Giriş Tarihi: 24.10.2012 15:08

Enflasyon hedefi yükseldi

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, ''Yıl sonunda toplam kredilerin büyüme oranının, öngörüldüğü gibi yüzde 14'e yakın seviyelerde gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz'' dedi.

Başçı, Enflasyon Raporuna ilişkin düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, son dönemde açıklanan verilerin uyguladıkları politikaların büyük ölçüde amacına ulaştığını gösterdiğini belirterek, ''Büyüme kompozisyonu giderek daha sağlıklı bir görünüme kavuşurken, ekonomideki dengelenme süreci devam ediyor. Cari işlemler dengesindeki iyileşme sürerken, net ihracatın büyümeye katkısı belirgin bir şekilde artıyor'' diye konuştu.
Makro finansal risklerin azaltılması konusunda arzu edilen sonuçları almaya başladıktan sonra Ekim 2011 döneminden itibaren fiyat istikrarına odaklandıklarını ifade eden Başçı, şunları kaydetti:
''Bu doğrultuda, 2011 yılının sonlarında faiz koridorunu yukarı yönlü genişleterek etkin likidite operasyonlarıyla güçlü bir parasal sıkılaştırma gerçekleştirdik. 2012 yılının ortalarına kadar risk iştahındaki dalgalanmalar ve enflasyon görünümüne dair yukarı yönlü riskler nedeniyle belli aralıklarla ek parasal sıkılaştırmaya gittik. Bu dönemde faiz koridorunun üst sınırını yüksek seviyelerde tutarak, yukarı yönlü sıkılaştırma esnekliğini koruduk. Bu duruşun arz yönlü olumsuz etkilerin belirginleştiği ve enflasyonun çift haneleri çıktığı bir ortamda orta vadeli beklentilerin bozulmasını engellediğini görüyoruz. 2012 yılının ortalarından itibaren ise para politikasını daha destekleyici bir konuma getirdik. Gerek küresel risk iştahının yeniden iyileşme eğilimine girmesi, gerekse cari dengeye ve büyümenin kompozisyonuna ilişkin açıklanan verilerin ekonomideki dengelenme sürecinin güçlendiğine işaret etmesi, Türkiye'ye yönelik risk algılamalarını olumlu etkiledi. BU dönemde yurt içi talebin enflasyona düşüş yönünde verdiği katkı belirginleşti. Bütün bu gelişmeler sonucunda Haziran başından itibaren piyasaya verdiğimiz likiditeyi artırarak ortalama fonlama maliyetini kademeli olarak düşürdük.''

''İHTİYATLI BİR DURUŞ SERGİLEDİK''


Başçı, bu süreçte gecelik piyasada oluşan faizlerin de düşük düzeylerde seyretmesini sağladıklarını anlatarak, şunları aktardı:
''Eylül ayından itibaren ise gerek küresel finansal sisteme dair en kötü olasılıkların azalmasını göz önüne alarak gerekse kredi piyasasını desteklemek amacıyla bir yandan faiz koridorunun üst sınırını kademeli olarak indirirken, diğer yandan piyasaya verilen likiditeyi artırdık. Son dönemde likidite koşullarını daha destekleyici bir konuma getirmiş olsak da genel olarak ihtiyatlı bir duruş sergiledik. Bu doğrultuda, yönetilen yönlendirilen fiyatlar ve enerji fiyatlarındaki artışların genel fiyatlandırma davranışına dair risk oluşturduğuna vurgu yaparak, temkinli duruşun devam edeceğini belirttik. Küresel ekonomiye dair belirsizliklerin sürdüğüne dikkat çekerek, para politikasında her iki yönde de esnekliğin korunması gerektiğini belirttik.
Aldığımız tedbirlerin krediler, yurt içi talep ve enflasyon beklentileri üzerindeki etkilerini dikkatle takip edeceğimizi Türk Lirası fonlama miktarını gerektiğinde aşağı veya yukarı ayarlayacağımızı vurguladık. Uyguladığımız likidite politikasına bağlı olarak yılın üçüncü çeyreğinde kısa vadeli faizlerde belirgin bir düşüş gözlendi. Uzun vadeli faizler ise risk primindeki azalışın etkisiyle sınırlı ölçüde geriledi. Bu gelişmeler sonucunda piyasa faizleri bir önceki rapor dönemine göre her vadede aşağı kayarken getiri eğrisinin eğimi yukarı yönlü oldu. Yılın üçüncü çeyreğinde iç talebin zayıf seyrine bağlı olarak, kredilerin yıllık artış hızı yavaşlamaya devam etti. Son çeyrekte hem arz hem talep yönlü unsurların kredi hacmini destekleyici yönlü çalışacağına inanıyoruz.''
Başçı, piyasa faiz oranlarındaki düşüşe paralel olarak tüketici kredisi faizleri aşağı yönlü eğilimini sürdürdüğünü belirterek, ''Faiz koridorunun üst sınırındaki indirimlerin etkisiyle önümüzdeki dönemde ticari kredi faizlerinin de düşüş göstermesini bekliyoruz. Yıl sonunda toplam kredilerin büyüme oranının, öngörüldüğü gibi yüzde 14'e yakın seviyelerde gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Yılın üçüncü çeyreğinde para politikasının finansal istikrar kanadında öne çıkan gelişme, rezerv opsiyon mekanizmasına dair attığımız adımlar olmuştur. Bankalara TL cinsinden zorunlu karşılıklarının bir bölümünü döviz ve altın cinsinden tutma imkanı tanıyan rezerv opsiyonu mekanizması temelde dış finansal şoklarına karşılık geliştirdiğimiz yeni bir araçtır. Bu sistemin sermaye akımlarındaki değişimlere bağlı olarak döviz arz ve talebi arasında oluşabilecek dengesizlikleri azaltmasını bekliyoruz. Mekanizmanın inşa süreci tamamlandıktan sonra esas olarak otomatik dengeleyici şeklinde işlemesini hedefliyoruz.''

ENFLASYONUN 2012 YILI SONUNDA YÜZDE 7,4 OLACAK


Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, enflasyonun 2012 yılı sonunda orta noktasının yüzde 7,4 olmak üzere yüzde 6,9 ile yüzde 7,9 aralığında gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini belirterek, ''2013 yıl sonu tahminimiz ise orta noktası yüzde 5,3 üzere yüzde 3,8 ile yüzde 6,8 aralığında yer alıyor. Orta vadede enflasyonun yüzde 5 hedefi üzerinde istikrar kazanacağını öngörüyoruz'' dedi.
Başçı, Enflasyon Raporuna ilişkin düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, 2012'nin 3. çeyreğinde enflasyonun eylül ayı itibariyle yüzde 9,2 seviyesine yükselerek temmuz enflasyon raporunda sunulan tahminlerin bir miktar üzerinde gerçekleştiğini söyledi.
Enflasyonun öngörülenden yüksek gerçekleşmesinde yakın dönemde gözlenen petrol ve işlenmemiş gıda fiyatlarındaki artışlarla, kamu fiyat ayarlamalarının belirleyici olduğunu dile getiren Başçı, ''Çekirdek enflasyon göstergeleri ise öngördüğüm gibi sene başından itibaren aşağı yönlü eğilimini sürdürüyor. Döviz kuru ve ithalat fiyatlarında geçtiğimiz yıl gözlenen hareketlerin birikimli etkilerinin giderek azalması ve iç talepte süregelen yavaşlama sonucunda temel mal fiyatlarının yıllık artış oranı gerilemeye devam ediyor. Hizmet fiyatlarının ise ılımlı seyrini koruduğunu görüyoruz. Bu gelişmeler çerçevesinde temel enflasyon göstergelerindeki düşüş devam ediyor'' diye konuştu.

YAKIN DÖNEMDE AÇIKLANAN VERİLER, 3. ÇEYREKTE NİHAİ YURT İÇİ TALEBİN YAVAŞLAMAYA DEVAM ETTİĞİNE İŞARET EDİYOR''


Erdem Başçı, 2012'nin 2. çeyreğine ilişkin milli gelir verilerinin yurt içi talep koşullarının temmuz enflasyon rakamında ortaya koydukları görünüme kıyasla daha zayıf seyrettiğini gösterdiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
''Yakın dönemde açıklanan veriler, 3. çeyrekte nihai yurt içi talebin yavaşlamaya devam ettiğine işaret ediyor. Bu doğrultuda kısa vade için çıktı açığı tahminlerini bir önceki rapora kıyasla aşağı yönlü güncelledik. Öncü veriler yılın son çeyreği için tüketim talebinde ılımlı bir toparlanma eğilimine işaret ediyor. Yakın dönemdeki kredi gelişmelerini ve yıl ortasından itibaren uyguladığımız para politikasının gecikmeli etkilerini göz önüne aldığımızda önümüzdeki dönemde tüketim talebinin artış göstermesini bekliyoruz. Yatırım eğiliminin ise küresel belirsizlikler nedeniyle daha gecikmeli olarak toparlanacağını tahmin ediyoruz. Yılın 3. çeyreğinde dış talep de iç talep gibi yavaşlamaya devam edecek. Temmuz enflasyon raporunu yayınladığımız günden bugüne dış talep görünümünü öngörülerden daha zayıf olarak izledik. Yılın 3. çeyreğinde küresel büyüme tahminlerinde yapılan aşağı yönlü güncellemeler ihracat ağırlıklı küresel büyüme endeksi için daha düşük seviyelere işaret ediyor. Özellikle Avrupa bölgesine dair büyüme görünümümün zayıf seyri dış talebimizi sınırlıyor. Bununla birlikte pazar ve ürün çeşitlendirmesine katkısıyla önümüzdeki dönemde ihracatın göreli olarak olumlu seyrini koruyacağını tahmin ediyoruz.''
Başçı, tahminlerini üretirken toplam talep koşullarının enflasyona düşüş yönünde verdiği katkının bir önceki rapora kıyasla arttığı bir görünümü esas aldıklarını dile getirerek, ''Bu gelişmelerin 2012 yıl sonu enflasyon tahminleri üzerindeki etkisinin 0,1 puan azaltıcı yönde olduğunu belirtmek isterim. Bildiğiniz gibi enflasyon tahminlerinde gıda, enerji ve ithalat fiyatları da önemli rol oynuyor'' dedi.
Temmuz enflasyon raporunun yayınlanmasından itibaren geçen süre zarfında arz yönünde faktörlerin etkisiyle petrol fiyatlarının öngörülerinin üzerinde seyrettiğine dikkati çeken Başçı, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Temmuz enflasyon raporunda 110 ABD Doları olarak belirttiğimiz 2012 yılı ortalama petrol fiyatı varsayımını yukarı yönlü güncelleyerek 112 ABD Doları'na çektik. Yıl geneli için yaptığımız bu güncelleme sınırlı görünse de yılın ikinci yarısı için ortalama petrol fiyatı varsayımımızın belirgin olarak yükseltildiği anlamına geliyor. 2013 için varsayımlarımızı da 100 ABD Doları'ndan 107 ABD Doları'na çıkardık. İthalat fiyatları da benzer şekilde son dönemde varsayımlarımızın üzerinde seyretti. Yakın dönemdeki gerçekleşmeleri ve vadeli fiyatları göz önüne alarak ithalat fiyatları varsayımımızı bir önceki rapora göre yukarı yönlü güncelledik. Petrol ve ithalat fiyatları genelinde yaptığımız bu güncelemelerin döviz kurundaki gelişmelerle birlikte 2012 yıl sonu enflasyon tahminini toplamda 0,4 puan yükseltici yönde etkilediğini ifade edebiliriz.
İşlenmemiş gıda fiyatlarındaki oynaklıklar kısa vadeli tahminler üzerinde belirsizlik oluşturmaya devam ediyor. Yılın son çeyreğine girerken işlenmemiş gıda fiyatlarının geçmiş yıllar ortalamalarına kıyasla çok daha olumlu seyrettiğini görüyoruz. Buna rağmen gıda fiyatlarının yıllık artış oranlarına dair varsayımımızı bir önceki raporda olduğu gibi temkinli bir yaklaşımla yüzde 7 olarak kurduk.''

''DÜZENLEMELERİN 2012 YIL SONU ENFLASYON TAHMİNİMİZ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ 0,9 PUAN ARTIRICI YÖNDE OLDU''


Başçı, temmuz enflasyon raporunda sundukları görünüme kıyasla kısa dönemli enflasyon tahminlerinde güncelleme gerektiren en temel gelişmenin yakın plandaki vergi artışları ve enerji fiyat ayarlamaları olduğunu belirterek, ''Bu düzenlemelerin 2012 yıl sonu enflasyon tahminimiz üzerindeki etkisini 0,9 puan artırıcı yönde olduğunu belirtmek istiyorum. Orta vadeli tahminlerimizi üretirken tütün fiyatlarının 2013 yılının başlarında, 2011 ekim ayında ilan edilen vergi düzenlemelerinin ima ettiği oranlarda artacağını varsaydık. Öte yandan diğer vergi ayarlamaları, yönetilen ve yönlendirilen fiyatların enflasyon hedefleri ve otomatik fiyatlama mekanizmalarıyla birlikte uygun olacağı bir görünümü esas aldığımızı belirtmek isterim. Mali politikanın duruşu için her zaman olduğu gibi orta vadeli program projeksiyonlarını temel aldık. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde mali disiplinin süreceğini ve yapısal bütçe dengesinde önemli bir değişim olmayacağını varsayıyoruz'' ifadelerini kullandı.
Ürettikleri enflasyon ve çıktı açığı tahminlerine değinmek istediğini vurgulayan Başçı, ''Tahminlerimizi oluştururken para politikamızın temkinli ve esnek duruşunu koruyacağını, kredilerin büyüme oranının ise yüzde 14 civarında seyredeceğini varsaydık. Bu çerçevede enflasyonun 2012 yılı sonunda orta noktası yüzde 7,4 olmak üzere yüzde 6,9 ile yüzde 7,9 aralığında gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. 2013 yıl sonu tahminimiz ise orta noktası yüzde 5,3 olmak üzere yüzde 3,8 ile yüzde 6,8 aralığında yer alıyor. Orta vadede enflasyonun yüzde 5 hedefi üzerinde istikrar kazanacağını öngörüyoruz. Temelde enerji fiyatlarındaki ayarlamalara bağlı olarak, 2012 yıl sonu enflasyon tahminimizi 1,2 puan yukarı doğru güncelleyerek yüzde 7,4'e yükselttik'' diye konuştu.

''GIDA GRUBU FİYATLARININ YILLIK ARTIŞ ORANININ YÜZDE 7 OLACAĞINI VARSAYDIK''


Başçı, işlenmemiş gıda fiyatlarına ilişkin varsayımlarının oldukça ihtiyatlı olduğunu özellikle vurgulamak istediğine vurgu yaparak sözlerini şöyle sürdürdü:
''Yıl sonu için temkinli bir yaklaşımla gıda grubu fiyatlarının yıllık artış oranının yüzde 7 olacağını varsaydık. Örneğin, gıda enflasyonu yıl sonunda yüzde 7 değilde yüzde 5 olarak gerçekleşirse yıllık yüzde 6,9 civarında enflasyonla tamamlamamız mümkün olacaktır. Güncellediğimiz tahminler yılın son çeyreğinde yönetilen, yönlendirilen ürünlerdeki fiyat ve vergi ayarlamalarına rağmen enflasyonda belirgin bir düşüş olacağını gösteriyor. Önümüzdeki dönemde ılımlı iç talep koşullarının enerji fiyatlarındaki artışların ikinci etkilerini sınırlayacağını ve çekirdek enflasyon göstergelerinin kademeli olarak düşüşünü sürdüreceğini tahmin ediyoruz. 2013 yılı sonunda yüzde 5 hedefine yakın gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Açıklanacak her türlü yeni veri ve haberin para politikası duruşunu değiştirmemize neden olabileceğini tekrar hatırlatmak istiyorum. Tahminlerimizi oluştururken para politikamızın yönüne ilişkin ifade etmiş olduğumuz varsayımlar tarafımızdan verilmiş bir taahhüt olarak algılanmamalıdır. Bahsetmiş olduğum bu baş senaryoya ek olarak enflasyon raporunun riskler bölümünde alternatif senaryolara da değiniyoruz.''

ORTA VE KISA VADEDE TÜRKİYE'NİN BÜYÜME GÖRÜNÜMÜ


Başçı, yılın son çeyreğinde itibaren Türkiye'de enflasyonun düşmesi ve enflasyonun hız kazanması beklendiğini belirterek, şunları kaydetti:
''Orta ve uzun vadede ise büyüme hızının 3 temel belirleyicisi, fiyat istikrarı, finansal istikrar ve verimlilik artırıcı yapısal reformlardır. Enflasyonun tek haneli rakamlara indirilmesi Türkiye'nin büyüme potansiyelinin önündeki en büyük engeli ortadan kaldırmıştır. Enflasyonun yüzde 5'lik etrafında istikrar kazanması ise hem büyüme hem de finansal istikrar açısından ilave faydalar sağlayacaktır. Yurt içi talebin gayri safi milli hasılanın üzerinde seyretmesi finansal istikrara ilişkin risklerin zamanla birikmesine yol açabilir. Bu nedenle yurt içi talebin ve üretimin birlikte uyumlu bir şekilde büyümesi sağlıklı ve sürdürülebilir olacaktır. Türkiye'de yakın zamanda alınan tedbirlerle yurt içi talep ile üretim arasındaki uyumsuzluk giderilemeye başlanmıştır. Bu gelişme önümüzdeki dönemde orta vadeli programda öngörülen sağlıklı ve sürdürülebilir büyüme trendinin yakalanmasına katkı da bulunacaktır.
Yapısal reformlarda yapılacak ilerlemeler potansiyel büyüme hızını daha da artıracaktır. Merkez Bankası fiyat istikrarı koruyup finansal istikrara katkı yapmak suretiyle bu ivmeyi desteklemektedir. Önümüzdeki dönemde de Merkez Bankası alacağı tedbirlerle finansal istikrara katkı yapmaya devam edecektir. Fiyat istikrarı ise öncelikli amaç olmayı sürdürecektir.''

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.