Uzman görüşü

Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin açıkladığı eylül ayı verilerine göre Türkiye'den AB ülkelerine yapılan ihracat önceki yılın aynı dönemine kıyasla yaklaşık yüzde 10 oranında azalırken Afrika ülkelerine ihracatın yüzde 30, Ortadoğu ülkelerine olan ihracatın da, altın ihracatı hariç tutulmak kaydıyla, yüzde 14 oranında artış gösterdiği görülmektedir. Kimi Avrupa ülkelerinde mali kriz sinyallerinin algılanmaya başlandığı 2012 yılının ilk çeyreğinden itibaren Türkiye'nin geleneksel ihracat pazarı olan Avrupa'dan Ortadoğu ve Afrika ülkelerine doğru gözlenen bu kayma sanayi ve ihracatımızın global piyasalarda yaşanan değişikliklere uyum yeteneği ve süratinin ispatı açısından çok çarpıcıdır. Bir taraftan, petrol ve gaz rezervleri sayesinde zenginleşmiş Ortadoğu ülkelerinin yatırım iştahından gelir sağlama imkanı değerlendirilirken, monarşik yönetimleri ve serbest piyasa ekonomisine sağlanmaya çalışılan entegrasyon modelleri, bu ülkeleri hem politik hem de 2008 krizinde yaşanan benzeri mali risklere açık hale getirmektedir. Diğer tarafta, Türkiye'nin iki numaralı ihracat pazarı haline gelmiş olan Irak, ticari riskleri sigorta edenler açısından hala savaş halinde bir ülke olarak değerlendirilmektedir. Başta taahhüt sektörümüz açısından çok sayıda yatırım ve proje imkanı barındıran Kuzey Afrika ülkeleri Arap Baharı diye bilinen politik çalkantılardan ilk ve en şiddetli etkilenen bölge olup, bazılarında yönetim anlamında belirsizlikler süregelmekte, bazıları da maruz kaldıkları uluslararası ambargolar sebebiyle ticari faaliyetlerinde durgunluk yaşamaktadırlar. Diğer Sahraaltı Afrika ülkelerine ihracatta kaydedilen yüzde 30 artış ile finansal ve politik anlamda nispeten belirsiz sayılabilecek bu ülkeler toplam ihracatımızdan yüzde 10 pay alır hale gelmişlerdir. Böyle bir resimde ülkemiz girişimcilerinin değişik ülkelerin mal taleplerine esneklikle cevap verebilmesinin ve tüm dünyanın riskli gördüğü piyasalarda yatırım ve projelere devam edebilme yeteneğinin hem ekonomik büyümeye, hem de cari açığa olumlu katkıları şüphesizdir. Bu katkının finansal tarafta desteklenmesi ise, firmalarımızın bölgede deneyimi ispatlanmış, geniş şube ve muhabir ağına sahip uluslararası bir bankanın olanaklarından faydalanması ile mümkün olacaktır. Afrika ve Ortadoğu ülkeleri ile ticaret hakkındaki sorularınız ve çözüm önerilerimiz için TEB Dış Ticaret Merkezlerine (TEB Trade Center) 444 0 832 numaradan ulaşabilirsiniz.
Selen ÖZHİSARCIKLI
Dış Ticaret Merkezleri Müdürü