Çözüm süreci ekonomisi

BAŞLARKEN
SABAH Ekonomi hükümetin başlattığı çözüm sürecinin sosyo-ekonomik hayata etkilerini yerinde inceledi. Diyarbakır'dan Van'a, Duhok'tan Erbil'e 2 bin kilometre yol yaptı. Hatta Avrupa'da yaşayan Kürtler'in de nabzını tuttu. Ortaya yeni bir fotoğraf çıktı. Sınırın iki yakasındaki aktörlerin anlattıkları çözümün etkilerinin daha şimdiden sokağa yansıdığını gösteriyor.
Nevruz sonrası hız kazanan çözüm sürecinin etkilerini Güneydoğu'da inceledik. İlk durak Diyarbakır oldu. Yaşanan gelişmelerin psikolojik yansımaları hemen çarşı-pazarda, hatta birbiri ardına açılan lüks AVM'lerde kendini göstermiş. Şehrin genelinde yaşanan canlılık somut örneklerle dolu. Bu örneklerden birini Diyarbakır'ın Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş kendi ailesinde bizzat yaşadığını anlattı.

OĞLUM 'ARTIK EV ALALIM' DEDİ
Demirbaş'ın anlattıkları bölge ekonomisinin kısa sürede nasıl hareketlendiğinin de adeta kanıtı. Bugüne kadar bölge halkının korku ve belirsizlik nedeniyle bir kenarda 'kara gün' parası sakladığını söyleyen Demirbaş, "Diyarbakır'da Batı'ya göre kat be kat daha fazla yastık altı para var. Herkes korktuğu için kenara daha fazla para koyar. Benim ailem de aynı durum söz konusu. Nevruz açıklamalarından sonra oğlum ilk kez bana gelip 'Baba ben evlenme kararı aldım. Oturduğumuz evi satıp üzerine para koyalım, gerekirse kredi çekelim ve iki daire alalım' dedi. Ben de oğlumun isteğini kabul ettim. On binlerce örnek bulabilirsiniz. Kanaatim 'kara gün paraları' bundan sonra hızla ekonomiye kazandırılacak" diyor.
GÜVENDE HİSSEDERSEM MARKA GİYERİM
Demirbaş'ın söyledikleri Diyarbakır'ın tüketim alışkanlığının nasıl değiştiğini de bize gösterdi. Demirbaş, şöyle konuşuyor: "Örneğin eskiden bin liram olsa kenara koyardım. Şimdi ise Vakko marka elbise alabilirim. Çünkü gelecekle ilgili kaygılarım azalıyor." Demirbaş yerli ya da yabancı markalara bir de tavsiyede bulunuyor: "Kürtçe'ye önem veren bir adım öne çıkar."
RAKAMLAR DOĞRULUYOR
Diyarbakır'daki resmi istatistikler de Demirbaş'ı doğruluyor. Maliye Bakanlığı'nın verilerine göre Diyarbakır'da ticaret son 10 günde yüzde 17 artış gösterdi. Alışverişin en çok arttığı sektör ise tekstil ve gıda. Şehirde iki kuşaktır ayakkabı boyacılığı yapan Ahmet Usta da gelişmelerden memnun. İnsanların geleceğe daha umutla baktığını ifade eden Ahmet Usta, "Babamla 30 yıldır yan yana ayakkabı boyacılığı yapıyoruz. Tek temennimiz barış ve huzurlu şekilde işimize devam etmek" diyor. Diyarbakır'da ünlü bir elektronik markasının bayiliğini yapan Remzi Salihaoğulları ise canlılığın işyerlerinde de hemen hissedildiğini belirtiyor.
TAHMİN ÇOK YÜKSEK
Türkiye'de olduğu gibi yastık altı tartışması Güneydoğu Anadolu'da da yaşanıyor. Yerel basından kahvelere kadar birçok alanda bu paranın miktarına ilişkin söylentiler var. Rakamları resmi verilere oturtmak zor olsa da hakim görüş şu: "Yastık altında bir maden yatıyor." Rakamın büyüklüğü ise en az 50 milyar dolar.

ARTIK İŞ MAKİNELERİNİN SESİ DOĞU'DAN DUYULACAK
Diyarbakır'a gitmişken şehrin Belediye Başkanı Osman Baydemir'i de ziyaret etmek istiyoruz. Kendisini bir fuar açılışında yakalıyoruz. Aslında o gün Diyarbakır'da üç ayrı fuar var. Şehir son dönemde fuarcılık alanında Ortadoğu'da önemli bir merkez olma yolunda ilerliyor. Baydemir, "Yılda 5 milyon turisti ağırlayacak altyapıyı kuruyoruz" diyor. Baydemir'e çözüm süreci ve ekonomiye yansımalarını da soruyoruz. "Bugün Diyarbakır'a yatırım zamanı" diyor Baydemir. Yatırımcılara da tavsiyede bulunuyor: "Şimdi yatırım yapanlar kazanır. 10 yıl sonra gelen geç kalır. Hiçbir annenin gözyaşı dökmesine tanıklık etmeyelim. Bundan sonra Doğu'da iş makinelerinin sesi
Yarın:
Ana uçağında bize de yer açın
Güneydoğulu işadamlarının BATI planı ne?