün
- 7 Hazine yarın iki ihale düzenleyecek
- 8 Memura disiplin affı
- 9 SON DAKİKA: Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Enflasyonun ateşi yaz aylarında düşecek
- 10 Memur olmak isteyenler dikkat! 20 kamu kurumu 37.262 personel alımı yapacak